Erhan BOZKURT

MODERN ÇAĞDA MANKURTLAŞANLAR!

Kitaplarını okurken her sayfasında Anadolu yaşantısını ve Türk kültür zenginliğini dünyaya tanıtan Kırgızlı yazar Cengiz Aytmatov’un “gün olur, asra bedel’’ isimli romanında geçen ‘barbar Juan-Juanlar’ın’ Orta Asya bozkırlarını işgal ettikleri dönemde, tutsaklarına yaptıkları korkunç işkencelerle onların hafızalarını yitirmelerine sebep oldukları anlatılmaktadır. Mankurtlaştırma olarak tanımlanan bu yöntemde barbarlar, tutukladıkları esirin önce başındaki saçlarını tek tek kökünden kazıyıp, daha sonra taze kesilmiş deve derisinin en kalın yeri olan boyun kısmını; esirin kan içinde kalan kazınmış başına sımsıkı sarmışlar. Bu işkenceye maruz kalan tutsaklar ya ölür ya da ölünceye kadar geçmişini hatırlamayıp hangi soydan, hangi kabileden geldiğini, anasını, babasını çocukluğunu unuturlarmış.

Mankurtlaşmak nedir? bir dış gücün içerideki egemen sınıfla işbirliği yaparak ülkenin eğitim ve kültür politikalarını milletin aleyhine değiştirerek, ulusal kimliğinden uzaklaştırma, kendi toplumuna ve kültürüne yabancılaştırma, bilinçsizleştirme ve sömürüye açık hale getirme, sonra da yardım ediyormuş kanaati yaratarak; toplumun zihnini yeniden kurgulayıp sömürgecilerin zihinsel kölesi durumuna getirmek için milleti kendi değerlerine düşman etmeyi anlatan sosyokültürel bir kavramdır.

Günümüzde bireyleri ve toplumları mankurtlaştırmak için fiziksel bir işkence yapmaya gerek yoktur, geçmişe ait hafızasını silmek için radyasyon, geleceğe ait umutlarını yok etmek için krizasyon, okumaktan ve araştırmaktan uzak durması için de telefonsiyon kafidir. Bütün bunlar halkın geri kalmasına ve  köleleştirilmesine yeterlidir.

Eskiden güç devşirmek için mankurtlaştırılanlar bugün çok farklı bir sebeple mankurtlaştılıyor. Çünkü insanların gelişmesini önüne geçinilmek isteniliyor, çünkü kimse kendisinden daha iyi olanı görmek istemiyor, çünkü bizden iyi çıkan bizi kötü yapar, çünkü kimsenin kimseye tahammülü yok. Her dönemin mankurtlaşanları olmuştur. Modern çağda mankurtlaşanlar ise; elinden telefonu aldığınızda; yanında saatlerce otursanız ağzından iki tane sağlıklı kelime çıkmayan, olaylara ve siyasi görüşlere körü körüne inanmış, araştımayan, sorgulamayan duyduklarıyla gördükleriyle yetinerek doğrudan inanan ve hiç bir olumlu varlık göstermeyen insanlardır. Çünkü insanın değerli biri olması ya da iyi şeyler yapabilmesi onlar için önemli değildir. Onlar için önemli olan itaat etmesi ve sabit bir akıl çizgisinde kalmasıdır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.