Bahçeli’den sonra DEM’den provokasyon uyarısı
Kaynak:Haber Merkezi
AMİDA HABER - Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin haftalık Meclis grup toplantısında gündeme dair konular hakkında açıklamalarda bulundu.
‘Tek tarafın adımlarıyla barış inşa edilmez’
DEM Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ile Edirne cezaevine yaptıkları ziyareti hatırlatan Hatimoğlları, “Barış tek tarafın adımlarıyla inşa edilemez. Devlet ve iktidar somut adımlar atmalı. Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve bütün Kobanê Kumpas Davası’nda tutuklu bulunan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır. Bir saat dahi içeride kalmamalılar. Ortada çok önemli bir karar var. Biz bu kararın bir an önce hayata geçmesinin burada bir kez daha vurguluyoruz. Arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır” diye konuştu.
Yasal düzenleme talebi
Süreçle ilgili konuşan Hatimoğulları şöyle devam etti: “Herkesin görev ve sorumluluk sorumlulukları belli. İktidar ve devlet yasal düzenlemeler başta olmak üzere somut adımlar evresine girmeli, güven arttırıcı adımlar ivedilikle atılmalı. Toplumsallaşmayan barış sonuç alamaz. Barışın toplumsallaşmasının yolu ise başta kadınlar ve gençler olmak üzere toplumun bir bütün olarak barışın mimarı haline gelmesiyle mümkün. Burada iktidar, muhalefet, herkese ama herkese hepimize. Çok büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir. Komisyonun önümüzdeki süreçte somut adımlara yoğunlaşması tekil, özgür bütüncül geçiş yasalarının çerçevesinin bir an önce çizilmesi, 2026 yılı bütçesi genel kurula gelmeden yasal düzenlemelerin yapılması hem güven arttıracaktır hem de bu sürecin başarıya ulaşması için son derece ön açıcı olacaktır.
Meclis başkanı Kurtulmuş’un Kürtçe çıkışı
Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un, yakın zamanda Diyarbakır’a gerçekleştirdiği ziyarete dair konuşan Tülay Hatimoğulları, Meclis’in sanal medya hesabı üzerinden yapılan Kürtçe paylaşıma dair gelen tepkilere dikkat çekti. Tülay Hatimoğulları, şöyle devam etti: “Kürtçe paylaşım yapınca Türkçeye veya başka bir dile halel mi geldi? Ülke bölündü mü? Hayır! Tam tersi. Tam tersi bu ülkede yaşayan milyonlar Kürt'ü tanımış oluyor, ana dillerine saygı göstermiş oluyor. Tam da iç barıştan kastımız olan bu ülkede yaşayan Kürdü ile Laz’ı ile Çerkez’i ile Alevi’si ile Hristiyan’ı ile bütün farklı halkların ve inançların bütünleştiği bir toplumsal birlik ve beraberlik oluşur. Kürt halkını demokratik bir cumhuriyet idealine yaklaştırmaktan hiç kimse kaybetmez. Tam tersi toplum kazanır, demokrasi kazanır. Irkçılar, ırkçılıktan siyaset devşirenler bu adımlarda kaybeder. Bu adımları istemezler. Bakın, atılmayan her adım, yaşanan her gecikme, süreç karşıtlarını cesaretlendiriyor. İşte görüyoruz. Sürecin ritmi düştükçe savaştan yana olanların cesareti artıyor” ifadelerini kullandı.
MHP'li Yıldız'dan siyasi af çıkışı: Kanunda düzenleme şart
Provokasyon uyarısı
Sürecin sona ermesini isteyen kesimlerin olduğunu kaydeden Hatimoğulları, “Adeta tüm tuşlara basılmışçasına sistematik olarak barış karşıtı sesler yükseliyor. Süreç bitsin, ölümler sürsün diyorlar mealen. Peki kim bunlar? Neden bu kadar ısrarcılar? Bunlar yıllarca savaş siyaseti yapanlar, siyaseti çatışmadan ibaret görenler ve bundan nemalananlardır. Şimdi barış onların tüm varlık nedenlerini ortadan kaldırıyor. Meclis’te bu savaş hamasetini yapanları çok iyi görmemiz lazım. Ama bir şeyi de unutmamak gerekiyor. Bu siyasetçilerin sesini, onların partilerine oy veren insanların sesi olarak görmeyelim, o yurttaşlarımızın sesi olarak görmeyelim. Çünkü hangi anne evladının ölmesini ister ki? Hangi baba çocuğunun cenazesini beklemek ister? Hangi kardeş kardeşini toprakta aramak ister? Hiç kimse bunu istemez. Bu topraklarda yaşayan her insan, barışın bu topraklara gelmesini, demokrasinin bu topraklarda inşa edilmesini canı gönülden ister. O Meclis kürsülerinde çığlık atanlar, kendi kapalı dünyalarında yaşayan bir avuç ayrıcalıklı azınlıktır. Onlar kendi imtiyazlı hayatları bitmesin diye Kürtlerle eşitlenmemek için bu adımları attıklarını biliyoruz. Bu sistematik provokasyonlara pabuç bırakacak değiliz. Tek sermayesi nefret olan bu kesimin ırkçı hayallerinin toplumu bölmesine izin vermeyeceğiz. Bedeli ne olursa olsun onurlu bir barış ve demokratik bir cumhuriyetin inşası için sonuna kadar çalışacağız, başaracağız.
‘Irkçı sarmalına girmeyeceğiz’
Bu ırkçı atışma sarmalına girmeyeceğiz. Onların belirlemek istediği dar alanda siyaset yapmayacağız. Enerjimizi barış ve demokratik toplumun inşasına harcayacağız. Geçim derdindeki milyonlara, adalet arayanlara, barış özlemi çekenlerin umuduna, mücadelesine güç katacağız. İnsana dokunan, hayata anlam katan, somut çözümler üreten bir dille konuşacağız. Süreç karşıtlarının tahriklerine asla gelmeyeceğiz. Onların oynadığı oyunu ifşa edeceğiz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.