LGS sonuçları açıklandı: Diyarbakırlı uzmandan altın değerinde uyarılar

AMİDA HABER- 2025 Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınav sonuçları Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açıklandı. Sonuçlarla birlikte milyonlarca öğrenci ve veli için zorlu ama kritik bir süreç olan tercih dönemi de resmen başlamış oldu. Sosyolog ve Rehberlik-Uzmanlık alanında çalışan Arslan Özdemir, LGS sonuçlarını ve tercih sürecini hem pedagojik hem de sosyolojik boyutlarıyla değerlendirdi.

Bu sadece bir sınav değil, bir yön çizgisidir

Uzman Arslan Özdemir'e göre, LGS sonuçları çocuklar için yalnızca akademik bir sınavın çıktısı değil; aynı zamanda bireyin geleceğini yapılandırma sürecinde önemli bir dönemeç. Özdemir şunları söyledi: “Her öğrencinin sınav sonucu, o çocuğun zekâsını veya değerini belirlemez. Bu sonuç sadece bir kesit sunar. Ailelerin ve toplumun çocuğa bakış açısı bu süreçte belirleyici olur. Özellikle bu dönemde öğrenciye yön veren değil, birlikte düşünen rehberler olmak zorundayız.”

‘Çocuğun hayaline odaklanın’

Özdemir, tercih sürecinde yapılan en yaygın hatalardan birinin, öğrencinin kişisel eğilimleri yerine puan ve prestij odaklı tercihler yapılması olduğuna dikkat çekerek şunları dile getirdi: “Ne yazık ki, birçok veli çocuğun yüzdelik dilimini bir ‘kader çizgisi’ olarak görüyor. Oysa eğitim, sadece bir okul değil; çocuğun kendini gerçekleştireceği sosyal ve duygusal bir ortamdır. Tercihler yapılırken, çocuğun ilgi alanları, karakter özellikleri, öğrenme biçimi ve geleceğe dair hedefleri mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır.”

Tercih süreci nasıl yönetilmeli?

Arslan Özdemir, tercih döneminde öğrenci ve velilere şu stratejik önerileri sundu:

Geçmiş yılların taban puanlarını sadece rehber alın, hedefleri sınırlayıcı değil yön gösterici olarak değerlendirin.

Okulun sadece akademik başarısı değil, rehberlik servisi, sosyal ortamı, öğretmen kadrosu gibi dinamiklerini de araştırın.

Rehberlik servislerinden destek alın: Millî Eğitim Bakanlığı bu yıl 30 binden fazla tercih danışma birimi kurdu. Ayrıca Özel kurların Rehber öğretmenleri danışma hizmetleri sunmaktadır. Bu imkânlar mutlaka kullanılmalı.

Veliler baskı değil destek unsuru olmalı: Evde kurulan dil, çocuğun psikolojisini belirler. ‘Sen bunu kazanamadın’ yerine, ‘Hangi okulda mutlu ve başarılı olursun, birlikte bakalım’ demek çocuk için çok daha yapıcıdır.”

Tercih süreci travmatik olmamalı

Özdemir, LGS tercihlerinin öğrenciler için zaman zaman travmatik bir sürece dönüştüğünü vurgulayarak uyarıda bulundu: “Bazı öğrenciler ‘ailemi hayal kırıklığına uğrattım’ duygusuna kapılıyor. Oysa eğitimde asıl başarı; çocuğun kendini keşfetmesi ve potansiyelini açığa çıkarmasıdır. Tercih süreci, öğrencinin bu yolda ilk adımıdır. Aile, öğretmen ve toplum bu süreci sağlıklı yönetirse, her öğrenci kendi yolunu çizebilir.”