AMİDA HABER - Yüzyıllar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Diyarbakır günden güne gelişiyor.
Diyarbakır, zengin tarihi, kültürel çeşitliliği ve son yıllardaki kalkınma hamleleri ile bölgenin en dikkat çeken şehirlerinden biri olmaya devam ediyor. İpek Yolu üzerinde yer alan ve geçmişten bugüne kültürlerin kesişme noktası olan Diyarbakır, tarihi Surları ve Hevsel Bahçeleri ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Şehir, bu güçlü tarihsel mirasının yanı sıra modernleşme ve kentleşme süreçlerinde de önemli adımlar atıyor. Tüm bu gelişmelere bağlı olarak kırsaldan kente göç hareketliliği de hızlandı.
Cumhuriyetin 100’üncü yılının kutlandığı, dönem boyunca yapılan yatırımların konuşulduğu, Kürt meselesinin çözümsüzlüğünün tartışıldığı bugünlerde yıldan yıla artan kent nüfusunun tüm bu gelişmelere bağlı olduğu değerlendiriliyor. Cumhuriyetin kuruluşundan sadece dört yıl sonra yani 1927’de Diyarbakır’ın nüfusu 194 bin civarındayken yüzde 76’sı kırsalda, yüzde 24’ü de şehir merkezinde yaşıyordu.
Göç arttı
Şehrin gelişim süreciyle birlikte yıldan yılda kırsaldan şehir merkezine göç artarak devam etti. Gelişim süreciyle birlikte özellikle 1990’lı yıllardan itibaren köylerden kente göç hızlandı. 1990’lı yıllarda nüfusunun yüzde 53’ü köylerde yaşıyorken yüzde 47’si kent merkezinde yaşıyordu.
Yapılan son istatistiklere göre, nüfusun büyük yüzde 73’ü kentte yaşarken nüfusun yüzde 27’si kırsalda yaşıyor.
‘Kırsal nüfus azalma devam ediyor’
Son yıllarda Diyarbakır, yatırımcılar için cazip bir merkez haline geldi. Özellikle sanayi ve tarım sektöründe yapılan yatırımlar, genç nüfusa iş olanakları sunarak bölgenin kalkınmasına katkıda bulunuyor. Hükümetin teşvikleri ve yerel yönetimlerin destekleri ile Diyarbakır, ticaretin ve sanayinin geliştiği bir merkez haline geliyor. Bu gelişmelere bağlı olarak günümüzde nüfusu 1 milyon 800 bini aşan Diyarbakır'ın kent nüfusunun artarak devam etmesi bekleniyor.