Diyarbakırlı seçmen heyecanını kaybetti! İşte nedeni... Araştırmacı yazar ve sosyolog Cuma Çiçek, son 8 yılda Diyarbakır başta olmak üzere, Kürt kentlerindeki seçmenin heyecanını kaybettiğini vurguladı.
Rûdaw ‘ın konuğu olan araştırmacı yazar ve sosyolog Cuma Çiçek yerel seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
"Kürtler seçim heyecanını kaybetti"
Son 8 yılda Diyarbakır başta olmak üzere, Kürt kentlerindeki seçmenin heyecanını kaybettiğini dile getiren Çiçek, “Seçmen ile siyaset arasında bir mesafe oluşmuş durumda. Bir soğukluk var.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde ülkede bir değişim olacağı, yeni siyasi oluşumun başa geleceği beklentisi belli bir heyecan yaratmıştı. Ancak başarılı olunmadı. Soğukluğun bir nedeni bu.
Diğer bir etken ise kayyımlar meselesi. Seçimlere rağmen şehir 8 yıldır kayyımlarca yönetiliyor. İnsanlar seçeceğiz ama bir iki ay sonrası ne olacak? kaygısını yaşıyor. Halkın seçimlere ilgisizliği kayyımların atanmasının kaynaklı. Çünkü seçimler anlamsızlaşmış durumda” dedi.
Türkiye’deki yerel seçimlerin adeta genel seçim havasında geçtiğini, şehirlerdeki sorunların gündeme girmediğine dikkat çeken Cuma Çiçek şunları söyledi:
“Seçim mitinglerinde şehirlerin sorunlarının çözümüne yönelik projeler fazla gündemleşmiyor. Kürt hareketi açısından bu durum biraz daha faklı. Çünkü en nihayetinde kendini yönetmekle alakalı bir seçim. Kürtler bu seçime biraz kendi şehirlerini yönetme, kendi iktidarını kurma meselesi olarak bakılıyor.
Kürt partileri iktidara ortak olma konuları özellikle Diyarbakır, Van gibi şehirlerde öne çıkıyor. Ancak Türkiye genelinde yerel seçimlerde şehirlerin sorunlarını değil genel ülke sorunlarının tartışıldığını görüyoruz."
"Mayıs seçiminde DEM Parti'nin 5 seçmeninden biri sandığa gitmedi"
Kayyım yönetiminden kaynaklı özellikle DEM seçmenin bir kısmının geçen seçimlerde sandığa gitmediğine dikkat çeken Çiçek, “Mayıs seçiminde DEM Parti’nin 5 seçmeninden biri sandığa gitmedi.
Seçmenler, partilerinden uzaklaştığı için sandığa gitmedi. Çünkü ne AK Parti'den ne de DEM Parti biri birine bir kayış söz konusu değil. Ancak bir soğukluk olduğunu gözlemliyoruz. DEM Partinin ittifak tercihlerinden ziyade çözüm sürecinin bozulması, kayyımların atanması ve son 8 yıllık siyaset bu soğukluğun temel nedeni.
Bir değişim olacağına dair inanç ve umut zayıfladı. Özellikle çözüm sürecinin bozulması ve kayyımlar seçimleri anlamsızlaştırdı. Sadece Kürt illerinde değil, Türkiye genelinde değişime olan inanç ve umut çok zayıflamış durumda. İnsanlar bu yüzden sandıklara gitmek istemiyor” şeklinde değerlendirdi.
"Kürt seçmen partilerin Kürt sorununa ilişkin ne dediğine bakıyor"
Seçmenlerin hangi kritere göre oy kullandığına dair gelen soruya Çiçek, “Adaylardan ziyade seçmenlerin büyük kısmı partisine göre pozisyonunu belirliyor. Yüzde 20’lik bir kesim pozisyonunu partilerin verdiği vaatlere, adayın profiline, kent için hangi projeler önerdiğine göre değiştiriyor. Ancak Kürt şehirlerinde hala etkili olan ulusal meseledir.
Halk partilerin Kürt sorunu için ne dediğine, bir çözüm üretim üretmediğine bakarak pozisyonunu belirliyor” şeklinde yanıtladı.
Bazı şeylerin çok fazla politize edildiğini dile getiren Cuma Çiçek “Mesela dil meselesi bunlardan bir tanesi. Dil sorunu Ak Parti’nin HÜDA PAR’ın DEM Parti’nin de gündeminde.
Bu sorun kurumlar ve partiler üstü ele alınması gereken ortak bir mesele iken, partiler arası rekabet Kürt partilerinin dil konusunda bile ortak hareket etmesine engel olabiliyor. Bütün bu sorunların bir diğer nedeni de merkezi hükümetin yerel yönetimlere karşı sert tutumundan kaynaklanıyor.
Yerel yönetimler merkezi hükümetten bütçe alamıyor, kredilerle çalışıyor. Bütün bunlar seçmenin pozisyonunu ve partilerin siyasetini etkiliyor” şeklinde yorumladı.
"Esas soru kayyımların yeniden atanıp atanmayacağı"
Bu seçimlerde DEM Parti’nin 20 ilde iddialı olduğunu belirten araştırmacı yazar ve sosyolog Cuma Çiçek, “12 ilde birinci parti, 15 ilde ikinci çıkan bir partiden bahsediyoruz. İki veya üç şehirde de Kars, Bitlis gibi şehirlerde öne çıkan 3 partiden biri. Adıyaman, Antep, Urfa gibi illerde yüzde 30-35'lik oyu ile muhalif bir parti.
Bu siyasi tablo tahminimce çok değişmeyecek. Son 2 aydır DEM Parti içerisinde barış ve kayyımların kaldırılmasına dönük yoğun bir çaba söz konusu. Bu çaba Mayıs ayına oranla daha fazla oy almasına yol açabilir. Ancak 2019 veya daha öncesinden çok farklı bir tablo beklememek lazım. Asıl soru seçilenlerin yerinde kalıp kalmayacağı, kayyımların atanıp atanmayacağı. Bana göre herkesin esas olarak merak ettiği konu bu” dedi.