Hamza Özçelik/Berivan Kılıç
Yapılan araştırmalara göre uyuşturucu kullanma yaşı gittikçe düşüyor. Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır Barosu, 2022-2023 yılları arasında Diyarbakır'da uyuşturucu kullanımına ilişkin bir çalışma yapmıştı. Açıklanan rapora göre uyuşturucu maddelerin satışı ve kullanımı 12 yaşın altına düştüğüne vurgu yapıldı. Çocuklar açısından 2021-2022 yılı arasında yüzde yüzlük bir artış gösterdiğinin altı çizilen raporda, bölgesel ve ulusal çapta, madde bağımlılığıyla mücadelede farkındalığın arttırılmasına dikkat çekildi. Uyuşturucu ile mücadele kapsamında kentte bulunan birçok sivil toplum örgütü ve kurum, çeşitli çalışmalar yürütüyor. Bunlardan biri de Diyanet Birsen Sendikası. Özgür Haber olarak Sendika üyesi ve aynı zamanda din görevlisi olan Cüneyt Özmen’e sendika olarak Diyarbakır’da yaptıkları çalışmaları ve neler yapılması gerektiğini sorduk.
‘Uyuşturucu kullanım yaşı gittikçe düşüyor’
Toplumu uyuşturucudan uzak tutmaya çalıştıklarını belirten Cüneyt Özmen, “Uyuşturucu alanındaki çalışmalarımız genelde halkı dinlemek ve uyuşturucu müptelası olmuş kişilere ulaşarak onlara yardımcı olmak. Toplumumuzun uyuşturucu ile ilgili müzmin bir hastalığa bürünmesine engel olmaya çalışıyoruz. Bu madde Diyarbakır’da birçok her haneye girmiş durumda. Anne babalar, okul ve güvenlik güçleri el birliğiyle bununla mücadele edilmelidir. Uyuşturucu kullanım yaşı gittikçe düşüyor, buna bulaşmış kişiler aslında çevresinde bunun ticaretini yapan kişiler tarafından yavaş yavaş önce ısmarlama usulüyle alıştırmış daha sonra bağımlısı haline getirilmiş kişilerdir” dedi.
“Uyuşturucu kullanımının zararları çok fazla”
Uyuşturucunun zararlarını sıralayan Özmen, “Uyuşturucu kullanımının zararları çok fazla, kişi çevresine ve ailesine her türlü anlamda istemediği zararlar verebilir. Aradıkları maddeyi bulamayınca bir canavarlaşma sürecine giriyorlar. Arkadaşlarıyla yaşadığı problemler olur, bunlar sürekli kavgacı bir tutum sergiler, hırçınlaşarak farklı hallere bürünürler. Uyuşturucu tacirleri kısa yollardan insanların beynini tahrip etmesi soncunda bunu rant haline getirmiş kişilerdir” diye konuştu.
“Burada en büyük pay anne ve baba ve öğretmenlere düşüyor”
Ebeveynelere ve öğretmenlere büyük sorumluluk düştüğünün de altını çizen Cüneyt Özmen, “Ebeveyn çocuğunun nereye gittiğini kimlerle görüştüğünü neler yaptığını bilmeli. Okullarda ise bu görev öğretmenlere düşüyor. Öğretmen herhangi bir öğrencide bir anormallik sezdiği an hemen müdahale etmelidir. Aksi takdirde hem öğretmen zarar görür hem de veliler” diye ifade etti. Şuana kadar madde kullanan insanlar için yaptıklarını anlatan Özmen, “Uyuşturucu kullanmış kişileri derneklere, vakıflara hatta kuran kurslarına yönlendirdiğimiz zamanlar oldu. Bunu yapmamızdaki amaç kişiye bir meşguliyet bulmak ve bu bağımlılıktan din aracılığıyla veya başka bir şekilde kurtarmak. Okullarda öğretmenler bu konular üzerinde yeterince durmuyor ama eğitim bunları da göz önünde bulundurmalı” ifadelerini kullandı.
“40’a yakın bağımlı arkadaşımızı yönlendirdik”
Kurtarmaya çalıştıkları kişililerin sayısını açıklayan Cüneyt Özmen, “Biz sendika olarak tedavi merkezleriyle iletişim haline girdik ve şuana kadar 40’a yakın bağımlı arkadaşımızı yönlendirdik. Bunlar arasından tedavi olup kurtulan da var tedavisini yarım bırakıp uyuşturucu maddeye geri dönenler de var. Genellikle istikrarsız kişilerdir bunu yapan. Bunlar bireysel olarak üstesinden gelinecek sorunlar değil. Başta anne babalar olmak üzere okulda eğitim veren öğretmenler el birliğiyle uyuşturucu bağımlısı olmuş insanlarla beraber bunun üstesinden gelebilir. Burada asıl önemli olan eğitim yuvalarıdır çünkü burada verilen eğitim hiçbir yerde verilmiyor” dedi.
“Okullarda el birliğiyle seminer türünde bir şeyler yapmayı düşünüyoruz”
Uyuşturucu ile mücadele için neler yapılabileceğini sıralayan Özmen, “Biz sendika olarak basın yoluyla bu sorunları dile getirmeye çalıştık. Seminerler düzenlemeyi düşündük yapacağımız bilgilendirme açık havada özellikle parklarda bulunan gençlere yönelikti. Birkaç defa buna teşebbüs ettik ama maalesef başaramadık. Okullarda el birliğiyle seminer türünde bir şeyler yapmayı düşünüyoruz. Bunları henüz faaliyete geçirmedik ama inşallah gerçekleştireceğiz” diye belirti.