Diyarbakır'da Filistin için program yapıldı

Bugün itibariyle 31 gündür işgal rejimi tarafından Filistin'e yönelik saldırılar yoğun bir şekilde devam ederken dünyanın dört bir yanında direnişe olan destek açıklamaları da gün be gün artıyor.

7 ekimden bu yana Diyarbakır'da farklı etkinliklerle Filistin'e destek programları düzenleyen HÜDA PAR, bu kez de Karacadağ Bölgesinde kırsal mahallede bir etkinlik gerçekleştirdi.

HÜDA PAR Çınar İlçe Başkanı Abdurrahman Tekdal, bölgenin tanınmış âlim ve kanaat önderlerinin katılımıyla HÜDA PAR Çınar İlçe Başkanlığı tarafından kırsal Karasungur (Geliyêbukan) Mahallesi'nde düzenlenen program, Molla İbrahim Turhan'ın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

"Filistin sadece kınama ve protestoyla çözebileceğimiz mesele değildir, destek olmalıyız"

Selahattin Güler'in sunuculuğunda HÜDA PAR Çınar İlçe Gençlik Kolları Başkanlığı adına selamlama konuşması yapan İbrahim Özer, 7 ekimde başlayan Aksa Tufanı operasyonunda işgal rejimi ve sözde güçlü teknolojik sistemlerinin direniş karşısında düştüğü zelil duruma dikkat çekti.

Konuşmasında işgal rejiminin direniş karşısında düştüğü durumu Kudüs'ün özgürlüğünün ilk adımı olarak nitelendiren Özer, siyonistlerin mücahitlerle baş edemediğinden hınçlarını sivillerden çıkarmaya çalıştığını belirterek "Şu ana kadar 3 bin 800'ü çocuk, 2 bin 400'ü kadın olmak üzere 9 bin kişi mazlumca şehid edilmiştir. İlk günde olduğu gibi bugün de Filistin'in yanındayız. Bu sadece kınama ve protestoyla çözebileceğimiz mesele değildir. Elimizden gelen sadece bu olmamalı, mallarımızla onlara destek olmalı ve israil menşeili markaları boykot etmeliyiz." dedi.

Özer'in selamlama konuşmasının ardından ilahi ses sanatçıları Gazze'ye ve Filistin direnişine ithafen ezgi ve marşları seslendirmesiyle devam eden programda, günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yapan İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Recai Güler, Yahudilerin geçmişte İslam orduları tarafından uğradığı hezimeti aktararak ümmetin Kudüs etrafında birleşmesi durumunda siyonistlerin tekrardan mağlup olacaklarını söyledi.

"Bu mücahidler yapılan zulümlere karşı siyonistleri yeryüzünden kaldırmak için mücadele ediyor"

Yaklaşık bir aydır tüm televizyon ve internetlerde Filistin'in durumundan bahsedildiğini belirten Molla Güler, "Bizler ekranlarda onların parçalanmış bedenlerini görüyoruz. İşte burada toplanmamızın sebebi de mesuliyetimizi, neler yapabileceğimiz konusunda sorumluluklarımızı birbirimize hatırlatmaktır." ifadelerini kullandı.

Yapılan zulümler karşısında sürdürülen kutlu mücadeleye vurgu yapan Molla Güler, "Bugün hepimiz evlerimizde şehid edilen çocuk, kadın ve ihtiyarlar için üzülüyoruz. Yapılan zulümler karşısında bir şey yapamamanın ezikliğini yaşıyoruz fakat yapılanlara karşı sürdürülen izzetli direnişi de görmemiz gerekir. 'Ümmetimden bir topluluk olacak ki kıyamete kadar zafer onların olacaktır' hadis-i şerifine mazhar olan mücahid kardeşlerimiz var. Bu mücahidler yapılan zulümlere karşı siyonistleri yeryüzünden kaldırmak için mücadele ediyor, savaşıyorlar." şeklinde konuştu.

Molla Güler, "İsrailoğulları ki peygamberlerini şehid etmiş, yeryüzünde zulüm ve toplumu ifsat etmek istemişlerdir. Nitekim Allah-u Teala Kur'an-ı Kerim'de onlardan bahsederken iki yerde onların ifsat çalışması yapmak isterken karşılarına imanlı Müslümanların çıkacağını ve yeryüzünden kaldıracağını belirtiyor. Peygamberimiz de bir hadis-i şeriflerin de 'bir gün gelecek ki ağaçlar ve taşlar 'Ey ümmeti Muhammed! Burada bir Yahudi kendini saklamış, gelin bunu da öldürün, şüphesiz ölümü hak etmiştir' diyecek' şeklinde buyuruyor." diye belirtti.

"Müslümanlar bir olursa Bedir'de olduğu gibi bugün de Müslümanlar galip gelecektir"

İşgal rejiminin savaşta kural tanımadığına dikkat çeken Molla Güler, "Belki daha önce bu hadisleri okuduğumuzda manasını anlamıyor, 'Nasıl Peygamber Aleyhisselatuvesselam Müslümanların Yahudileri öldüreceğini söyler' diye düşünürdük fakat bugün görüyoruz ki bu melun kavim bunu hak ediyor, katliam yaptığında 'bu çocuktur, öldürülmez; bu kadındır, savaşla işi olmaz' veya 'bu ihtiyardır, buna nasıl el kaldırabilirim' demiyor. İşte onlarla mücadele eden o mücahidlerin müjdesini Efendimiz bin 400 sene önce vermiştir."

Ümmetin birlik olması durumunda direnişin geçmişte olduğu gibi bugü nde galip geleceğini söyleyen Güler, şu ifadelere yer verdi:

"Acaba bir gün Allah-u Teala bizlere de o mücahitlerle beraber cihad etme fırsatı verecek mi? Çünkü bu meydanlarda atacağımız birkaç tekbir ve sloganla sorumluluğumuzu yerine getirmiş olmayız. Bugün mücahitlerle beraber cihad etme günüdür. Özellikle gençlere şunu hatırlatmak istiyorum. Nasıl ki Bedir Savaşı'nda Hazreti Ali, Ebu Dücane, Musab bin Umeyr Peygamber Efendimizin etrafında toplanıp müşriklere karşı bir oldularsa ve Peygamberimizin 'Ya Rabbi buradaki bir avuç Müslümanın öldürülmesi durumunda sana ibadet edecek kimse kalmaz' yakarışından sonra meleklerin yardımıyla galip geldilerse bugün de Müslümanlar oradaki mücahidlerin etrafında toplanıp bir olurlarsa Allah-u Teala yardımını gönderecektir, gönderiyor da inşallah."

Molla Güler, "Orada mücahidlerin karşısındaki siyonistler şimdi ihtilafa düşmüş, görülmeyen varlıklarla savaştıklarını söylüyor, kendilerine nereden mermilerin geldiğini kestiremiyor. Tabi ki Müslümanlar ellerinden geleni yaptıktan sonra Allah yardımını onlara gönderdi. Elimize ulaşan video görüntülerinde mücahidler el yapımı bombalarıyla onların sözde zırhlı araçlarına ulaşıp tanklarını tarumar ediyorlar. Şunu unutmayalım ki hiçbir zaman Allah-u Teala mümin kullarını yardımsız bırakmaz. Bu Allah'ın vaadidir." dedi.

Program, Molla Abdurrahim Akkurt'un yaptığı dua ile sona erdi.