Mahkeme yıkım kararından vazgeçti!
AMİDA HABER- Kahramanmaraş depreminin ardından Diyarbakır’da 6 bina yıkıldı, 409 kişi yaşamını yitirdi. Binlerce binada hasar oluştu. Kentte hasarlı binaların yıkımı devam ederken, Diyarbakır Barosu, hasar tespitinin yapılması için yürütmeyi durdurma davası açtı. Mahkeme, baronun talebini kabul ederek, hasarlı binaların yıkım işinin durdurulmasına karar verdi.
Mahkeme 1 saat sonra kararını rücu etti
Amida Haber’e konuşan Diyarbakır Baro Başkanı Nahin Eren, mahkemenin kararından vazgeçtiğini doğruladı. Karara tepki gösteren Eren, “Bildiğiniz gibi mesai bitimine yakın karar aldık. Kararı aldıktan bir süre sonra yeni bir kararın UYAP sistemine atıldığını gördük. Mahkeme daha önceki kararını sehven verdiğini belirterek, kararını rücu etti. Mesai bittikten sonra kararın alınması yargı bağımsızlığı açısından ciddi şüpheler uyandırıyor. Bununla ilgili detaylı açıklama yapacağız. Bu kabul edilir bir durum değil” dedi.
Baro açıklama yaptı
Mahkemenin kararından vazgeçmesi üzerine Diyarbakır Barosu yazılı bir açıklama yaptı.
'Yıkım durdurma kararı sehven verildi'
Açıklamada, "Bugün, Diyarbakır 1. Sulh Hukuk Mahkemesi mesai saati içerisinde Diyarbakır’da deprem nedeniyle hasarlı yapılarda delil tespiti amacıyla yapıların yıkımını tedbiren durdurma kararı vermiş ve söz konusu karar Baromuz tarafından kamuoyuyla paylaşılmıştır. Ancak mesai saatti bittikten sonra UYAP sisteminde ‘yıkımı durdurma kararının sehven verildiği, bu konuda görevli ve yetkili mahkeme olmadıkları gerekçesiyle yıkımı durdurma kararından rücu edilmiştir” şeklinde yeni bir karar verildiğini öğrenmiş bulunmaktayız.
Öncelikle delil tespitinin yapılabilmesi için yapıların yıkımının tedbiren tespitler bitinceye kadar durdurulması kararında görev ve yetki konusunda hukuki bir tereddüt bulunmamaktadır. Aksi durum yani yıkım işleminin devamı delil tespit talebini konusuz bırakacaktır.
Karar yargı bağımsızlığı açısından kaygı verici
Bizleri asıl kaygılandıran kararın hukuki değerlendirilmesinden ziyade, kararın kamuoyunda ve basın yayın organlarında işlenmesinden sonra mahkemenin mesai saatleri dışında kararından rücu etmiş olmasıdır. Bu durumu, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı açısından kaygı verici buluyor, kararı ve değerlendirmeyi kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz.
Yargının bağımsızlığını ve hukukun üstünlüğünü savunmaya devam edeceğiz. Hukuk ve adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz" ifadelerine yer verildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.