AMİDA HABER- Esenyurt Belediyesi, Marmara depremine karşı ilçede alınması gereken önlemleri de kapsayan deprem paneli düzenledi.
Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer öncülüğünde düzenlenen panel, Esenyurt Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Moderatörlüğünü Esenyurt Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Hışır’ın yaptığı deprem paneline, Maltepe Belediye Başkanı Mimar Esin Köymen, İBB Afet İşleri Daire Başkanı Selçuk Tütüncü, İÜ Jeoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şamil Şen, MAG-AMADER Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Karadayı, AKUT Vakfı Başkanı Nasuh Mahruki ve Japon Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwak katıldı.
‘Depremde dört kardeşimi kaybettim’
Panelde konuşan Belediye Başkanı Ahmet Özer, “1976 Muradiye-Çaldıran depreminde dört kardeşimi kaybettim. O zaman daha öğrenciydim. Bir gece yarısı otobüse bindim, zihnimde şu vardı, ‘Ben gideceğim ama neyle karşılaşacağım? Annem, babam, kardeşlerim öldü mü, yaşıyor mu? Bundan sonraki hayatımı nasıl idame ettireceğim? Neye tutunacağım?’ Van'a geldim, ölüm kokuyordu. Şehre giremedim, orada okuduğum okul yıkılmış, bir yığın enkazla karşı karşıya kaldım. Hayatımda ilk defa babamın o gün beni kucaklarken hıçkıra hıçkıra ağladığını gördüm” dedi.
‘Bu fay hattı yakında kırılır’
Yıllardır Türkiye’de çalışmalar gerçekleştiren Japon Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwaki, panelde ülkenin deprem konusunda mevcut durumu ile ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Önlemlerin artırılması gerektiğini söyleyen Japon Deprem Uzmanı, “Türkiye'de, Elazığ'dan sonra Kahramanmaraş ve Hatay'da depremler oldu. Doğu Anadolu Fay Hattı’nın batı kolu olarak Adana'dan Kıbrıs’a doğru giden bir fay hattı var. Bu fay hattının yakında kırılma ihtimali olduğunu düşünüyorum. Denizde de bir deprem olma ihtimali var. Türkiye'de tsunami tehlikesi fazla olmasa da denizde deprem olursa tsunami ihtimali ortaya çıkabilir. Japonya'da Pasifik'te tsunamiler oldukça yaygındır. Türkiye'de böyle bir durum yok ancak yine de dikkatli olunmalı” dedi.
‘İstanbul'da da büyük bir deprem bekleniyor’
Erzincan'da 1939'daki büyük deprem bu süreci başlattı ve 1990'lar boyunca Türkiye'de birçok büyük deprem yaşandığını söyleyen Moriwaki, “Doğu Anadolu Fay Hattı boyunca birçok yer etkilendi. Kahramanmaraş'tan sonra Hatay'a kadar uzanan bir fay hattı domino etkisi oluşturuyor. Türkiye'de Kuzey Anadolu Fay Hattı boyunca da büyük depremler yaşandı. 1999 Gölcük depremi bunlardan biridir ve Yalova'ya kadar olan bölgeyi etkiledi. İstanbul'da ise 1509 yılında büyük bir deprem yaşandı ve Osmanlı döneminde İstanbul'un surlarını yıktı. 1760'da yine büyük bir deprem oldu ve bu dönemler arası yaklaşık 250 yıl sürdü. Bu nedenle, Türkiye'deki depremler her 100-150 yılda bir büyük birikmiş bir enerjiyle gerçekleşiyor. Dolayısıyla İstanbul'da da büyük bir deprem bekleniyor” dedi.