Diyarbakır’da yılın bir ayında çıkıyor: Kadınlar dağa çıktı!

AMİDA HABER - Diyarbakır’ın doğası baharın gelişiyle birlikte yeniden canlanırken, şifa kaynağı kenger otu da yeniden sofralarda yerini almaya başladı. Yaklaşık 2 bin rakımlı Karacadağ bölgesinde volkanik topraklarda yılın sadece 1 ayında kendiliğinden yetişen bu bitki, hem şifa kaynağı hem de bölge kültürünün önemli bir parçası.

Kadınların geçim kapısı

Karacadağ bölgesinde yaşayan kadınlar, ilkbaharın gelişiyle sabahın erken saatlerinde dağlara çıkarak kenger toplamaya başladı. Kadınların geçim kapısı olan kengerler, kent merkezindeki pazarlarda sebze olarak satılıyor ya da evlerde kavurmalık, haşlamalık olarak tüketiliyor. Bir kısmı ise geleneksel yöntemlerle sakız yapımında kullanılıyor.

Kenger sakızı doğal ve katkısız

Kengerin en dikkat çeken ürünlerinden biri ise kenger sakızı. Bitkinin kesilmesiyle çıkan beyaz süt, kurutularak sakıza dönüştürülüyor. Katkı maddesi içermeyen ve tamamen doğal yollarla üretilen bu sakız, Türkiye’nin dört bir yanından rağbet görüyor. Sakızın özellikle diş sağlığına ve mide sorunlarına iyi geldiği belirtiliyor.

Bir bitkiden fazlası: Kültürel bir miras

Diyarbakır’da kenger yalnızca doğadan toplanan bir ot değil, aynı zamanda sosyal yaşamın da bir parçası. Aile bireylerinin birlikte oturup kenger ayıklaması, kahve eşliğinde sakız çiğnemesi gibi gelenekler kuşaktan kuşağa aktarılıyor.

Mutfakta da vazgeçilmez

Kenger, Diyarbakır mutfağında geniş bir kullanım alanına sahip. Kavurmalısı, yumurtalısı, haşlaması ve turşusu ile sofralarda yer bulan kenger, bahar aylarında bölgede mutfağın en çok aranan ürünlerinden biri. Ayrıca yüksek lif oranı ve doğal yapısıyla hem sağlıklı hem de doyurucu bir gıda olarak öne çıkıyor.

Kenger, doğa ve yaşamın buluştuğu noktada

Doğayla uyumlu yaşamın sembolü haline gelen kenger, her baharda Diyarbakır’da yeniden hayat buluyor. Şehrin doğasıyla, kültürüyle ve insanıyla bütünleşen bu bitki, sadece bir besin değil, aynı zamanda yaşayan bir gelenek olarak değerini koruyor.