AMİDA HABER - CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, TELE1 Televizyonu’nda soruları yanıtladı. Tanrıkulu, 2016 yılında dokunulmazlıkların kaldırılması ile ilgili anayasa değişikliğine onay veren CHP’nin tutumu ile ilgili soruları yanıtladı.
‘Bazı vekiller baskı mekanizması kurdu’
Tanrıkulu, şunları söyledi: “O dönem Genel Başkanımıza yapmayın diye yalvardık resmen. O dönem bir kısım milletvekili arkadaşımız kendisi üzerinde baskı mekanizması kurmuştu: ‘Biz oy vermezsek referanduma gidecek, orada da kabul görecek. Türkiye ayrışacak.’ Biz neden bunun sorumlusu olalım? Referanduma gitsin ve halk karar versin dedik. Eğer referandumda Anayasa değişikliği olacaksa buna halk karar versin. Biz neden Parlamentoda Anayasaya, hukuka aykırı bir değişikliğe evet diyelim? Kemal Bey, daha sonra pişmanlık ifadesi de kullandı. Evet, milletvekillerinin dokunulmazlığının sadece Parlamentoyla sınırlı olması lazım.”
‘Rejim değişti’
Dokunulmazlıklar kalktıktan sonra HDP Eş başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ’ın tutuklandığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve özellikle DEM Partili milletvekilleri, hala hapisteler. Dokunulmazlıklar kalktıktan sonra rejim değişti. 2016’da o operasyonlardan sonra rejim değişti. SelahattinDemirtaş da dahil olmak üzere o dönem etkili olan siyasetçiler hapse atıldı, dışarıda olsalar böyle olur muydu? O korkunun üzerine Anayasa değişti, rejim değişti.”
Ne olmuştu?
2016 yılında dokunulmazlıkların kaldırılması ile ilgili Anayasa değişikliği AK Partili 319 vekilin imzası ile TBMM Başkanlığı’na sunulmuştu. Anayasa değişiklik teklifine dönemin CHP Genel Başkanı “Anayasa’ya aykırı ame evet diyeceğiz” açıklaması ile destek vereceklerini belirtmişti. Değişiklik, CHP’nin de desteği ile Meclis’ten geçmiş, ardından Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ tutuklanmıştı