Türkiye’de her 100 kişiden 4’ü kiracı!

Türkiye’de alım gücünün düşmesi, bankaların kredi vermemesi ve imar alanlarının yetersiz olması insanları, konut almaktan çok kiraya yönlendirdi. Yıllar geçtikçe ev sahiplerinin sayısı düşerken, kiracıların sayısı ise hızlı bir şekilde arttı. Türkiye’deki ev sahiplerinin oranında yaşanılan düşüşü değerlendiren Gayrimenkul Uzmanı Enes Akdemir, ülke genelinde son 10 yılda her 100 kişiden 4’ünün kiracı olduğunu söyledi. Akdemir, “Ülkemizde alım gücünde bir düşüş yaşanıyor. Buda insanların konut almaktan daha

Hamza Özçelik / Berivan Kılıç

Türkiye son yıllarda yaşanılan felaketlerin faturasını ağır ödedi ve ödemeye devam ediyor. 2016 sonrası alım gücünün düştüğü Türkiye’de önce pandemi daha sonrada yaşanılan deprem hem ekonomide hem de konuta da sorunların oluşmasına neden oldu.  2006 yılında ev sahibi olanların oranı yüzde 61 iken 2023’de yüzde 54 olmuş durumda. Bu rakam Avrupa’da ise yüzde 70 oranında. Devletin TOKİ’yle birlikte yapmış olduğu konutlarda çare olmadı. Kiracı sayısı gün geçtikçe yükselmeye devam etti. Ev sahipliği oranı düşmeye davam ederken, bizde Özgür Haber olarak bunların nedenlerini ve olası çözümlerini Gayrimenkul Uzmanı Enes Akdemir’e sorduk.

“Ülkemizde alım gücünde büyük bir düşüş var”

Ekonomideki sıkıntılara dikkat çeken Enes Akdemir, “Ülkemizde ki 2016’dan sonra ülkemizde alım gücünde bir düşüş yaşandı. 2020’deki pandemi sonrası Türkiye’de insanların alım gücünün daha da düştüğünü gördük. Dünyada da yaşanılan küresel krizle beraber Ülkemizde çok etkilendiği için bu manada insanların gayrimenkul alımı çok zorlaştı. 6 Şubat depreminden sonra ise gerek şehrimizde gerekse deprem bölgelerinde konut fiyatları çok ciddi anlamda yükseldi. Bunlar yaşanıyorken bankaların artık kredi vermiyor olması da insanların konut alamamasında ki bir diğer neden. Yeni konut alanlarının olmaması bir değer sebep” diye konuştu.

“Arz edilen konut, talep edilen konut sayısı arasında ciddi bir fark var”

3 yılda her şeyin kat kat artmasının altını çizen Akdemir,” Diyarbakır arz edilen konut sayısıyla talep edilen konut sayısı arasında ciddi bir fark var. Bu da otomatikman fiyatları etkileyen faktörlerden birisidir. Çünkü fiyat endeksli ger gün artış gösteriyor. 2020 yılı ile 2023 yılı arasında gayrimenkuldeki fark yaklaşık olarak 6 kat artış oldu. 2020’de 100 bin TL olan daire şuanda 600 bin TL. 6 kat olan minimum olan semtler. 10-15 kat artan yerler de var. Tabi buda ciddi anlamda mülklerin fiyatlarını artırıyor. İnsanların ekonomik gücü zayıfladığı için ev almak yerine kiraya geçiyorlar" dedi.

 “10 yılda yüzde 4’lük bir düşüş var”

Diyarbakır’ında Türkiye gibi ev sahiplerinin hızlıca düştüğünü söyleyen Enes Akdemir,” Diyarbakır’da da Türkiye’ye benzer bir tablo var. Ev sahibi olma oranı yüzde 54. Her yüz aileden sadece 54’ü ev sahibi. 10 yıl öncesine bakar olursak yüzde 58‘di. 10 yılda yüzde 4 oranında düşüş var. Tabi bu ev sahipleri arasında tapulu arsalar, köyde ve ilçelerde evlerinin olması da buna dâhildir. Önemli olan bu konutların durumları ne şekildedir. Her şey konut sahibi olmak değil. Konutun gerçek manada bir konut olması gerekiyor. Gerekli şartlar, depreme uygunluğu, konutlar ne kadar güvenli, konutların olduğu yerlerin alt yapıları ne kadar sağlam bunlara bakmamız lazım. Yani sadece çatma bir 4 duvardan oluşan her eve konut denilmemeli bence. Lüks bir mahalledeki ile dar gelirle bir mahallede olanlar eşit olursa o zaman her ikisine de konut sahibi denilir” diye belirtti.

“Avrupa’da insanlar konutlara bir ihtiyaç olarak bakıyor”

Avrupa’da neden yüksel olmadığını açıklayan Akdemir, ”Avrupa’da insanlar konutlara bir ihtiyaç olarak bakıyor. Türkiye’de ise yatırım için gayrimenkule yöneliyorlar. 100-200 mülke sahip olan insanlar var. Ülkemizde sosyal adalet olsa konutu yatırım ticareti olarak değil, ihtiyaç olarak görülmeli. Devletin bu duruma bir el atması gerekiyor ciddi bir adaletsizlik var” diye ifade etti.

“TOKİ idaresi ciddi önlemler alması lazım”

TOKİ’lerin çıktığı insanların hemen sattığın vurgulayan Enes Akdemir sözlerini şu şekilde tamamladı;

“Yeni yapılacak olan TOKİ’lerin ne kadar çare olacağını bilemiyorum. TOKİ’ler çok önemli ama TOKİ’leri çok kötü niyetle alanlar var. Alıp devreden kişiler var. TOKİ idaresi bu konuda ciddi önlemler alması lazım. Bu kişiler devrettikleri zaman bir yaptırım uygulanması gerekiyor. İnsanlar verdikleri peşinatın neredeyse 10 katına aldığı TOKİ’yi daha almadan satıyor. Yeni yapılacak olan TOKİ’ler en fazla kiraların belki biraz düşmesinde çare olur. Dairelerin fiyatlarının değişeceğini pek sanmıyorum açıkçası. Şuanda temel atılan 3+1 daireler içim 4 milyon TL isteniyor. Daha temel aşamasındayken böyle fiyatlar isteniyorsa düşeceğini beklemek hayal olur.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Diyarbakır Haberleri