Eyüphan KAYA

ÖZÜNÜ MUHATAP AL VE SOR!

Kendisiyle hesaplaşmak, hasb-i hal yapabilmek insan için çok önemli bir meziyettir. Bunu yapmayı beceremeyenler,  daha çok başkalarının kusurlarını araştırıyorlar, bu da gelişmelerini, tekamüle doğru yol almalarını engelliyor.

‘İki günü bir olan ziyandadır’diye bir ifademiz var hani; bu önermenin hayatımızda olumlu bir katkı yapması için nasıl bir yol yöntem takip ediyoruz acaba?

Eğer zarar ehli kimselerden olmak istemiyorsak, her gün bir adım ileri mantığıyla varsa en az bir eksiğimizi düzeltmek ki muhakkak vardır, iyiliklerimizde bir adım ilerleyebilmeyi becerebilirsek o zaman tekamüle doğru günbegün mesafe kat etmiş oluruz.

İsterseniz benim nefsime sorduğum soruları siz de kendinize sorun, bakayım ne tür cevaplar alacaksınız.

Ey nefsim!...

Sabahleyin saat kaçta uyanıyorsun?

Uyanırken Allah’a hamd ediyor musun?

Sabah namazını zamanında kılabiliyor musun?

İki rekat sabah namazını iki dakikada mı dört dakikada mı kılıyorsun?

Sabah namazından önce sünnet kılabiliyor musun?

Sünnet namaz ile sabah namazı arasında bir tesbihat yapıyor musun?

Namazınızı kılarken tadili erkana riayet ediyor musun?

‘Heyyealessela’, heyyealelfelah’, ‘esselatu xeyrumminennevm’ diyerek ev ahalisini de namaza davet ediyor musun?

Namazdan sonra tesbihat ve dua ile gününe umutla başlıyor musun?

Kur’anı Kerimden bir nebze de olsa her gün okuyabiliyor musun?

Bu sorular günün ilk bir saatinden sorgulanabilir bir hayat dilimi gerisini siz düşünün artık.

Ailene, çocuklarına seslenirken ses tonun nasıl?  kulağına hoş geliyor mu? Yoksa hala şiddet mi kokuyor?

Ailene sabah selamını verebiliyor musunuz?

Kahvaltıya besmele ile oturup, hamd ve sena ile kalkabiliyor musunuz?

Ailenle neşe içinde kahvaltı yapabiliyor musunuz?

Bir gün önce ailene karşı sergilediğin kaba tavırdan dolayı özür dileyebildin mi?

Sabah işine giderken komsu, dost, ahbap ve iş arkadaşlarınla selamlaşıyor musun?

Derken günün 1/8’i gitti, eğer bu süreci iyi değerlendirebilirseniz umarım günün diğer kısmı da iyi geçecek.

Unutmayalım her bir sabah bizim için bir fırsattır, bunu değerlendirmek lazım.

Akşam başını yastığa koyduğunuzda gününüzü sorguladığımız gibi,

Cuma namazınızla haftanızı değerlendirelim,

Ayın ilk günü itibariyle aylık yoklamayı unutmayalım,

Yıllık değerlendirmeyi de Leyletül Kadre bırakalım.

Allah’ı unutmayalım ki Allah da bizi unutmasın.

Peygamberi Zişan Resuli Ekrem Hatemul enbiya Muhammed Aleyhisselemın ifadesiyle ‘Hesaba çekilmeden nefsimizi hesaba çekelim’ bu hayat bizim için bir fırsattır bunu da ancak nefsimizi hesaba çekerek yapabiliriz.

Onun için,

Sor Bakalım!...dedim, diyorum siz de kendinize sorun, sevdiklerinize sordurun, bu sınavı beraber geçelim.Varsa üzerimiz de kul hukkı ödeyelim, helalleşelim.

Allah’ın üzerimizde hakkı varsa tövbe istiğfar edelim, kaza olabiliyorsa kaza edelim, tıkanıyorsak bir ilim adamına danışalım, ama umutsuzluğa hiç kapılmayalım e mi?

İslam dini niyet ve performans temelinde şekillenen bir dindir.

İlim ister,

Ameli Salih ister,

İhlas ister.

Dolayısıyla iyilik ve kötülüğün miskal-ı zerresinin dahi kaybolmadığı bir dinin mensubu olarak hayatın her karesi, her aşaması dikkate değerdir.

Bu inceliğin farkında bir mümin olarak hayrın büyüğüne küçüğüne bakmadan yapabilmeye çalışmak, hatanın büyüğüne küçüğüne bakmada ondan sakınmak boynumuzun borcudur.

Yeryüzünde mümin olarak yaşayıp Allah’ın rızasını kazanmak ciddiyet ister. Bunu Peygamberler yaptılar,Sahabeler yaptılar, Evliyalar yaptılar ümmeti Muhammed olarak yapanlar hep var olacak, ben sen, biz siz, bunlar onlar da bu yolun kervanına katılmalıyız.

Selam ve dua ile yaşayın

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.