AMİDA HABER - Diyarbakır Yenişehir Şehitlik Yaradanakul Caddesi, Ali Gaffar Okan Sağlık ocağı karşındaki Sağlık Barakaları, 1986 yılında sağlık personellerine tahsis edildi. Köşkler Mahallesi'ndeki 19 baraka sağlık merkezi yapılacağı ileri sürülerek 4 yıldır boşaltılmak isteniyor. 4 yıldan bu yana sürekli yıkım tehdidi ile karşı karşıya olan baraka sakinleri yıllardır diken üzerinde yaşıyorlar.
7 Kasım’a kadar süre
2021 yılında kamulaştırılarak Sağlık Müdürlüğüne tahsis edilen 19 baraka Diyarbakır Valiliği, İl Sağlık Müdürlüğü ve Yenişehir Kaymakamlığı tarafından boşaltılmaya çalışıyor. Gönderilen tebligatla barakalar 7 Kasım’a kadar boşaltılması isteniyor. Yetkililer, baraka sakinlerinin 7 Kasım’a kadar barakaları boşaltmadığı durumda kepçe ve iş makineleri ile yıkımı başlatacağını bildirdi. Kışın ortasında gidecek yerlerinin olmadığını belirten baraka sakinleri yetkililere çağrıda bulunarak, buna bir çözüm bulunmasını talep ediyor.
‘Bize konut versinler’
Kışın ortasında gidecek bir yerlerinin olmadığını söyleyen 70 yaşındaki Leyla Hanım Duman, mağdur olduklarını belirterek şöyle dedi: “3 kişi bu evde kalıyoruz. 40 yaşındaki oğlum birçok ameliyat geçirdi, bu yüzden çalışamıyor. Eşim yatalak. Sadece emeklilik maaşı var. Başka bir geçim kaynağımız yok. Evin çatısı kışları damlıyor. Çatıları naylon, çadırlara kaplamışız. Maddi gücümüz iyi olsa böyle bir koşulda yaşar mıyız? Bu kışın ortasında biz nereye gideceğiz. Kiralar almış başını gidiyor. Özellikle Yenişehir Sağlık Müdürlüğü tarafından bizim çıkmamız için çok baskı yapılıyor. Haftaya kadar çıkmazsak, kepçelerle gelip evleri çıkacaklarını söylüyor. Bu yıkımın bir an önce durdurulmasını talep ediyoruz ya da bize konut versinler.”
‘Üzerime benzin döker yakarım’
53 yaşındaki Hava Tutal da 38 yıldır bu baraklarda yaşıyor. Eşi yatalak ve 2 çocuğu tutuklu olan Tutal, geçim sıkıntısı nedeniyle evden çıkamayanlardan. Tutal, yaşadığı durumu şöyle anlatı: “3 çocuğum ikisi tutuklu. Eşim, felçli yatalak. Ben ise ayağımdan topallıyorum. Eşimin sadece emekli maaşı var. Ben o para ile tutuklu olan çocuklara mı bakayım, gerekli olan ilaçları mı alayım? Yoksa eve mi yetiştireyim? Bu halimle bahçe içerisinde etraftan gelen yünleri yıkıyor, günü birlik eve yapabileceğim işlerle bir şekilde idare etmeye çalışıyorum. Kiralar almış başını gidiyor. Bin lira bile olsa benim kiraya çıkabilecek gücüm yok. Devlet bize ya konut versin ya da kira desteği sunsun. Yoksa buradan çıkamam. Çıkacak yerim de yok. Gelip yıkarlarsa üzerime benzin döker yakarım”
‘Aldığım para bize yetmiyor’
40 yaşındaki Nurcan Güneş, 7 yıl önce eşi yaşadığı rahatsızlık sonucu yaşamını yitirdi. Tek başına iki çocuğuna bakan Güneş, yetkililerinden bir çare bekliyor. Kira verecek gücünün olmadığını belirten Güneş: “Durumumuz yok. 2 çocuk okutuyorum, servis paralarını ödüyorum. Eşim hastalığından kaynaklı erkenden malulen emekli oldu. Aldığım para bize yetmiyor. Kiralık evlere baktım 18-20 bin liradan aşağı yok. Kış vakti herkes okula gidiyor, insanlar ev bulamıyor. Nereye gitsinler. Haziran’a kadar bizi idare etselerdi en azından bir çözüm bulsaydık.”
‘Burada yaşlı, engelli, yatalak insanlar yaşıyor’
Barakalarda yaşayanların tamamın mağdur olduğunu ifade eden Ümit Turan: “38 yıldır burada oturuyoruz. “Dönemim sağlık müdürü burayı sağlık personeline tahsis etmişti. Biz işgalci değiliz elimizde belge de var. Devlet bize TOKİ versin. Kirayı, taksitini biz vereceğiz. Böyle olursa hemen çıkarız. Çocuklarımız okula gidiyor. Sağlık Müdürlüğü bize hemen çıkın diyor. Eskiden zabıta gönderiyorlardı. Şimdi ise polis gönderiyorlar. Bu kış günü nereye çıkalım. Haziran’a kadar süre versinler ya da aciliyetten kaynaklı TOKİ versinler hemen çıkalım. Hem ön tarafımızda hem da arka tarafından yıllar önce yıkılan alanlar var. Yıkılan alan buradan daha büyük. Fakat buraya göz dikmiş. Yapılmak istenen proje orada da yapılabilir. Burada yaşlı, engelli, yatalak, dul olan insanlar yaşıyor. Hepsinin maddi durumu yok. Emekli maaşı ile geçimlerini sağlamaya çalışıyorlar. Burada sağlık koşulları elverişli değil ama insanlar mecburi yaşıyor” diye konuştu.
‘Öyle de ölüyoruz, böyle de ölüyoruz’
Her iki koşulda da ölümle karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Nedime Demir: “35 yıldır burada yaşıyorum. Biz burayı kendimiz yaptık. Devlet emriyle buraya girdik. Kaymakam ve vali buraya göz dikmişler. Çıkamıyoruz buradan. Bizi idare edin; bizde sizin vatandaşınız, biz de bu devlette yaşıyoruz. 10 bin lira maaş alıyoruz. Haftaya kadar burayı boşaltmazsak polis, kepçe ve iş makineleri ile gelip yıkacaklarını söylüyorlar. Gelip yıksınlar çıkamıyoruz. Öyle de ölüyoruz, böyle de ölüyoruz. Başka yolu var mı? bizim için bir çözüm yolu bulunsun, biz bu yaşlı halimizle nereye gidelim” dedi.
Ne olmuştu?
Yenişehir ilçesi Şehitlik Mahallesi’nde bulunan 19 adet baraka kamulaştırılarak sağlık müdürlüğüne tahsis edildi. Barakalar, ilk olarak 2021 yılı Ocak ayında yıkım girişine bulunulmuştu. Fakat pandemi nedeniyle karar 3 aylığına ertelendi. Yetkililer Nisan ayında tekrar girişimde bulunulmuş ve baraka sakinlerinin evlerin boşaltılması istenmişti. Fakat gerekli gerekçe nedeniyle 4 yıldır bu karar uygulanmıyordu. Geçen sene yaşanan deprem felaketin ardından yıkım aşaması tekrardan askıya alındı. En son olarak geçtiğimiz günlerde gönderilen tebligatla evler 15-20 gün içerisinde boşaltılması isteniyor.