Hüseyin ACAR

SEVGİDEKİ NİRVANA ANNE SEVGİSİDİR

 

Anne ve annelik kavramı üzerine yüzyıllardır pek çok şey yazılıp çizilmiştir.

Gerçekten de anne bir çocuk için hayatın ta kendisidir. Yaşamın bütünü ve anlamı anne kavramında somutlaşır.

"Bizleri doğuran, doyuran, sağlıklı bir şekilde büyüten, evlatları uğruna canını bile hiçe sayan, dünyadaki en iyi ve vefalı" diye başlayan cümleler asla yetmiyor, bir annenin ve anneliğin gerçek değerini anlatmaya… Bir annenin varlığı, en büyüktür aşktır çocuğuna

Çünkü hayatta değerli ve güzel olan şeylerden yüzlerce hatta binlerce olabiliyor, pek çok çiçek, yıldız, gökkuşağı, kardeş, teyze, hala, kuzen, arkadaş hatta can yoldaşı ama dünyada herkesin bir tane annesi oluyor.

Annenin kalbi ve koşulsuz sevgisi her çocuğun okuludur adeta… Bambaşka duygular içeren bu eşsiz okul, ilk andan itibaren çocuğun yaşamında büyük etkilere sahip... Dolayısıyla, anne olmak sadece çocuk doğurmak değil, aynı zamanda onu hayata hazırlamak olarak da biliniyor.

Bu minvalde gelin hep beraber bu kıssadan hepimize düşecek olan hisseye bakalım;

Bir zamanlar dünyaya gelmeye hazırlanan bir çocuk, Yaratıcısına sormuş:

-Kısa bir süre sonra beni dünyaya göndereceğini söylediler, fakat ben o kadar küçük ve güçsüzüm ki orada nasıl yaşayacağımı bilemiyorum!

-Tüm meleklerin arasından bir tanesini senin için seçtim. O, seni bekliyor. Meleğin sana her gün şarkılar söyleyecek ve sana gülümseyecek, böylece sen onun sevgisini her zaman üzerinde hissedecek ve mutlu olacaksın.

-Peki! İnsanlar bir şey söylediklerinde dillerini bilmeden söylenenleri nasıl anlayacağım?

-Meleğin sana dünyada duyabileceğin en güzel, en tatlı sözcükleri söyleyecek, sana konuşmayı dikkatle ve saygıyla öğretecek.

-Dünyada kötü insanların olduğunu duydum. Beni onlardan kim koruyacak?

-Meleğin seni hayatı pahasına koruyacaktır, merak etme!

O sırada bir sessizlik olur ve dünyadan sesler gelmeye başlar. Çocuk gitmek üzere olduğunu anlar ve son bir soru daha sorar:

-Eğer gitmek üzere isem lütfen söyler misin, benim meleğimin adı nedir?

-Meleğinin adının önemi yok. Sen ona "ANNE" diyeceksin.

 

İşte tam da burada, dinimizde üzerinde ısrarla durulan konulardan biri anne sevgisi ve annelerin çocukları üzerindeki hakkı konusudur. Bir ayet-i kerimede yaşlanan anne babalara ''öf'' bile denmemesi gerektiği yazılıdır. Takva sahibi Müslümanlar, başta anneleri olmak üzere ailesindeki her ferde gereken hürmeti göstermelidir.

Çünkü annelik çok mühimdir. Cenâb-ı Hak, annelere ayrı bir değer ve beraberinde çok mühim vazifeler vermiştir.

Nesillerin yetiştirilmesinde öncelikli vazife annelerindir.

Bu mühim vazifeleri lâyıkıyla yerine getirebilecek hasletlerle bezenmiş bir anne için, Hazret-i Peygamber (SAV) Efendimiz şöyle buyurmuştur:

“Cennet, annelerin ayakları altındadır.

Burada annelere has bir değer söz konusudur. Bu değer de annelerin cemiyet içerisindeki en mühim terbiyeci olma vasıflarından dolayıdır. Bizleri önce bir müddet karnında, sonra kollarında ve ölünceye kadar da kalplerinde taşıyan annelerimize gösterilecek sevgi ve saygıya ortak olabilecek başka bir varlık yaratılmamıştır.

Annelerimizin kıymetinin bilinmesi dileğiyle…

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.