Okullarda kullanılan akıllı telefon ve tabletler eğitime zararlı mı?
Öğrencilerin okullara akıllı telefon getirmelerinin eğitime katkı sunmayacağını söyleyen Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Genel Sekreteri Talat Yavuz, bunun için yasal zeminin oluşturulması gerektiğini belirtti.
Okullarda kullanılan akıllı telefon ve tabletlerin eğitime zararları hakkında İLKHA muhabirine konuşan Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Talat Yavuz, dünya genelinde akıllı telefonların okullarda yasaklanmasının tavsiye edildiğini söyledi.
"Akıllı telefonlarla birlikte televizyonlarla ilgili yaptığımız uyarı çok masumca kaldı"
Yavuz, "Teknolojik aletler doğru kullanıldığında eğitime katkısı olan, öğrencilerin bilgiye hızlı ulaştığı yönüyle imkan, avantaj artıyor. Ama artık giderek bağımlılık düzeyinde mücadele edilmesi gereken bir bağımlılık aşamasına geliyor. Özellikle internet ortamında sosyal medyadaki içeriklerin zararlı olduğu öğrencilerin orada daha çok kalarak derslerinden, sosyal hayatlarından ve sporundan ödün verdiği için bu bir problemdir. Bu problem bütün dünya genelindedir. Olabildiğince bir kurala bağlamak gerekir. Olabildiğince önlem alınması gerekir çünkü söylediğimiz zor bir şeydir. Bunu ne kadar başarırsak çocuklarımız hayata o kadar hazırlanmış olur. Daha önce televizyonlarla ilgili uyarılar yapıyorduk. Sosyal medyada kaybettiği süre azımsanmayacak kadardır. Akıllı telefonlarla birlikte televizyonlarla ilgili yaptığımız uyarı çok masumca kaldı. Dünya bunun farkındadır. Okul idareleri, rehber öğretmenleri ve sivil toplum kuruluşları bunları bağımlılıkla mücadele kapsamına alması çok doğru bir uygulamadır. Eğitimcilerimiz de bu noktada duyarlı olması lazım. Öğretim yılı başında okullarda Milli Eğitim Bakanlığının cep telefonuyla sınıflara girme noktasında aldığı önlem çok yerinde bir karardır. En azından okuldayken ders saatleri içerisinde çocukların derse odaklanması ve kontrolde tutulması çok anlamlıdır." dedi.
"Teknoloji çağında teknolojik aletler tamamen yasaklanamaz"
Açıklamasının devamında Yavuz, "Bazı şeyleri özgürlük ve bireysel haklar kapsamında değil de disiplin olayları ve çocuğun yararı başlığında değerlendirmek gerekir. Bu anlamda yürütülen bütün çalışmalara sivil toplum, Milli Eğitim Bakanlığı, okul idarelerinin ve velilerin çalışmalarının anlamlı odluğunu çok kıymetli olduğunu buna destek verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Veliler dikkat etmesi lazım. Çocuklarımız bunun farkında olmayabilir. Kendilerine ne kadar zarar verdiğini öngöremeyebilirler ama çocuğumuzun talebi 'çocuk biraz kullansın' demek bunları masumca yapılan yanlışlar olarak değerlendirmek lazım. Çocuklarımızı korumak lazım. Tabi ki teknoloji çağında teknolojik aletler tamamen yasaklanamaz. Bu da bir gerçek ama bir ilke, sınır, ölçü ve planlama dahilinde yapılmalıdır. Belki bir ödül gibi kontrollü olarak telefon verilebilir. Kontrollü yapılabildiğinde çocuklarımızın okul başarısı gelir. Ruhsal gelişimleri daha sağlıklı olur. Çocuklarımız okumaya, sanata ve spora da zaman bulurlar. Bunları kontrollü olarak yapmak lazım. Biz öğretmenlere, sivil topluma ve velilere bu görev düşüyor." ifadelerine yer verdi.