Diyarbakır’a gelen buraya uğramadan dönmüyor

AMİDA HABER - Diyarbakır’ın Sur ilçesinde, İç Kale’nin güneyinde yer alan Hazreti Süleyman Camii, kentin İslam’la ilk tanıştığı noktalardan biri olarak kabul ediliyor. Hz. Ömer döneminde Diyarbakır’ın fethinin başladığı yer olarak bilinen bu kutsal mekân, tarihî dokusunu ve manevi atmosferini yüzyıllardır koruyor.
İnaloğulları döneminden bugüne
Cami, 12. yüzyılda İnaloğulları Beyliği döneminde Nisanoğlu Ebul Kasım tarafından 1155–1160 yılları arasında inşa edildi. Zaman içinde birçok onarımdan geçen yapı, bugünkü görünümünü ise 17. yüzyılda, Diyarbakır Valisi Silahtar Murtaza Paşa’nın 1631–1633 yılları arasında gerçekleştirdiği kapsamlı restorasyonla aldı.
27 sahabe burada yatıyor
Caminin batı cephesine bitişik alanda, İslam ordularının Diyarbakır’ı fethi sırasında yaşamını yitiren 27 sahabenin kabri bulunuyor. Bunlar arasında en çok bilinen isim ise Halid bin Velid’in oğlu Süleyman bin Halid. Bu nedenle yapı halk arasında “27 Sahabe Türbesi” olarak da anılıyor. Özellikle Ramazan aylarında, kandil gecelerinde ve cuma günleri ziyaretçilerle dolup taşıyor.
Bazalt taşla örülen sadelik
Caminin yapımında Diyarbakır’a özgü siyah bazalt taş kullanılmış. Kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen planlı olan yapı, dört köşeli sade bir minareyle taçlanıyor. Caminin kuzeyinde yer alan son cemaat yerinden harime geçiş sağlanıyor. Harimde mihrap nişi ve tavan süslemeleri dışında fazla bir bezeme bulunmamakla birlikte; dış cephede yer alan kitabeler, yapıdaki zarif estetiğin odak noktalarından biri.
Minarede zarif yazı kuşakları
Kuzeydoğuda yer alan kare gövdeli minare, beş farklı kuşakla bölümlenmiş. Kalker taş üzerine sülüs hatla yazılmış kitabelerde, harfler arasına işlenen Rumi ve palmet motifli kıvrık dallar, dönemin sanat anlayışını günümüze taşıyor.
Mekânın çevresinde inanç topluluğu
Hazreti Süleyman Camii, yalnız başına bir ibadet alanı değil; batısındaki Sahabeler Türbesi, açık alan namazgâhı, kuzeyindeki türbe ve çeşme ile birlikte bir inanç ve tarih kompleksi olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. İç Kale’nin UNESCO Dünya Mirası listesinde yer almasıyla birlikte bölgeye olan ilgi her geçen gün artıyor.
Ziyaretçilere açık, ulaşımı kolay
Ulu Camii ile aynı güzergâh üzerinde yer alan cami, şehir merkezinden yürüyerek ulaşılabilecek mesafede. Yerli ve yabancı turistler için bölgeye yönlendirme tabelaları ve bilgilendirici panolar yerleştirilmiş durumda.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.