Diyarbakır’da ‘moloz’ eziyeti: Hastalık saçıyor!
AMİDA HABER - Kahramanmaraş merkezli depremin vurduğu 11 il arasında bulunan Diyarbakır’da 7 bina yıkıldı, 5 bin 484 bina ağır hasar aldı ve 409 kişi hayatını kaybetti. Aradan bir buçuk yıl geçmesine rağmen, şehirde yıkımı tamamlanmamış 800 bina bulunuyor ve bu binaların yıkım süreci devam ediyor.
Bina yıkıldı, molozu kaldı
Bağlar İlçesi, Diyarbakır’da en fazla hasar gören ilçelerin başında geliyor. İlçede, özellikle 10 bin nüfuslu 5 Nisan Mahallesi’nde 34 bina ağır, 68 bina ise orta hasar aldı. Ağır hasarlı binaların tamamı yıkılırken, orta hasarlı yapılardan sadece 6’sı yıkıldı, 62 yapı ise yıkılmayı bekliyor.
Mahalle sakinleri tepkili
5 Nisan Mahallesi’ndeki 1018. Sokak’ta yan yana bulunan 7 bina depremlerde ağır hasar aldı ve bu binaların yıkımı tamamlandı. Geriye yalnızca 2 apartman kaldı. Bu apartmanlardan Şener 9 Apartmanı da 10 gün önce yıkıldı.
Mahalle sakinleri, yetkili firmanın maliyetten kaçmak amacıyla molozları etrafa dağıttığını iddia etti ve 1-2 metre yüksekliğinde moloz yığınlarının çevrede bırakıldığını söyledi.
Bırakılan moloz yığınağından kaynaklı mağdur durumda olduklarını belirten mahalle sakinleri, mağduriyetlerinin giderilmesini talep ediyor.
‘Bu moloz yığınağı hastalık saçıyor’
Amida Haber’e konuşan mahalle sakinlerinden Cengiz Aslan, moloz yığınlarının rüzgarlı ve yağmurlu günlerde ciddi sorunlara yol açtığını belirtti. Aslan: “Bu bina yıkım sürecinde ve sonrasında bize büyük zorluklar yaşattı. Yapı kontrollü bir şekilde yıkılmadı, yeterince sulama yapılmadı. Yan taraftaki binaya hasar verdi. Yıkım sonrası molozlar tam toplanmadı, 1 buçuk metre yüksekliğinde moloz yığını bırakıldı ve büyük bölümü önceden yıkılan binanın alanına dağıtıldı. Toz ve duman içinde haftalarca perişan olduk. Bu moloz yığını hastalık saçıyor; en ufak bir rüzgârda tozlar yükseliyor, penceremizi açamıyoruz. Yağmur yağdığında ise bu toz çamura dönüşerek dükkanlarımıza kadar giriyor” diye konuştu.
‘Maliyetten kaçmak amacıyla kalan molozları etrafa dağıttılar’
Karşılarında yetkili birini bulamamaktan şikayetçi olan Aslan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yazı işleri müdürünü defalarca aradım ancak kimse ilgilenmedi. Önceki yıkımdan kalan moloz deniliyor ama alakası yok; bina yıkıldıktan sonra maliyetten kaçmak amacıyla molozları etrafa dağıttılar. Çocuklar o moloz yığınları arasında oyun oynuyor ve içlerinde ne olduğunu bilmiyoruz. Mahalle sakinleri olarak çok mağdur durumdayız. Bu yüzden bu alanın bir an önce temizlenmesini istiyoruz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.