DEM Parti ile CHP görüşmesi bitti: İlk açıklama geldi

AMİDA HABER - DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, CHP İstanbul İl Başkanlığı'nın kapatılmasının ardından yeni ofis olarak kullanılan binada Genel Başkan Özgür Özel'e bir ziyaret gerçekleştirdi. Basına kapalı yapılan görüşmenin ardından açıklamalarda bulunan Bakırhan, ziyaretin sadece bir dayanışma ziyareti değil, aynı zamanda hukuksuzluğa karşı ortak bir tutum sergilemek olduğunu belirtti. Bakırhan, "Geçmişte bizim de bizzat yaşamış olduğumuz kayyım uygulamaları bugün artık Türkiyelileşti" dedi.

"Seçilmiş iradenin hasp edilmesine karşıyız"

Bakırhan, "Biz halkın seçmiş olduğu iradenin yerine kayyım atanmasına karşıyız. Bunu bir hukuksuzluk olarak değerlendiriyoruz" ifadelerini kullandı. Değerleri savunan bir parti olarak, demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi değerlerin yanında olacaklarını söyledi. Bakırhan, iktidara bir an önce bu tür uygulamalardan vazgeçmeleri ve seçilmiş iradeyle uğraşmayı bırakmaları çağrısında bulundu. Ortadoğu'da demokrasinin olmadığı ülkelerin kaos içinde yaşadığını hatırlatan Bakırhan, Türkiye'nin demokrasi ve adaletle Ortadoğu'ya örnek bir model olabileceğini vurguladı.

"Barış ve demokrasi birbirinden ayrılmaz iki bütündür"

Tuncer Bakırhan, konuşmasında barış ve demokrasi ilişkisine de değindi. "Bir süreç yürüyor. Bir taraftan barış süreci diyoruz. Ama antidemokratik uygulamalarla bu süreç tıkanmaya çalışılıyor" diyen Bakırhan, demokrasi ve barışın birbirinden ayrılmaz iki bütün olduğunu vurguladı. "Bu tıkaçları ortadan kaldırmaktan başka bir şansımız yoktur" diyen Bakırhan, bu mücadeleyi başta muhalefet partileri olmak üzere herkesle omuz omuza yürüteceklerini söyledi.

"Demokratik olmayan rejim herkes için bir risktir"

Bakırhan, demokratik olmayan bir rejimin bugün CHP için bir risk oluşturduğunu ancak bu durumun devam etmesi halinde yarın AK Parti için de bir risk oluşturacağını belirtti. "86 milyon için risk olan bu yaklaşımların, bu anlayışların bir an önce ortadan kaldırılması gerektiğini bir kez daha belirtmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Ardından konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise büyük bir hukuksuzluğun karşısında olduklarını söyledi. Özel, “Bu bina İstanbul'da Adalet ve Kalkınma Partisi karşısında en büyük zaferi kazandı. İstanbul'u kazananın Türkiye'yi kazanacağı gerçeğiyle birlikte bu bina hedef haline geldi. Bu binanın kendisi davalık. Bu binanın yönetiminin belirlenmesindeki il kongresi davalık. O il kongresinde seçilen il başkanı hem kongre üzerinden hem Çağlayan'daki bazı süreçlerdeki yönetici olarak üstlendiği görevler yüzünden davalık. Partinin bir tane sembol kedisi var Şanslı. Onu da geldiler veterinerlik yaptılar. Bu kadar husumet, bu kadar düşmanlık ne için yapılıyor partiye? Seçim kazanıyoruz diye, teslim olmuyoruz diye, baş eğmiyoruz diye” ifadelerini kullandı.

Özel, şöyle devam etti: “Burada yaşananları hepiniz gördünüz. Bugün benim buraya gelmemden 2 saat öncesine, ziyaretten 2,5 saat öncesine kadar bu binanın her odasında polisler vardı ve binamız İçişleri Bakanı'nın emri, valiliğin tatbikiyle, emniyetin tatbikiyle işgal altındaydı. 15 gün önce binaya atanacak kayyıma yakın bir avukat tarafından tarif edilen başvuru yaptırılmış. Daha sonra binayı partiye, il başkanlığına kayyım atanmış ve buna karşı İstanbul'daki Cumhuriyet Halk Partisi bir bütün olarak itiraz etmiş. Geçen seçimin 310'a 290'lık rekabetinden şu anda delege olan sıfatı devam eden 580 kişinin neredeyse tamamının imzasıyla biz kayyıma karşı olağanüstü kongre istiyoruz denmiş. Parti bir bütünleşmiş. Sadece pek çoğu partiden yüz kızartıcı sebeplerden atılmış kişilerden müteşekkil bir grubun bu partiye yollanması, bu binanın elde tutulması ve ikisi istifa etmiş üçü istifa etmiş kayyum heyetinin, geri kalanı da partiden ihraç edilmiş kayyım heyetinin görev yapması ve seçilmiş iradenin yerine geçmesine çalışıldı. Biz babaevine davette bulunduk. Bu davetimiz 5 bin polisle ve gördüğünüz bariyerlerle binlerce, on binlerce bariyerle kilometrelerce bir ablukaya alındı.