Diyarbakır’da çiftçiye 1 milyon 46 bin TL’lik fatura şoku

AMİDA HABER - Diyarbakır’da Dicle Elektrik’in (DEDAŞ) “kaçak kullanım” gerekçesiyle kestiği faturalar, vatandaşların tepkisine yol açmaya devam ediyor. Özellikle köylerde çiftçilere kesilen yüksek tutarlı cezalar, hem ekonomik hem de sosyal mağduriyetleri beraberinde getiriyor. Geçtiğimiz aylarda Çınar’a bağlı Düzova ve Yaprakbaşı köylerinde kesilen yüz milyonlarca liralık cezalar nedeniyle köylüler susuz ve elektriksiz kalmıştı. Benzer bir mağduriyet bu kez Bismil’in Pınarbaşı köyünde yaşandı.

Köy sakinlerinden İlhami Çelik, 31 Ağustos’ta telefonuna gelen 1 milyon 46 bin TL’lik ceza faturasıyla hayatının şokunu yaşadı. Kaçak kullanım yapmadığını belirten Çelik, DEDAŞ’ın “kaçak bağlama” iddiasıyla kendisini haksız yere borçlandırdığını söyledi. Dicle Elektriğe itiraz dilekçesi yazan Çelik, sonuç almaması durumunda dava açmaya hazırlanıyor.

‘Öğrenci servisimi satıp borç ödedim’

Amida Haber’e konuşan Çelik, yaşadığı süreci şöyle anlattı: “2020’de sondaj vurdum. 40 dönümü elektrikle, 60 dönümü ise su pompasıyla suladım. 60 dönüm için 7 bin TL giderken, 40 dönüm için 187 bin TL fatura geldi. 2012 model öğrenci servisimi satıp borcumu ödedim. O günden beri toparlanmaya çalışıyorum. Bu yıl pamuk ekemedim, ikinci ürün ekemedim. Buğdayımı da doğru düzgün sulayamadım. Şimdi de önüme 1 milyon 46 bin liralık fatura çıkardılar.”

‘Bu zulümdür, haraçtır’

Köylerine gelen Dicle Elektrik ekiplerinin “çapraz bağlanma” iddiasında bulunduğunu belirten Çelik, bunun gerçeği yansıtmadığını dile getirdi. Çelik “Ne yaptılarsa kendileri yapmış, benim bununla hiçbir alakam yok. Bu yalandır, iftiradır. Milletten para almak için her türlü oyunu oynuyorlar. İftira davası açacağım. Çiftçileri borç bataklığına sürüklüyorlar. Milletin traktörünü, arsasını, her şeyini göz dikmişler, haciz getiriyorlar. Çiftçileri mahvetmeye çalışıyorlar. Bu zulümdür, bu haraçtır. Eskiden 40 haramiler vardı, DEDAŞ onları da geçti.”

‘Köylüler göçe zorlanıyor’

Gelen fatura planladığı evi yapamayacak duruma geldiğini söyleyen Çelik, “Bu yıl ev yapacaktım ama hayalim suya düştü. Hala kerpiç bir evde yaşıyorum. Depremde zaten derin çatlaklar aldı. Yılanlar çıkıyor. Çocuklarımızı doğru düzgün giydiremiyoruz. Tarımdan kazandığımızı iki katını DEDAŞ’a veriyoruz. Çiftçiler topraktan soğudu, çiftçiler göçe zorlanıyor. Bütün çiftçilerde benim gibi. Bütün partilerden, bütün yetkilerden birleşmelerimi istiyorum. Eğer halk birleşmezse DEDAŞ hepimizi bitirecek. Bu bölgedeki en büyük terör DEDAŞ terörüdür” diye konuştu.