RABBİN SENİ TERK ETMEDİ VE SANA DARILMADI DA
Peygamber efendimiz Teblîğ görevine başladığından beri müşriklerin sert tepkileriyle karşılaşmış ve her türlü bela ve musibetlere göğüs germiştir. Ancak, O bir peygamberdi ve her ne pahasına olursa olsun görevini eksiksiz yerine getirmesi gerekiyordu. Onun en büyük yardımcısı ve koruyucusu da hiç şüphesiz Rabbi idi. Rabbinden kendisine gelen vahiy, ona bir taraftan nasıl hareket etmesi gerektiğini bildiriyor, diğer yandan güç ve huzur veriyordu. Vahyin kesilmesi onu bu azıktan ve kendisiyle teselli olacak dosttan mahrum bırakıyordu.
Hz Osman bir gün bir salkım üzümü alıp efendimize götürür, ancak ordan geçen bir dilenci; üzümü ister, efendimizde üzümü ona verir. Hz. Osman o dilenciden üzümü parayla alır ve yine efendimize götürür, ancak dilenci yine gider üzümü efendimizden ister. Efendimiz üzümü ona verir. Hz. Osman tekrar üzümü parayla satın alır efendimize götürür. Fakat yine dilenci üzüme göz koyar. Efendimiz üzümü tekrar dilenciye verir ve ardından tebessüm ederek ona “sen dilenci misin yoksa tüccar mısın” der. Bu olaydan sonra uzun süre vahiy gelmedi. Hz. Peygamber (s.a.s.) bir yalnızlık hissetti, o esnada müşrikler de Peygamber (s.a.s.) Efendimiz’in Rabbi tarafından terkedildiğini söylediler. Ancak bu defa sadece yalnızlıkla kalmıyor aynı zamanda onların alaylarına da muhatap oluyordu. Haliyle bu durum onu çok üzüyordu. Bu hâdiseler üzerine Duhâ sûresi nazil oldu.
Duha suresi;
1.Kuşluk vaktine andolsun, 2.Karanlığı çöktüğü vakit geceye andolsun ki, 3.Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da. 4.Muhakkak ki âhiret senin için dünyadan daha hayırlıdır. 5.Şüphesiz, Rabbin sana verecek ve sen de hoşnut olacaksın. 6.Seni yetim bulup da barındırmadı mı? 7.Seni yolunu kaybetmiş olarak bulup da yola iletmedi mi? 8.Seni ihtiyaç içinde bulup da zengin etmedi mi? 9.Öyleyse sakın yetimi ezme! 10.Sakın isteyeni azarlama! 11.Rabbinin nimetine gelince; işte onu anlat.
Bu sure sadece peygamberimize inmedi yeryüzünde inanan tüm islam alemine indi. Başımıza gelen her musibetten dolayı Allah’a sığınmalıyız. Rabbim bize bir dert veriyorsa arkasından dermanını da verecektir. Yeter ki hak yoldan şaşmayalım şaşırmayalım.