Uzmanlar çocuk istismarına karşı uyardı!

Uzmanlar çocuk istismarına karşı uyardı!
Uzman Klinik Psikolog S. Aybeniz Yıldırım, süngerli odada mahallenin çocuklarının yıllarca istismar edilmesi olayı ve çocukların güvenliği konusunu değerlendirdi.

Uzmanlar çocuk istismarına karşı uyardı!

Takip cihazları, takip sistemleri, akıllı saatler, telefonlardaki uygulamalar, konum uygulamaları gibi uygulamalarla çocukların her zaman takip ediliyor olmasının gerektiğini söyleyen Uzman Klinik Psikolog S. Aybeniz Yıldırım, "Çünkü çocuklar korkularından bunları paylaşamayabiliyorlar. Ya da tehdit altında olabiliyorlar." dedi.

Bu tarzda eylemleri gerçekleştiren kişilerin çoğunlukla tanıdık kişiler olduğuna işaret eden Yıldırım, "Bu yüzden de ‘Bu benim çocuğumun başına gelmez. Ben zaten tanıdığım, bildiğim kişilere yolluyorum’ ya da ‘Tanıdığım, bildiğim ortamlarda bulunmasına izin veriyorum’ gibi düşüncelerde bulunmamalıyız." diye konuştu.

Bağcılar'daki bir mahallede suculuk yapan bir kişinin işyerine yaptırdığı süngerli odada mahallenin çocuklara yıllarca cinsel istismar uyguladığı ve bu anları kayıt altına almasıyla ilgili haberler toplumda infiale neden oldu.

Uzman Klinik Psikolog S. Aybeniz Yıldırım, istismar olayları olmadan çocukların güvenliğinin nasıl sağlanması gerektiği konusunu değerlendirdi.

"Bu olaylar olmadan daha önleyici bir noktada olmamız bizler için çok çok kıymetli."

Yıldırım, istismar olayına dikkat çekerek, "Yine üzücü ve aslında hepimizi derinden etkileyen, kanımızı donduran, tepkiselliğimizin çok üst boyutlara çıktığı bir haberle karşı karşıya kaldık. Ne yazık ki bu olaylar sonrasında üzerine düşünme ve paylaşma noktasında olabiliyoruz. Bu olaylar olmadan daha önleyici bir noktada olmamız bizler için çok çok kıymetli. İstanbul Bağcılar'da 60 yaşındaki bir kişinin çocuklara karşı bir cinsel istismarda bulunduğu, bunun için özel bir oda yaptırdığı ve mahallenin çocuklarına yıllarca tecavüz ettiği ve bu anları da kayıt altına aldığını bir haberle karşı karşıya kaldık. Burada aslında en önemli detay şu; çocuğun ailesi okuldan çıkıp geç kaldığını fark ettiklerinde sorgulamaya başlıyorlar." dedi.

"Çocukların her zaman denetim altında olması çok önemli."

Uzun zamandır çocukların güvenliğinin nasıl sağlanacağı ve istismarın ne şekilde tespit edileceği konularının çok fazla konuşulduğunu ifade eden Uzman Klinik Psikolog S. Aybeniz Yıldırım, şöyle devam etti:

"Hep şunu vurguluyoruz uzmanlar olarak. Çocukların her zaman denetim altında olması, takip cihazlarının, takip sistemlerinin, akıllı saatlerin, telefonlardaki uygulamaların, konum uygulamalarının kullanılması ve çocukların her zaman takip ediliyor olması bizler için çok önemli, çok kıymetli.

Çünkü çocuklar bunları tam olarak ifade edemeyecek noktada olabiliyorlar, korkularından bunları paylaşamayabiliyorlar. Ya da tehdit altında olabiliyorlar. Bu tehditlerden çok fazla korkabiliyorlar. Bu yüzden aslında bizlere düşen en önemli nokta, çocukların o denetimlerini sağlayabilmek, bunu da çağımızda programlar üzerinden yapabiliyoruz. En temel noktamız bu olabiliyor.

Çocuklara özel bölgeleri öğretilmeli

Çocuklara küçük yaşlardan itibaren bazı bilgilerin verilebiliyor olmasının önemine vurgu yapan Yıldırım, "Çocuklara; özel bölgelerimiz nereler, kimsenin bu bölgelere dokunmaması gerektiği, bu şekilde oyunların olamayacağı, bu şekilde arkadaşlıkların kurulamayacağı, ‘Ben senin amcan sayılırım, ben senin deden sayılırım’ ya da farklı bir şekilde kendilerine yaklaşan kişilerin tanıyor olsalar bile bu noktalara dikkat edilmesi gerektiğinin vurgulanması çok önemli. Bu bilgiler bir kere verilip hayatımıza devam edeceğimiz bilgiler değil. Sık sık belli aralıklarla çocuklara bu bilgiler verilmeli, bilgilendirici hikayeler okunmalı ya da ‘Böyle bir durum olsa ne yaparsın, şöyle bir durum olsa ne yapacağını biliyor musun?’ gibi aslında böyle paylaşımlar içinde olmamız gerçekten çok önemli."

Çocuklar oyunlarla çizimlerle çok iyi ifade edebiliyorlar

Çocukların davranışlarına çok dikkat edilmesi gerektiğini de kaydeden Uzman Klinik Psikolog S. Aybeniz Yıldırım, "Çocukların davranış şekilleri, değişen davranış paternleri varsa bunlara çok dikkat edilmeli. Çocuklar aslında çok iyi ifade edebiliyorlar. Yani çocuk işte daha öfkeli şekilde davranışlarda bulunuyorsa, oyun temalarında farklı oyunlar kurmaya başladıysa, resimlerinde bunu vurgulamaya çalışıyorsa burada bizlerin de çok iyi birer gözlemci olması gerekiyor. Çocukların davranışları, duyguları, düşünceleri, fark ettirmeye çalıştıkları o çizimleri, oyun kurmaları bu noktalarda çok bilinçli olmamız gerekiyor. Bunların farkına varmamız gerekiyor, ebeveynler, anne babalar, bakım verenler olarak." dedi.

Çocuklarla bu süreçleri, hazır olduklarında çalışmalı

Bu tür olayların bedensel olarak zararlarının yanı sıra çocukların zihninde psikolojik olarak da çok fazla sonuçları olabildiğini kaydeden Yıldırım, "Çocuklar o travmatik olaylardan etkilenebiliyorlar. Burada bahsettiğim şey gerçekten çocukların bir travmatik olayla karşı karşıya kalması diyebiliriz. Bu şekilde tanımlamak çok yanlış olmaz. Çocuklarla bu süreçleri, hazır olduklarında çalışmak çok değerlidir. Çünkü çocukların bu süreçleri, yaşadıkları görmezden gelindiğinde de ilerleyen yaşlarda, ilerleyen süreçlerde olumsuz etkileri olabiliyor." diye konuştu.

‘Ben zaten tanıdığım, bildiğim kişilere yolluyorum’ denmemeli

Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ve son olarak unutulmaması gereken önemli bir nokta da şudur. Bu tarzda eylemleri gerçekleştiren kişilerin yabancı kişiler olmadığı, tanıdık kişilerin olduğudur. Büyük bir oranda bunu saptayabiliyoruz. Bu yüzden de aslında ‘Bu benim çocuğumun başına gelmez. Ben zaten tanıdığım, bildiğim kişilere yolluyorum’ ya da ‘Tanıdığım, bildiğim ortamlarda bulunmasına izin veriyorum’ gibi düşüncelerde bulunmamalıyız. Her zaman çocuğumuzu bu bilgilerle, bu farkındalıkla yetiştirmeye özen göstermeliyiz."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.