Erhan BOZKURT

SEÇİM SÜRECİ BOYUNCA LÜTFEN BUNLARA DİKKAT EDELİM!!!

Kışın son günleri… Sasondayım. Yeryüzünü bahara hazırlamak için cemrelerin, soğuk havalara düştüğü bu günlerde; her tarafı bir seçim havası kaplamış. Her tarafta rengarenk bayraklar asılmış, caddeler, kahveler, sokaklar… insan kalabalığıyla dolup taşmış. Sağdan soldan hiç tanımadığınız kişiler size el uzatıp selam veriyor. ilk defa gördüğünüz, tebessüm dolu yüzlerle karşılaşıyorsunuz. Siz, acaba ben bunu nereden tanıyorum düşüncesiyle uğraşırken; karşınızdaki çoktan size düşüncelerini aktarmış ve sizi kendi tarafına davet etmiş bile. Bu canlılık her ne kadar hoşunuza gitse de maalesef altında bir menfaat yatmaktadır. Benim çocukluğum dağlar arasındaki küçük bir köyde geçti. Sevgiyi ve samimiyeti bütün değerlerin üstünde gördüm. Ben gerçek mutluluğu hiçbir şeye değişmedim. Sizlerde değişmeyin. gelin hep beraber samimiyetle kucaklaşalım. Medeni bir çerçevede bu seçimimizi yapalım. Kimseyi kırmadan, kırılmadan sonuçlandıralım.

Bir yandan, Filistinde yapılan katliamlar devam ederken; diğer yandan ekonomik sıkıntılar, hastalıklar ve ölümler insanların umudunu kırmış durumda. Onca sıkıntıya rağmen halen taraf siyasetini benimseyenleri görünce; başımıza gelen musibetlerin reva olduğunu düşünüyorum. Ülkemiz zaten zor günler geçiriyor. Geçen sene 10 ilimizi vuran depremin yaralarını dahi daha saramadık. Dolayısıyla onca sıkıntıya rağmen birde derdimize dert eklemeyelim.

Büyük bir coğrafya da büyük bir nüfusla dünyanın bir çok ülkesine göre gayet rahat ve huzur içindeyiz. Demem o ki; çöpler, öyle böyle toplanır. Yollar tamir edilir. Ha edilmezse en fazla arabanın rot balansı bozulur. Trafik kötüleşir veya biraz düzelir. Zaten belediye dediğimiz şey; şehirlerin düzenlemesi, bakımı ve vatandaşın kentte rahat yaşaması için hizmet veren bir kurum değil mi? Kim başa gelirse mecbur bunları yapacak. O yüzden kimse için kimsenin kalbini kırmayalım. Siyasi rekabet uğruna bozulan arkadaşlıklar, dostluklar, muhabbetler var. Bunlara dikkat edelim.

Siyaset bir ay sonra gelir geçer. Önümüzde ramazan ayı var. Allah nasip ettiyse; Aynı camide saf tutacağız, aynı mahallede, aynı cadde de, aynı yerlerde karşılaşacağız, aynı kahvelerde oturacağız, akrabalarımızla, dostlarımızla, ahbaplarımızla bir araya geleceğiz. Lakin aramızda kötü bir hadise yaşandıysa birbirimizin yüzüne nasıl bakacağız? Efendi olalım, kibar olalım, sesimizi yükseltmeyelim ki; şu topraklarda yıllarca birbirimizin yüzüne bakabilelim.

Seçimin sonucu ne olursa olsun, kim yenerse yensin, kim yenilirse yenilsin… kazananlar; dostlarını kırmayanlar, yüreğinde gerçek sevgiyi taşıyanlar olacaktır. Biz gönlümüzü ferah tutalım. Aristo’nun da dediği gibi; “Sevdiklerinizle siyaset yapmayın. Siyaset dostlukları zedeler. Siyasetçiler yollarına devam ederken; siz, dostlarınızı yitirmekle kalırsınız.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.