YKS açıklandı, Diyarbakırlı adaylar dikkat: İşte uzman önerileri

AMİDA HABER- 2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklandı. Sayısal veriler yalnızca sınav performansını değil, Türkiye’deki eğitim sistemine dair yapısal sorunları da gözler önüne serdi. Sosyolog, Rehberlik ve Ölçme-Değerlendirme Uzmanı Arslan Özdemir, Amida Haber’e yaptığı değerlendirmede, sınava katılım oranlarından test başarı ortalamalarına kadar birçok alanda önemli tespitlerde bulundu.

‘Gençlerde sistemden kopuş ve umutsuzluk var’

2025-YKS’ye 2,5 milyondan fazla adayın başvurduğunu hatırlatan Özdemir, adayların önemli bir kısmının sınavın ikinci ve üçüncü oturumları olan AYT ve YDT’ye katılmadığına dikkat çekti. “Yüz binlerce adayın başvurduğu halde sınava girmemesi, gençlerdeki motivasyon eksikliğini, sistemden kopuşu ya da sınav sürecine maddi-manevi erişim sorunlarını gösteriyor,” diyen Özdemir, bu durumun eğitim politikalarının gençlerin ihtiyaçlarına yanıt vermediğinin altını çizdi.

‘Matematik ve fen derslerinde başarısızlık derinleşiyor’

Temel Yeterlilik Testi (TYT) ve Alan Yeterlilik Testi (AYT) verilerine göre, öğrencilerin özellikle sayısal derslerde çok düşük başarı gösterdiğini belirten Özdemir, “TYT Matematik net ortalaması yalnızca 6. AYT Matematik ise 6,79. Fen bilimleri testlerinde de netler 2–3 düzeyinde. Bu tablo, yalnızca işlemsel becerilerin değil; okuduğunu anlama, yorumlama, analiz gibi bilişsel becerilerin de eksik olduğunu açıkça ortaya koyuyor” dedi.

‘Sınav değil, tercih geleceği belirler’

YKS sonuçlarına göre, 300–400 puan aralığında büyük bir yığılma yaşandığını vurgulayan Özdemir, bu tür durumlarda tercih sürecinin çok daha kritik hale geldiğini ifade etti: “Adayların sıralamaları birbirine çok yakın. Bu nedenle tercih süreci hayati önem taşıyor. Yanlış yapılan tercihler, öğrencilerin emeklerini boşa çıkarabilir. Adaylar yalnızca puanlara bakarak değil; ilgi, yetenek ve gelecek hedeflerine göre tercih yapmalı. Mutlaka bir uzmandan destek alınmalı.”

‘Eğitimde sınıfsal eşitsizlik derinleşiyor’

Özdemir, sınav sonuçlarının bölgesel ve sınıfsal farkları da ortaya koyduğunu belirterek şu uyarılarda bulundu: “Özel destek alan öğrencilerle dezavantajlı bölgelerdeki öğrenciler arasında ciddi başarı farkı oluştu. Dershane, özel okul ve özel ders gibi imkanlara ulaşamayan öğrenciler sistemde geride kalıyor. Eğitim artık giderek daha sınıfsal bir yapıya dönüşüyor. Bu durum, toplumsal adaletsizlikleri yeniden üretmektedir.”

‘Karar aşamasında yalnız kalmayın’

Özdemir açıklamasını şu çağrıyla sonlandırdı: “Unutulmamalıdır ki, sınavdan çok tercihler geleceği belirler. Yanlış tercih, yüksek puanları bile etkisiz hale getirebilir. Gençlerimize önerim: Tercih döneminde yalnız hareket etmeyin. Rehber öğretmenlerle görüşün, üniversiteleri tanıyın, bölümlerin istihdam olanaklarını araştırın. Hayatınızın en önemli kararlarından birini verirken mutlaka uzman desteği alın.”