AK Parti’den Diyarbakır’daki yürüyüşe ‘sabotaj’ açıklaması

AK Parti’den Diyarbakır’daki yürüyüşe ‘sabotaj’ açıklaması

Kaynak:Haber Merkezi

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, sosyal medya hesabından Diyarbakır’da dün gece DEM Parti öncülüğünde ‘Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması için gerçekleştirilen yürüyüşe ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

AMİDA HABER- Diyarbakır’da önceki gece Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması talebiyle gerçekleştirilen yürüyüş gündem oldu. Muhalif medya yürüşün polis korumasıyla yapıldığını savunurken, DEM Partililer de polis müdahalesinde biber gazına maruz kaldılar.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gündemde yankı uyandıran yürüyüşe ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaparak devam eden sürece dair uyarılarda bulundu.

'Süreci sabote etme girişimi'

Çelik, yürüyüşte kullanılan bazı ifadeleri “terör propagandası” olarak nitelendirip, bu tür yaklaşımları “süreci sabote etme” girişimi olarak değerlendirdi.

diyarbakir-ocalan.jpg

Muhalif medya göstericiler arasında, “PKK halktır, halk burada”, “Yoldaşlar, düşman diyor ki eğer yürümeyecekseniz burada yapın. Biz o surlara gideceğiz…” benzeri ifadelerin kullanıldığını ileri sürerken, DEM Parti ise milletvekilleri dahil birçok kişinin polis müdahalesine maruz kaldığını, biber gazından etkilendiğini açıkladı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, X hesabından yayımladığı açıklamada, “Siyasi fikir ifade etmekle, siyaseti ve demokrasiyi zehirlemek aynı şey değildir” dedi.

2024/07/23/omer-celik1.jpg

Ömer Çelik paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

“Devletimizin nitelikleri’ne ve ‘milletimizin değerleri’ne dönük saldırgan ve hakaretamiz söylem ve eylemler “siyasi tartışma” ya da siyasi fikir beyanı değildir. Bunlar siyaseti zehirleme ve demokrasiye suikast teşebbüsleridir.

Öte yandan, devletimizin niteliklerini demokrasi karşıtlığı üretmek için kullananlar da, milletimizin değerlerini kardeşlik mayamızın zıddı olan bir fanatizm için istismar edenler de aynı şekilde zehirlidir.

Birbirine zıt gözüken tüm bu zehirli sözde siyasetlerin karşısındayız.

Tarihi olayları güçlü bir gelecek için değerlendirmek yerine, bir rövanş ve savaş alanı gibi görmek sağlıklı bir zihniyet ortamı doğurmaz. Tam tersine tarihi ‘travmatik bir siyaset’in mühimmatı haline getirir. Bu son derece yanlıştır. ‘Tarih’ fanatik ideolojilerin savaş arenası değildir.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve İstiklal Mücadelemizin değerlerine dönük kullanılan dilin hakaret içermesi asla kabul edilemez. Bu zehirli yaklaşımları ve ‘yalan siyaseti’ni lanetliyoruz.

Terör tüm insanlığın düşmanıdır. Ülkemizin terörden tümüyle kurtulması için yürütülen ‘terörsüz Türkiye’ süreci, ülkemizdeki her bir vatandaşımızın daha güçlü yarınlara kavuşması ve ülkemizin çevresindeki bölgenin emperyalist vesayetlerden kurtulması içindir.

‘Terörsüz Türkiye’ sürecinde, devlet politikası olan bu sürecin milli dinamiklerine, Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Sayın Devlet Bahçeli’ye dönük haksız iftira ve ithamları en güçlü şekilde kınıyoruz.

Öte yandan ‘terörsüz Türkiye’ sürecine ‘sabotaj’ düzenleyerek terör propagandası yapanların millet hayatımıza ve kardeşlik mayamıza tasallutunu reddediyoruz ve bu gayrı meşru yaklaşımlarla mücadelemizi sürdürüyoruz. Kahraman emniyet ve güvenlik güçlerimizi lanetli bir zihniyet ve zehirli bir dille ‘düşman’ diyerek hedef alanları ve terör propagandası yapanları lanetliyoruz. Bunların ‘terörsüz Türkiye’ sürecine ‘suikast’ teşebbüsünde bulunmaları beyhudedir ve cevabını siyaset ve hukuk zemininde alacaktır.

‘Terörsüz Türkiye’ süreci milli bir gözle yürütülen ve milletimizin değerlerine yaslanan bir süreçtir. Bunun istismar edilmesine, marjinal ve faşist ajandaların payandası yapılmasına asla müsaade etmeyiz.

Siyasi hayatımız, demokrasimiz ve milletimizin bilinci, tüm gelişmeleri yerli yerine oturtacak olgunluğa ve yüksek niteliklere sahiptir. Türkiye ‘ortak kader’ ve ‘ortak gelecek’ bilincine sahip evlatları sayesinde, hiçbir yan yola sapmadan ve çıkmaz sokağa girmeden ana istikametinde ilerlemektedir. Yanlış işlere tevessül edenler, milletin iradesiyle ve hukukla yüzleşecektir.

Cumhurbaşkanımızın ilan ettiği Türkiye Yüzyılı hedeflerine en güçlü adımlarla ilerliyoruz. Bunun provokasyonlarla önünün kesilmeye çalışılmasına asla izin vermeyeceğiz. Türkiye Yüzyılı hedefleri, her bir vatandaşımızın emeğinin eseri olacaktır. Siyasi sağduyumuz, toplumsal basiretimiz ve kardeşlik mayamız, her türlü kötülük projesini mağlup edecektir.

Cumhurbaşkanımızın sık sık vurguladığı ‘TEK VATAN, TEK MİLLET, TEK DEVLET, TEK BAYRAK’ ilkesi bugünümüzün ve geleceğimizin pusulasıdır.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.