AMİDA HABER - Van’da yarın düzenlenecek ‘Depremsellik gerçeği ve mevcut yapıların değerlendirilmesi’ konulu seminere katılmak üzere kente gelen önceki dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan’ı ziyaret etti.
Beraberindeki İnşaat Mühendisleri Odası Van Şube Başkanı Baran Bulut Balkan ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Büyükşehir Belediyesi hizmet binasına gelen Tunç Soyer’i, Eş başkanlar Şedal ve Zeydan ile birlikte Genel Sekreter Cavit Tatar, Genel Sekreter yardımcıları ve Daire Başkanları karşıladı.
‘14 Belediyenin 14’ünü partimiz kazandı!
Ziyarette konuşan Eş Başkan Neslihan Şedal, “Geçmişten bu yana farklı baskı politikaları ile hayata geçirmek istediğimiz projelerimiz engellenmeye çalışılıyor. Sizlerin de şahit olduğu gibi son seçimde halkın büyük desteği ile halkın artık kayyım rejimine yer yok dediği, artık yeter dediği ve kendi iradesiyle yönetilmek istendiğinin sonucu olarak 14 Belediyenin 14’ünü partimiz kazandı. Daha sonra da Eşbaşkanımız Abdullah Zeydan’ın şahsında bir irade gaspı girişimi oldu. Halkın demokratik tepkisini ortaya koymasından sonra YSK’nin geri adım atarak aslında halktan, hukuktan yana bir tavır alıp, halkın belediyelerini yeniden halka teslim etti. Bu kararın halk nezdinde ne kadar büyük bir ihtiyaç olduğunu gördük. Merkezden atamayla halkın sorunlarının çözülemeyeceği, toplumsal sorunların böylesi bir akıl tarafından çözüm bulunamayacağının 8 yıllık sonucuydu bu başarı” dedi.
‘Biz afetleri engelleyemeyiz, depremler olacak’
Şedal’dan sonra konuşan Zeydan ise, kentin büyük bir deprem riski ile karşı karşıya olduğunu belirterek, “Kentin maalesef bir Afet Koordinasyon Merkezi yok. Yakın bir geçmişte yaşadığımız birçok deprem örneği var. Bu vesileyle depremlerde hayatını kaybeden yurttaşlarımıza da bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Buralarda da çok acı tecrübeler edindik. İnsanlarımız günlerce, molozlar altında haykırarak, yardım beklerken kimisi açlıktan, kimisi soğuktan donarak hayatını kaybetti. Biz afetleri engelleyemeyiz, depremler olacak. Fakat bunların etkilerini en aza indirecek önlemler alabiliriz. Bu boyutuyla sizlerin deneyimiz bizlere katkı sunacaktır. Bundan sonraki süreçte de yine dinamik bir şekilde görüş alışverişinde bulunarak bu süreci yürütebileceğimize inanıyoruz. Kayyım politikaları sadece mali külfetle çöktürme uygulamaları değildi. Kentin dokusunu, kültürünü, tarihini yaşam tarzını da ortadan kaldıran bir anlayıştı. Kenti de kimliksizleştiren, kültürsüzleştiren, bizim burada yüz yıllardır yaşam bulan çok kültürlülük, çok dillilik, çok inançlılık yaşam tarzımıza da yapılan antidemokratik saldırılar da oldu. Biz yeniden kente bir kimlik kazandıracak, yeniden estetikleştiren daha yaşanabilir, daha erişilebilir, daha yeşil, depremlere afetlere daha hazır, çevreyi ve doğayı koruyarak, yatay mimariyi esas alarak, doğal güzelliklerimizi koruyarak, halkımıza daha yaşanabilir yarınları hep birlikte sizlerin de deneyimiyle taşıyacağımıza inanıyoruz” diye konuştu.