Şeyh Said'in torunu: Barış İade-i itibar ile mümkün

AMİDA HABER- Şeyh Said'in torunu M. Sabır Fırat'tan Kürt meselesine yönelik dikkat çeken bir açıklama geldi. Sosyal medya platformu X üzerinden bir mesaj yayımlayan Fırat, "Bu coğrafya, tarihin kritik bir eşiğinde duruyor" diyerek yeni bir sürecin konuşulduğu bu günlerde "hakikatin üzeri örtülmeden, vicdanlar susturulmadan, adalet ötelenmeden yürünecek bir yol arandığını" söyledi.

‘Geçmişle yüzleşmeden gerçek barış mümkün değil’

Fırat, mesajında uzun yıllardır bu topraklarda acı, inkar ve adaletsizlikle büyüyen bir yara olduğunu dile getirdi. Yeni bir dönemin ancak geçmişle yüzleşerek ve hakikatle helalleşerek mümkün olabileceğini vurgulayan Fırat, "Silahların susması kıymetlidir; fakat asıl değer, hakikatin dile gelmesiyle, zulmün açığa çıkmasıyla ortaya çıkar" dedi. Barışın, güvenliğin değil, adaletin, hakkaniyetin ve vicdanın ürünü olması gerektiğini savundu.

Bu coğrafya, tarihin kritik bir eşiğinde duruyor. Yeni bir sürecin konuşulduğu bu günlerde; hakikatin üzeri örtülmeden, vicdanlar susturulmadan, adalet ötelenmeden yürünecek bir yol aranıyor.

Uzun yıllardır acı, inkar ve adaletsizlikle büyüyen bir yara var bu topraklarda. Eğer… pic.twitter.com/w3n8rL0VsQ

— M. Sabır FIRAT (@msabirfirat) July 13, 2025

Kürt meselesi: Güvenlik değil, hukuk ve vicdan meselesi

M. Sabır Fırat, bir asırdır inkar edilen kimliklerin, bastırılan taleplerin ve itibarsızlaştırılan mücadelelerin varlığına dikkat çekti. Kürt meselesinin yalnızca bir güvenlik başlığı olmadığını, aynı zamanda bir hukuk, tarih ve vicdan meselesi olduğunu belirtti. Fırat, gelinen noktada artık meseleyi görmezden gelerek, bastırarak ya da oyalayarak yol alınamayacağını belirtti.

‘Samimi bir başlangıç hakların teslimiyle olur’

Eğer bu sürecin gerçekten samimi bir başlangıç olduğu düşünülüyorsa, bunun bastırılmışların iade-i itibarıyla, gasp edilen hakların teslimiyle, eşit yurttaşlığın ve gerçek adaletin tesisiyle ilerlemesi gerektiğini savunan Fırat, barışı kalıcı kılacak şeyin sadece silahların susması olmadığını ifade etti. Fırat, "Devletin hakikate kulak vermesi, inkârla yüzleşmesi, halkıyla helalleşmesidir. Aksi takdirde sağlanan sessizlik, sadece geçici olur" uyarısında bulundu.

Fırat, açıklamasını "Bastırılmış hakikatin yanında duruyoruz" diyerek sonlandırırken, "İnkar biterse kardeşlik konuşur. Hakikat olmadan helalleşme; helalleşme olmadan da hakiki barış mümkün değildir. Barışın onarıcı gücüne inanıyoruz. Ve biliyoruz ki; ancak geçmişiyle yüzleşen, hakikatiyle barışan bir memleket, geleceğini birlikte inşa edebilir" dedi.