AMİDA HABER - Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü ile Dicle Üniversitesi (DÜ) işbirliğiyle kentte kurulan merkez, doğada birçok nedenden dolayı yaralanan ve yardıma muhtaç hale gelen farklı türlerde onlarca yaban hayvanına ev sahipliği yapıyor.
Mayıs ayında vatandaşların Sivas'ta ve Diyarbakır'ın Karacadağ bölgesinde bulduğu, araç çarpması sonucu anneleri ölen iki kızıl tilki yavrusu da teslim edildiği DKMP ekiplerince merkeze getirildi.
Koruma altına alındıkları merkezde, uygulamalı eğitim gören Dicle Üniversitesi Veteriner Fakültesi öğrencilerince "Dicle" ve "Fırat" ismi verilen, veteriner hekimler Kasım Ertürk ve Emre Yalçın tarafından özenle bakımları yapılan yavruların doğaya salınmasına karar verildi.
Dicle ve Fırat'ın yanı sıra aynı yerde tedavi ve rehabilitasyonları tamamlanan 2 kızıl şahin, 4 kulaklı orman baykuşu, 2 kukumav, 2 tepeli guguk ve 2 leylek de İl Jandarma Komutanlığına bağlı Hayvan Durum İzleme (HAYDİ) ekiplerinin katılımıyla Dicle Nehri mevkisinde doğaya bırakıldı.
"Öğrenciler özel bağ kurdular"
Merkezin müdürü ve DÜ Veteriner Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Akın Koçhan, getirilen bakıma ve tedaviye muhtaç yabani hayvanlara hizmet sunduklarını söyledi.
Hayvanların uygun tedavi ile yeniden doğal yaşam alanlarına dönmeleri için verdikleri hizmetin önemine değinen Koçhan, Sivas ve Karacadağ'dan bitkin halde getirilen iki tilki yavrusu için de 2 aylık tedavi ve rehabilitasyon uyguladıklarını belirtti.
Koçhan, "Geldiklerinde annesiz kaldıkları ve çok küçük oldukları için hayatlarını idame etmekte zorlanıyorlardı. Biz de bakımlarını ve tedavilerini yürüttük. Öğrencilerimiz, merkezde görevli veteriner hekimlerimiz ve diğer görevlilerimizle bu süreci tamamladık. Tilkilerimiz 'Dicle' ve 'Fırat' artık yaban hayatta kendilerini idare edebilecek sağlık durumuna kavuştu." dedi.
Veteriner fakültesi öğrencilerinin sürecin en başından itibaren Dicle ve Fırat'ın bakımını üstlendiğini dile getiren Koçhan, öğrencilere bu ilgilerinden dolayı teşekkür etti.
Koçhan, "Öğrenciler özel bağ kurdular, onlara isim verdiler. Eğitim öğretim süreci tamamlandığında dahi sürecin büyük kısmında buradaydılar." ifadelerini kullandı.