Süryanilik din midir, Irk mıdır? Diyarbakır’da halk arasında bir din olarak bilinen, ancak bir ırk olan Süryaniliğe mensup kişilerin sayıları giderek azalıyor.
Diyarbakır’da Hristiyanlık için önemli ibadet yerlerinden olan, 3. yüzyıldan kalma Meryem Ana Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi, birçok onarımdan geçerek günümüze kadar geldi. Türkiye’de tahmini 20-25 bin Süryani’nin kaldığı düşünülürken Diyarbakır’da sadece10 kişinin kaldığı bilinmekte.
Mezopotamya’da yaşadığı bilinen ilk halklar arasında olduğu söylenen Süryani’lerin sayıları giderek azalıyor. Bölgenin en eski kiliselerinden Meryem Ana Süryani Kilisesi Vakıf Başkan Vekilli Saliba Açiş, Kilise’nin tarihiyle ilgili açıklamalar yaptı. Saliba yaptığı açıklamalarda Hristiyan’lığın kurucusu HZ. İsa’nın çarmıha gerildiği haçın parçalarından birinin kilisede yer aldığını dile getirdi.
Süryanilik, Türkçe, Kürtçe gibi bir ırktır, din değil!
Süryani Ortodoks olan Meryem Ana Süryani Kilisesinin bir ırk olduğunu aktaran Saliba Açiş, Süryaniliğin Türkçe, Kürtçe ve Arapça gibi bir ırk olduğunu dile getirerek, kilisenin geçmişten bugüne gelişine değindi.
Saliba Açiş: “Kilisemiz Süryani Ortodoks kilisesidir. Süryanilik bir ırktır ama insanlar daha çok bunu bir din olarak veya bir mezhep olarak biliyor ancak Süryanilik Türk, Kürt ve Arap gibi tek başına bir ırktır. Kilisemizin tarihi milattan önceye dayanmaktadır. Bu tarihten önce burası bir güneş tapınağıydı. M.S Süryaniler Hristıyan’lığı kabul ettikten sonra burası kiliseye dönüştürülüyor. Kilise geçmiş dönemlerde yaşanan yıkım ve depremlerden sonra zarar gördüğü için 1719’da onarım görüyor.
Devlet tarafından bir destekleme olmadan, tamamen cemaatimizin katkılarıyla, 2004 yılında tekrar restorasyon çalışmalarıyla sıva ve mozaikleri söktük. Sonuç olarak kilisenin orijinalliğini bozmadan olduğu gibi ortaya çıkardık” dedi.
Diyarbakır’da 10 Süryani, Sayıları giderek azalıyor
Türkiye’de yaklaşık 20-25 bin kişinin kaldığı düşünülen Süryaniler’in Diyarbakır’da 10 kişi kaldığı bilinmekle beraber sayıları giderek azalıyor. Açiş: “Türkiye’de tahmini olarak 20-25 bin kişi var Diyarbakır’da ise 10 kişiyiz. Maalesef sayımız çok az. Keldani’lerin de her ne kadar kilisesi farklı olsa da onlarda onlarla beraber toplamda 20 kişi olmuş oluyoruz. Süryaniler çok büyük bir medeniyete sahiptir, Mezopotamya’nın ilk halkı. Günümüzde sürekli azaldılar, o medeniyeti günümüze kadar aktaramadılar” diye konuştu.
Kilise de İsa’nın çarmıha gerildiği bir haç parçası yer alıyor
Bölgenin en eski kiliselerinden Tarihi Meryem Ana Ortodoks Süryani Kilisesinde bazı büyük azizlerin mezarlarının bulunduğunu söyleyen Açiş, İsa’nın çarmıha gerildiği bir haç parçasının da kilisede yer alığını dile getirdi. Saliba Açiş şunları kaydetti;
“Bölgenin en eski kiliselerinden olan Meryem alan Kilisesi bir dönem Süryaniler için dini merkezliği yaptı. Birkaç büyük azizimizin mezarı da bu kilisede yer alıyor. Birebir İsa Mesih’le yaşayan 12 havarilerden bir tanesi olan Elçi Thomas dediğimiz kişinin kemikleri ve İsa Mesih’in çarmıha gerildiği bir haç parçası bu kilisede yer alıyor. Kilisemizin Süryaniler için büyük bir önemi var.”
Kiliseye giden yollarının önü açılmalı!
Yoğun bir ziyaretçi kitlesiyle karşılaşan Kilise, Sur’un ara sokaklarında yer alması sebebiyle gelen ziyaretçilerini tedirgin ettiğinin altını çizen Salabi Çaşiş, yetkililerden, tarihi mekanlar arasında yer alan Kiliseye giden yolların önünün açılmasını istiyor;
“Kilisemiz herkese açık, özellikle sezon olduğu zaman yoğunluğumuz başlıyor. Kış aylarında bunda biraz azalma olsa da yine de fazlasıyla ziyaretçilerimiz oluyor. Kilise biraz daha kapalı bir alanda kaldığı için gelen ziyaretçiler biraz problem yaşayabiliyor, etrafının biraz açılması gerekiyor. Her gelen ziyaretçi bunun üzerine şikayetlerini dile getiriyor. Ben buradan yetkililere sesleniyorum kilisenin etrafı açılırsa ziyaretçilerin yaşadığı tedirginliklerde son bulur.”