Salih KAPLANER

DERDİN VAR SANIYORSUN

Aşk acısı, ekmek davası, meslek hayatı, işsizlik, parasızlık saysam saymakla bitmeyecek yolda çevirip sorduğum her insanın söyleyeceği anlatacağı bir derdi vardır. Hepimizin, dinlenelim diye oturduğumuz koltukta uzandığımız çekyatta kafasını rahat bırakmayan meşgul eden bir sorunu bir sorusu var.

Eskiden komşumuzun, arkadaşımızın kısacası birbirimizin dertleriyle dertlenip derdine ortak olup destek olurken bugün öyle bir duruma geldik ki kendi derdimizden kafamızı kaldırıp da dostumuzun halini hatırını soramaz olduk. Küresel ısınmanın etkisi mi bu bilinmez ama dünyadaki iyilik ve insanlıkta tıpkı buzullar gibi gün geçtikçe eriyor. "Senin elin kırık ise kesilmiş ellere bak." Gelin bu sözle devam edelim ve bunun üzerine konuşalım. Bizim iki gün üst üste yemediğimiz yemek Afrikalı çocukların hayali bile olamıyor. Anneniz veya babanız kısacası ailenizle anlaşamıyor musunuz sizi anlamıyorlar mı canınızı mı sıkıyorlar? Afganistan'da bir savaşta annesini kaybeden bir çocuk ise yetimhanede yere tebeşirle annesini çiziyor kucağına oturuyor ve çizdiği annenin kucağına otururken çizdiği resime basmamak için ayakkabılarını çıkarıyor. En azından yanınızda olan bir aileniz olduğu için ne kadar şanslı olduğunuzun farkında mısınız?  Çok yakın bir örnek daha Suriye, hepimizin izlediği bir süre herkese insanlık dersi veren bir video. Küçücük bir kız, elinde yarım bile olmayan bir bayat ekmek... O yoklukta yanındaki tüm çocuklarla ekmeğini bölüşüyor. Konuşmaya gelince mangal da kül bırakmayan bizler ise paylaşmaya gelince bu kadar varlık içerisinde o küçük kız kadar olamıyoruz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.