Diyarbakır'da tapu harcı düşerse ne olur? Uzmandan açıklama

AMİDA HABER - Belediyeler tarafından belirlenen rayiç bedeller, konut ve arsaların emlak vergisi için temel alınırken, mevcut bedellerin piyasa gerçeklerinden oldukça uzak olduğu biliniyor. Mahmut Arslan, bu durumun hem devlete ciddi vergi kaybı yaşattığını hem de vatandaşları mağdur ettiğini söyledi. Arslan'a göre, çoğu tapu satış işlemi düşük rayiç bedel üzerinden beyan ediliyor, aradaki fark elden ödeniyor ve bu durum hem dolandırıcılık riskini artırıyor hem de ileride ek vergi borçlarının ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor.

Devlet ve vatandaş için çifte kazanç önerisi

Arslan, bu sorunlara çözüm olarak iki temel öneride bulundu: Belediyelerin rayiç bedelleri piyasa değerlerine yaklaştırması ve tapu harcı oranının yüzde 4'ten yüzde 1'e indirilmesi. Bu düzenlemenin hayata geçirilmesiyle birlikte, devletin vergi ve harç kaybı önlenecek, vatandaşlar elden ödeme ve dolandırıcılık riskinden kurtulacak, tapu işlemleri daha şeffaf ve güvenilir hale gelecek ve sonradan ek vergi cezalarıyla karşılaşma durumu ortadan kalkacak.

"Emlak vergisinin mali yükü sanıldığı kadar yüksek değil"

Rayiç bedellerin güncellenmesinin vatandaşlar için ek bir mali yük getireceği yönündeki endişelere de değinen Arslan, emlak vergisi oranlarının büyükşehirlerde binde 2, diğer şehirlerde ise binde 1 olduğunu hatırlattı. Emeklilerin tek konutları olması halinde emlak vergisi muafiyetlerinin devam ettiğini belirten Arslan, rayiç bedel güncellemelerinin getireceği ek mali yükün sanıldığı kadar yüksek olmadığını vurguladı.