AMİDA HABER - Diyarbakır’ın zengin tarihi dokusu, şehirdeki hamamlarla da gözler önüne seriliyor. İslam kültürünün vücut temizliğine verdiği önemin bir yansıması olarak, hamamlar Anadolu şehirlerinin vazgeçilmez yapılarından biri haline gelmiş.
Diyarbakır’daki bu hamamlar, sadece bir temizlik mekânı olmanın ötesinde, şehir tarihinin ve kültürel mirasının birer temsilcisi olarak günümüze kadar ulaşmış. Her biri, farklı dönemlere ve mimari üsluplara ait izler taşıyarak şehrin tarihî dokusuna önemli katkılarda bulunmuştur.
Kadı Hamamı
Diyarbakır’ın merkezinde yer alan Kadı Hamamı, 1543-1544 yıllarında inşa edilen Kadı Camii ile eş zamanlı olarak yapılmış olduğu tahmin ediliyor. Günümüze kadar ulaşan hamam, 2009-2010 yıllarında gerçekleştirilen restorasyonun ardından özgün seki ve kurnalarının kaldırılmasıyla bazı değişikliklere uğramış. Güneydeki basık kemerli kapı, avluya ve oradan soğukluğa geçiş sağlıyor. Kareye yakın plânı ve sekizgen kasnak üzerindeki kubbesiyle dikkat çeken hamam, Diyarbakır’daki diğer hamamlardan farklı olarak kâgir fener taşıyor. Tüm mekânları ile günümüze ulaşan hamam, herhangi bir işlev ile kullanılmamaktadır.
Vahap Ağa Hamamı
Sur ilçesinde bulunan Vahap Ağa Hamamı, 16. veya 17. yüzyılda inşa edilmiş bir yapı olarak biliniyor. Hamamın dış cephesi genellikle moloz taşla yapılırken, portal çevresinde kesme taş kullanılmış. Restorasyon sonrasında restoran olarak kullanılan bu hamam hem tarihi hem de modern işlevselliği bir araya getiriyor. Hamama, Telgrafhane Sokak’tan yer alan ek girişten geçiş sağlanıyor. Asıl kapısı ise, bu ek kapının doğusunda bulunuyor. Vahap Ağa Hamamı, Gazi Caddesi üzerinde bulunuyor.
Melek Ahmed Paşa Hamamı
Melek Ahmed Paşa Hamamı, 1564 yılında inşasına başlanıp 1568’de tamamlanmış ve Melek Ahmed Paşa’nın Diyarbakır’daki külliyesinin ilk yapısı olarak öne çıkıyor. Kubbe geçişlerinde kaba yonu taşı kullanılan yapı, süslemelerden ziyade fonksiyonelliğe odaklanmış. Batı ve güney cephelerinde ticari mekanlar olarak kullanılan bölümler ise tarihi dokunun günümüze yansıyan yüzlerini temsil ediyor.
Behram Paşa Hamamı
Behram Paşa Hamamı, 1564-1567 yılları arasında inşa edilmiş ve Evliya Çelebi tarafından “göz alıcı mermerleriyle” övülmüştür. Suriçi’nde yer alan hamam, 2015 yılında yaşanan çatışmalarda hasar almış olmasına rağmen özgün planıyla varlığını sürdürüyor. Paşa Hamamı olarak da bilinen yapı, Diyarbakır’ın tarihî miraslarından biri olarak günümüze kadar gelmiş.
Deva Hamamı
1540 tarihli Hüsrev Paşa vakfına ait Hamam-ı Kebir (Büyük Hamam) zamanla “Deve Hamamı” olarak anılmaya başlamış. 500 metrekarelik geniş bir alanı kaplayan hamam, iki girişli dikdörtgen planlı yapısıyla dikkat çekiyor. Sekiz köşeli kubbesi ve tromplarla desteklenen yapısı, Deva Hamamı’nı Diyarbakır’ın önemli tarihi yapılarından biri yapıyor.