Diyarbakır Barosu’ndan 5 Nisan Açıklaması. Diyarbakır Barosu “5 Nisan Avukatlar Günü” dolayısıyla Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı.
Diyarbakır Barosu’nu 5 Nisan açıklamasında Sur’da katledilen Baro Başkanı Tahir Elçi ve kaybedilen tüm meslektaşlar saygı ile anıldı. Açıklamayı Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren okudu.
AVUKATLARA GÖZALTI VE TUTUKLAMA
Diyarbakır Barosu açıklamasında savuma üzerindeki baskılara vurgu yapılarak şu ifadelere yer verildi:
“Bir Avukatlar Gününü daha hak arama özgürlüğünün ve savunma hakkının teminatı olan avukatlar ile örgütlü yapısı olan barolara yönelik baskı ve soruşturma tehditlerinin devam ettiği, avukatlık mesleği ile yargı sorunlarının bütün ağırlığıyla varlığını sürdürdüğü koşullarda kutluyoruz.
Temel hak ve özgürlükleri kullanırken, kolluk ve yargı gücü üzerinden baskıya maruz bırakılan avukatların, mesleklerini icra ederken karşı karşıya kaldıkları sorunlar her geçen gün daha da derinleşmektedir.
Türkiye’deki baskıcı pratiklerden en çok etkilenen kesim olan avukatlar, mesleki faaliyetleri nedeniyle yargı tehdidine maruz kalmakta, tutuklanmakta ve ağır cezalara mahkum edilmektedir.
2023 yılında 5 Nisan Avukatlar Günü vesilesiyle yaptığımız açıklamada bu duruma dikkat çektikten kısa bir süre sonra 25 Nisanda, Diyarbakır CBS tarafından yürütülen bir soruşturmada 19’u Baromuza kayıtlı olmak üzere toplam 25 meslektaşımız hakkında gözaltı kararı verilmiş, ev ve bürolarında hukuksuz bir şekilde aramalar gerçekleştirilmiştir. Tek bir tanığın beyanlarıyla avukatlar mesleki faaliyetleri nedeniyle soruşturmaya konu edilmiş, gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır.
Soruşturma kapsamında haklarında tutuklama kararı verilen meslektaşlarımız kısa bir süre sonra serbest bırakılırken, hazırlanan iddianameler kabul edilerek 9 meslektaşımız hakkında başlatılan dava süreçleri ise devam etmektedir.”
1700 AVUKAT YARGILANDI, 700 AVUKAT GÖZALTINA ALINDI
Diyarbakır Barosu’na yönelik açılan soruşturma ve davalara değinilen açıklama şöyle devam etti:
“Baromuzun yaptığı kurumsal açıklamalar nedeniyle Başkan ve Yönetim Kurulu üyeleri hakkında başlatılan soruşturmalar ve açılan davalar da devam etmektedir.
2016 yılından beri Türkiye’de 1.700'den fazla avukatın yargılandığı, 700 avukatın gözaltına alındığı ve en az 553 avukatın toplam 3.380 yıl hapis cezasına çarptırıldığı Uluslararası Barolar Birliği İnsan Hakları Merkezinin Ocak ayında yayınladığı rapora yansımıştır.”
ELÇİ’NİN KARAR DURUŞMASINA DESTEK VE DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Açıklamada Elçi’nin dava sürecine ilişkin olarak da şunlar belirtildi: “Baro Başkanımız Tahir ELÇİ suikastı, aradan geçen 8 yıla rağmen halen aydınlatılmamış ve failleri cezalandırılmamıştır. Cinayeti aydınlatma konusunda soruşturma aşamasındaki isteksizlik kovuşturma aşamasında da devam etmiştir. Diyarbakır Barosunun ilk günden itibaren faillerin tespiti ve cezalandırılması için verdiği mücadeleyi büyük bir kararlılıkla sürdüreceğinden hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Avukatlar Günü vesilesiyle tüm meslektaşlarımıza, 12 Haziran 2024 tarihinde yapılacak karar duruşmasına destek ve dayanışma çağrısında bulunuyoruz.”
SEÇİM SÜRECİNDE AVUKATLAR
Avukatların mesleki sorunlarının katlandığına vurgu yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle sadece mesleğimizin değil, aynı zamanda yargı ve toplumsal sorunlara ilişkin görüş ve çözüm önerilerimizi de kamuoyuyla paylaşmaktayız. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı hala ülkenin en önemli sorunu olmaya devam ederken; kamu görevlileri bakımından öngörülen cezasızlık politikasının doğal bir sonucu olarak yaşam hakkı, işkence ve kötü muamele yasağı, ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ile kişi güvenliği hakkı gibi temel hak alanlarında ihlaller yaşanmaya devam etmektedir.
Tam bir yıl önce Türkiye’nin seçim sürecine girdiğini, seçimler ile seçim güvenliğinin demokrasinin vazgeçilmez unsurları olduğunu, bu nedenle de seçimlerin demokratik, adil ve dürüst seçim ilkesine göre yürütülmesi gerektiğini ve Diyarbakır Barosu’nun seçim güvenliği açısından üzerine düşen sorumluluğu yerine getireceğini kamuoyu ile paylaşmıştık.
2023 yılı mayıs seçimleri sonrasında 31 Mart’ta yapılan Mahalli İdareler Genel Seçiminden kısa bir süre önce ve planlı bir şekilde bölgemizde birçok kent ve ilçede geçici görevlendirmelerle kolluk görevlilerinin seçmen olarak taşınması, başta Van olmak üzere birçok seçim çevresinde seçim sonuçlarına yönelik yargının araçsallaştırılarak gerçekleştirilmek istenen müdahaleler hukuk sistemine ve ülke demokrasisine büyük zararlar vermiştir.”
‘CMK HİZMETİ MESLEKTAŞLARIMIZ AÇISINDAN DA TAM BİR ANGARYAYA DÖNÜŞMÜŞTÜR’
Avukatlık mesleğinin sorunları ise açıklamada şu ifadelerle yer aldı: “Her zaman ifade ettiğimiz üzere, hak arama özgürlüğünün ve adil yargılanma hakkının güvencesi olan avukatların mesleki sorunları maalesef bütün ağırlığıyla yerinde durmaktadır. Mesleğimizin ekonomik sorunları derinleşmekle birlikte avukata yönelik şiddet yaygınlaşmaktadır.
Sürekli ve hızlı şekilde artan avukat sayısına karşın yasal düzenlemeler ve idari uygulamalarla avukatların iş alanı sürekli şekilde daraltılmaktadır. Özellikle mevcut haliyle zaten yetersiz olan CMK Ücret Tarifesinde Ocak ayında yayınlanan artış oranları dikkate alındığında CMK hizmeti meslektaşlarımız açısından da tam bir angaryaya dönüşmüştür.
Stajyer avukatların ve özelliklede mesleğe yeni başlayan avukatların ekonomik sorunlarına acil çözümler üretilmeli, birikmiş adli yardım ücretleri en kısa sürede ödenmeli, kamuda çalışan avukatların özlük hakları kanuni güvenceye bağlanmalıdır.”
‘AVUKATLAR, HUKUK DEVLETİNİN HAYATA GEÇİRİLMESİNİ SAĞLAMAKTADIR’
Savunma hakkı noktasında avukatların üstlendiği sorumluluğa dikkat çekilen açıklamada, “Avukatlar yalnızca müvekkilinin değil, savunma hakkının temsilcisi ve hak savunucusu olduğunu ve Avukat olmadan adil yargılanmanın olmayacağını herekse bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
Unutmayın ki savunma hakkının güvencesi olarak avukatlar, hukuk devletinin hayata geçirilmesini sağlamaktadır. Bu nedenle yüklendiğimiz görevi, kutsallığına yakışır şekilde özen, doğruluk ve onurla yerine getirmeye devam edeceğiz” denildi.