Diyarbakır’da toplanan STÖ’ler Kürt sorununun çözümüne dair ne düşünüyor?

Diyarbakır’da toplanan STÖ’ler Kürt sorununun çözümüne dair ne düşünüyor? Diyarbakır’da Kürt sorununun çözümünü tartışmak için bir araya gelen sivil toplum örgütü temsilcileri, tüm kesimlerin elini taşın altına bırakması gerektiğini belirterek, sorunun diyalogla çözülebileceğini vurguladı.

Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, Kürt sorununun çözümüne ilişkin dün bir otelde sivil toplum örgütleriyle bir araya geldi. Çözümsüzlüğün ülkeye yansımalarının tartışıldığı toplantıya katılan kurum temsilcileri Mezopotamya Ajans’a konuştu.

Birinci başlık Kürt meselesi

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi Başkanı Ercan Yılmaz, insan hakları savunucuları, sivil toplum ve meslek örgütlerinin yıllardır antidemokratik uygulamaların Kürt meselesinden kaynaklandığını belirttiğini söyledi. Dernek olarak yaklaşık iki yıldır toplumun ilgisini bu yöne çekmek amacıyla “Barış Nöbeti” gerçekleştirdiklerini hatırlatan Yılmaz, “Barışa acil ihtiyaç olduğunu vurgulamaya çalışıyoruz.  Toplantıya farklı kesimlerde katıldı ve fikir jimnastiği yapıldı. Kürt meselesi diğer meselelerden bağımsız acil bir şekilde çözülmesi gereken başlıktır. Bugüne kadar hükümetten talebimiz meselelerin konuşularak çözülmesi. Bu konuda bölgenin ortaya koyduğu iradeyi siyasi iktidarın da dikkate alması ve acil bir şekilde adımlar atılması gerektiğini düşünüyoruz” diye belirtti.

Çözümün muhatapları

Çözümün muhataplarının çatışan taraflar olduğunu dile getiren Yılmaz, “Dünyanın her yerinde çözüm konusunda temel bir ilke vardır; o da barışın savaşan kesimler arasında inşa edilmesidir. 2013-15 yılları arasında bir müzakere süreci vardı ve Kürt sorununun demokratik çözümü konusunda bir adım atılmıştı. PKK adına Abdullah Öcalan ve devlet yetkilileri arasında görüşmeler yapılıyordu. Tabi sürecin şeffaf ilerleyebilmesi için üçüncü gözlere de ihtiyaç vardır. Sürece katkı sağlayacak üçüncü göz, sivil inisiyatif ve kanaat önderlerinin devreye girmesiyle olur” ifadelerini kullandı.

STÖ’ler çözüm için zorlamalı

Rosa Kadın Derneği Başkanı Suzan İşbilen, Kürt sorununun tüm ülkeyi etkilen bir sorun olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

“Gençlerimiz hayatını kaybediyor. Ekonomik krizin en temel sebeplerinden biri Kürt sorununa dair çözümsüzlük ve güvenlikçi politikalardır. Toplumda tepki yükseldiğinde ‘Bir mermi kaç lira biliyor musunuz?’ denilebiliyor. İnsanları iki alternatif arasında bırakmak çözümsüzlükte ısrardır. Bu ısrarın sonuçları her geçen gün acısını daha çok hissettiriyor. Öyle bir hale getirildi ki iktidar, cezaevinde ölümle pençeleşen hasta tutsakların tahliyesini engellemeyi çözüm olarak görüyor. Aslında bu çözüm değil çözümsüzlüğün ısrarıdır, toplum bir bütün olarak bunun farkında. STÖ'ler siyasi oluşumları zorlayarak ancak bir çözüme götürebilir.”

Çözümsüzlükteki ısrarın en fazla kadınları etkilediğinin altını çizen İşbilen, “Bugün basında, sosyal medyada, her alanda konuşulan şiddetin kadına etki etmemesi mümkün değil. Tabii ki konuyu burada oldubittiye getirmek değil, belli bir sonuca ulaştırana kadar takipçisi olmayı düşünüyoruz. Zorlu bir yol, belki bedelleri de olacak ama en büyük başarısı da artık bu ülkede cenazelerin kalkmayacağı, yoksulluktan insanların intihar etmeyeceği ya da yoksulluğun kadına yönelik şiddeti artırmayacağı bir toplumu yaratma iddiamız var. Hedefimiz, kadın, genç ve çocukların kendini güvende hissedeceği, barış içinde yaşayacağı bir toplum” ifadelerini kullandı.

‘Siyaset üstü bir sorun’

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Yıldız Ok Orak ise, toplantıya dair şunları belirtti:

“Bu toplantı sorunun artık çözüme kavuşturulması, her kesimin de elini taşın altına koymaya hazır olduğunun bir göstergesidir. Türkiye'deki bütün sorunların temelinde Kürt sorununun yattığını görmek gerekiyor. Aslında herkes görüyor ama çözüm için adım atılmıyor. Bu toplantı, bunun çağrısı olması için düzenlenmiş bir toplantı. Özellikle STÖ'lerle, siyaset dışı yaptık. Çünkü bu tip sorunların çözüm yeri sivil toplumdur. Sorunun muhatapları ise birçok taraftır. Tüm taraflarla diyalogla çözülebilecek bir sorundur ve bir an önce bu adımların atılması gerekiyor.”