Bir yakınımın alt dairesinde müftülüğe bağlı bir kurs var. Yıllardır kombilerini yakmayarak üstkomşunun kul hakkına, vatandaşlık hakkına giriyorlar.
Müftülük aranıyor, oradan oraya sevk ediliyor, telefonlara dönülmüyor, iş yokuşa sürülüyor yine!
Oysa 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 18. maddesinde, yani bu kanunda binevi komşuluk hukukunun çerçevesi çiziliyor. Dolayısıyla taraflardan bir çoğu kombisini yakarken, yakılmayan dairedeki ev ciddi şekilde soğuk olacağı için, diğer taraf ne kadar yakarsa yaksın evinin ısınmasına engel oluyor. Bu konuyla ilgili olarak zaten hukuki düzenlemeler mevcut. İlk başta komşuluk ilişkileri gereği komşudan bu mağduriyetin giderilmesi amacıyla en azından belirli bir derecede kombisinin yakması istenebilir. Eğer uymuyorsa site yönetim kararı alınarak ısıtmanın belirli bir derecede olması konusunda bir karar alınabilir. Bu da olmuyorsa mahallinin bulunduğu ilçe belediyesine giderek şikayette bulunulabilir. Aynı zamanda da bulunulan yerdeki sulh hukuk mahkemesine gidilerek bu konudaki mağduriyet giderilebilir.
Siz de eğer komşunuz durumu varsa, yakmıyorsa uyarın, özellikle site gibi konutlarda oturan durumum yok diyorsa da iyi araştırmalı, madem yok nasıl orada ikamettesin? Durumu olup yakmayan çok yakmanıza sebep oluyorsa vebale giriyor.
Yıllar evvel de müftülük mülakatında başarılı olmuştuk, aradığımızda size döneceğiz diyorlardı, dönüş elbette olmadı, maalesef vebal artık bazılarınca doğal karşılanıyor.
Ey müftülükler, insanlardan önce kendinize vaaz verin, nasıl kul haklarına girdiğinizin farkında mısınız, içinizde ne kadar makamına ihanet eden varsa, deccale tabi olacak sahtekar hocalardan, iman hariç, farkı neler kalmıştır!
Ey müftüler, ey müftülükler, ey hocalar Allah'tan korkun, vebale girmeyin, makamlarınızın hakkını verin, hainler olarak zinhar tarihe geçmesin hiçbir ilim ehli!
Mazallah...
Öyle olanın hali ne acıdır! Dünyalık için kendini ve dinini ne kadar satan hain varsa da dünyada, onlara da veyl olsun!