Komisyon toplantısında görüşme tutanağının özeti ortaya çıktı

Komisyon toplantısında görüşme tutanağının özeti ortaya çıktı

Kaynak:Rûdaw

İmralı Adası’nda Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmenin tutanaklarının özeti Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nda okundu.

AMİDA HABER - Meclis’te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşme ve yasal düzenlemelere dair siyasi partilerin önerilerini almak üzere TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş liderliğinde toplandı.

komisyon-1-001.jpg

Toplantıda siyasi parti temsilcileri, yasal düzenlemeler için hazırlanacak olan rapora dair öneri ve görüşlerini paylaştıktan sonra komisyon, Öcalan ile yaptıkları görüşmeye dair gündem başlığına geçti.

komisyon.jpg

Öcalan ile yapılan görüşmenin toplantıda okunan özeti şu şekilde:

“Görüşmede Öcalan, öncelikle 100 yıllık Türk-Kürt ilişki sistematiğine MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin sözleriyle büyük katkı sağladığını, Cumhuriyet tarihinde ender görülen bir cesaret gösterdiğini, kendisine şükran duyduğunu ifade etmiş, süreçte gösterdiği cesaret için Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şükran ve teşekkürlerini ifade etmiştir.

Abdullah Öcalan, sürecin başından beri verdiği sözlerinin arkasında olduğunu, koşullar el verirse teorik ve pratik imkanının bunu gerçekleştirmeye müsait olduğunu ifade etmiştir. Uzun bir şekilde tarihsel arka planı aktarmış ve Ziya Gökalp’e referans vererek Türk - Kürt kardeşliğini önemine vurgu yapmıştır.

Abdullah Öcalan, silahlı yöntemden ayrıldığını, siyasi yöntemi benimsediğini, 27 Şubat çağrısı çerçevesinde bütün yapıların, PKK’nın tüm bileşenlerinin, örgütsel varlıklarının dağıtılmasının ve silahların bırakılmasının ilanının toplum tarafından iyi karşılandığını, halkın bu gelişmeyi takip ettiğini, kendisinin Suriye ve Irak’ta da etkili olduğunu ifade etmiştir.

Bu noktada Feti Yıldız Abdullah Öcalan’ın mahkum olduğu davada şehit ailelerinin avukatı olarak kendisinin bulunduğunu hatırlatması üzerine Öcalan, “Ben Devlet Bey’in el sıkmasıyla başlayan süreç içinde verdiğim sözlerin arkasındayım” demiştir.

Hüseyin Yayman ise buraya şehit ailelerinin hassasiyetiyle geldiğini söylemesi üzerine Abdullah Öcalan, her asker kaybının kendisi için trajedi olduğunu, asla sevinmediğini, gençlerin böyle ölmemesi gerektiğini söylemiştir. Türkiye’de ve bölgede kesinlikle çözüme ulaşılması gerektiğini söylemiş ve TUSAŞ eylemine üzüldüğünü ifade etmiştir.

Kendisine ‘Lozan ve 1924 öncesi döneme ait dilin kullanılması süreci zehirliyor’ denilmiştir.

Suriye konusunda yeni bir çağrı yapması gerektiği Öcalan’a söylenmiştir.

En son Zap bölgesi boşaltılırken örgüt üyelerinin elinde silah olması kamuoyunda infial yaratmış bu konuda yapılan çağrıya PKK’nın tam uymadığı görülüyor” denilmiş, SDG’nin 10 Mart mutabakatına uyması gerektiğinin elzem olduğu, Suriye konusunda yeni bir çağrı yapması gerektiği Öcalan’a söylenmiştir.”

Bu devletin hepimizin devleti olduğu, ‘silahı bırakın’ derken PKK’nın bütün bileşenlerini kapsadığı, PKK’nın Irak’tan çektiği güçleri Suriye’ye gönderdiği yönünde gözlemler olduğu, bu durumun daha önceki açıklamalarla çelişki yarattığı kendisine söylenmesi üzerine Öcalan, “PKK’nın sadece elindeki silahları değil zihinsel olarak da silahları bırakması gerektiğini ifade etmiştir.”

Feti Yıldız, şehit haberleri geldiği dönemde bile kimsenin Kürt komşusunun camını kırmadığını, bu kadar acıya rağmen Kürt- Türk düşmanlığının asla oluşmadığını belirtmiştir.

Hüseyin Yayman tarafından Suriye'ye yönelik sorular üzerine, Suriye başta olmak üzere bölgede İsrail’in hamlelelerine karşı çok dikkatli olunması gerektiğini, Suriye için üniter yapı benimsediğini söylemiştir.

Bu coğrafyada Türksüz Kürt, Kürtsüz Türk yaşayamayacağını söylemiştir. Reel sosyalizm düşüncesinin 1995’ten beri terk ettiğini zihinsel dönüşümün sancılı bir süreç olduğunu söylemiş, ancak her seferinde birinin bu girişimini sabote ettiğini söylemiştir. 1993’ten günümüz Özal, Demirel, Erbakan ile dolaylı görüşmelerinin nihayete ermemesinde bunun etkili olduğunu söylemiştir.

“Ferhat Abdi Şahin’in tanıyor musunuz?” diye sorulduğunda Öcalan, kendisine yakın olan biri olduğunu söylemiştir. Gülistan Kılıç Koçyiğit’in ‘sizi çok sağlıklı gördüm kadın haklarıyla ilgili söyleyecek bir hususunuz var mıdır?’ diye sorması üzerine Öcalan selamlarını iletmiştir."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.