Dicle can çekişiyor: 10 santime düştü

AMİDA HABER - Diyarbakır’ın can damarı olan Dicle Nehri kuraklığa karşı büyük mücadele veriyor. Son dönemlerde yağışların beklenilen düzeyde olmaması ve nehir yatağın genişletilmesi kuraklığı daha da tetikledi. 2017 yılında dönemin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, DSİ iş birliği ile olası taşkınların önüne geçmek ve korunması amacıyla Dicle Nehri’nde 21 kilometrelik alanda yatak genişletme çalışması başlattı. Ancak genişleyen yatakta su seviyesi ciddi oranda azaldı. Bu durum, kuraklıkla birleşince Dicle Nehri için büyük bir tehdit haline geldi.
Dicle Nehri’nde alarm: Kuraklık tehlikesi büyüyor!
Debi düştü
Yağışların azalması, çiftçilerin tarlalara su taşıması, fabrika ve kanalizasyon atıklarının nehre boşaltılması gibi birçok etken Dicle Nehri’ni yok olma riskiyle karşı karşıya bıraktı. Nehrin debisi 10-15 santimetreye kadar düştü. Bu durum sazlık ve kamışların çoğalmasına ve adacıkların oluşmasına neden oldu.
Canılar tehlike altında!
Prof. Dr. Ahmet Kılıç, Amida Haber’e konuşarak önemli uyarılarda bulundu. 1 metre derinliğindeki nehir yatağı genişlemesiyle su seviyesi 10-15 cm'e düştüğünü belirten Kılıç, “Su daha geniş alana yayıldı. Kuraklıkla birlikte ya da nehirdeki su yatağının seviyesinin düşmesiyle adacıklar oluşur ve oralarda sazlık ve kamışlar gelişir, kök bağlar. Bu aslında olumsuz bir durum. Niye? Çünkü balıklar artık bu az suda hareket edemezler. Oralarda oksijen azdır, yosun birikimi fazla olur. Canlılar için pek olumlu değildir” diyerek birçok canlının da büyük risk altında olduğunu söyledi
‘Bereket o barajlar var’
Suların biriktirilmesinin önemine dikkat çeken Kılıç, barajların önemine vurgu yaptı. Kılıç, şunları aktardı: “Bizim burada kuraklığa karşı elimizde bir tek suyu toplama şansımız var. Onun dışında başka bir seçenek yok. Kışın normalde bir su akış vardır. Yukarılardan su fazla gelir. Dicle Barajı'ndan daha fazla su bırakılır. Fakat yaz aylarında bu su seviyesi daha da düşer. Vatandaş buradan su çeker, barajdan fazla su bırakılmaz. Dolayısıyla nehre gelen su da çok azdır. Dicle Barajı, Kralkızı Barajı olmasaydı siz bugün orada yürüyüş yapardınız. Onlar sayesinde bir tık şu an iyi durumda. Bereket o barajlar var. Elektrik üretimi sırasında bir miktar suyu nehir yatağına veriyorlar.”
‘Atık suları arıtmamız lazım’
Diyarbakır’daki arıtma tesisinin kapasitesinin daha fazla arıtması gerektiğini söyleyen Kılıç, “Diyarbakır'ın çok güzel bir arıtma tesisi var. Fakat maalesef çok farklı yerlerde arıtmaya gitmeden doğrudan nehre bırakılan lağım suları var. Bizim mutlaka atık suları arıtmamız lazım. Çünkü nehirler çok değerlidir. Bizim orayı temiz tutmamız lazım. Lavaboları yağ dökülüyor. Halbuki bunların toplandığı birimler var. Bu attık yağları toplamak büyük bir katkıdır” dedi.
‘Dicle Nehri’ni ancak hep birlikte koruyabiliriz’
Son olarak tüm paydaşlara çağrıda bulunan Kılıç, şu ifadeleri kullandı: “Sadece belediyelere değil, her vatandaşa, çiftçiye, sanayi kuruluşlarına, valiliğe görev düşüyor. Tarımda kullanılan gübre ve ilaçların nehre karışmaması, sanayi atıklarının mutlaka arıtılması gerekiyor. Dicle Nehri’ni ancak hep birlikte koruyabiliriz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.