HEDEP Genel Başkanı’ndan yerel seçim ve ittifak açıklaması
AMİDA HABER- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Yerel Yönetimler Kurulu “Örgütlü toplumla demokratik yerel yönetimlere" sloganı ile konferans düzenledi. Ankara’da yapılan kongerasnta konuşan HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan yerel seçim ve ittifaklara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
'Halk her zaman bize sahip çıktı'
Bakırhan'ın konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle, “Kendi yaşadığı bölgelerde, yerellerde, toplumda aynı zamanda halkının özgürlük sorunlarının çözümüne de yerel yönetimler büyük katkılar sundu. En başta, Kürt sorununun demokratik çözümü için yerel yönetimlerimizin ortaya koyduğu çaba takdire şayandır. Kürt sorunu da bu ülkenin bir sorunu olduğu için yerel yönetimlerin de bir sorunudur. Halk, tüm bu olumsuzluklara rağmen bizlere sahip çıktı ve bizlere inanıyor. Defalarca kayyım atanmasına rağmen halkımızın tekrar bizi tercih etmesinin tek sebebi var. Çünkü onları temsil ediyoruz, beraber yönetiyoruz. Beraber yönetmeye devam ediyoruz. Biz halkın kendisiyiz, halkın eviyiz, halkın taleplerinin yansıdığı ve çözüldüğü bir yerel yönetimler anlayışını da hayata geçirmeye çalışıyoruz. Ne mutlu sizlere, bizlere, geçmişte bu mücadeleyi onurlu bir şekilde devam ettiren, bunun uğrunda şehit düşen, zindanlarda bulunan arkadaşlara çok değerli ve onurlu mücadelenin temsilcileriyiz ve mücadeleyi devam ettireceğiz.
‘65 belediyeden 48’i gasp edildi’
Bu dönemde 65 belediye kazandık. Bunun 48’i gasp edildi. Yaklaşık 5 milyona yakın insanımızın iradesi yok sayıldı. Bunun gerekçesini de AKP şöyle ortaya koydu: Daha iyi hizmet üretmek için. Evet özellikle Kürdistan’da, Türkiye’deki insanlar da çok iyi biliyor ki kayyım hizmet üretmek için değil, sömürgeci hukukun kendisidir. Şark Islahat Planı’nın Kürdistan’da devamdır. Kayyım, bölgedeki Kürtlüğü Türklüğe çevirmek için Kürtleri tasfiye ve asimile etmek için özel seçilmiş bir uygulamadır. Tesadüfen atanan devlet memurları kayyım değil, atılan her kayyımın geçmişte hem pratiği hem de gelecekte tasfiye ve asimilasyon politikalarına hız veren kişiler olduğunu söyleyelim.
‘Belediyeleri ganimet olarak görüyorlar’
Batman’a deniz mühendisi bir kayyım atanıyor. Deniz yok ama deniz mühendisi bir vatandaş gönderiliyor. Kızıltepe’de kayyımlar hamsi festivali yapıyor. Sanki yapılacak başka festival yokmuş gibi. Mardin’de kayyımlar mezarlıkları satıyor. İslam ve ümmet adına yola çıktığını söyleyenler, halkın cenazelerinin gömüldüğü yerleri bile rant aracına çevirebiliyor. Bedirxanların, Ehmedê Xanilerin isimlerinin olduğu kütüphaneleri yıkıyorlar, cadde isimlerini değiştiriyorlar, çok dilli belediyecilik anlayışını ortadan kaldırıyorlar, çok dilli hizmet sunduğumuz kreşleri ortadan kaldırıyorlar. Asimilasyoncudurlar, bize ait olan, bizim için kıymetli olan başta dilimiz, kültürümüz olmak üzere tamamıyla kavga eden bir anlayışa sahiptir kayyımlar. Kayyımlar aslında Kürdistan'daki belediyeleri ganimet olarak görüyorlar.
İttifak açıklaması
Bugün burada çok kıymetli tartışmalar yürütülecek, çok önemli kararlar da alınacak. Dün kadın konferansında değerli tartışmalar yürütüldü ve kararlar alındı. Eminim burada ortaya çıkacak kararlar daha güçlü, dirençli, mücadeleci, büyüten bir anlayış ile yerellerimize dönerek bu ceberut sistem karşısında başarılı olacağımıza eminiz. Bu konferansımızı yaparken bir seçim sürecine de yaklaştık. Yeni dönemde ne yapacağımız merak ediliyor. Belki buradaki arkadaşlarımızın da merak ettiği şeyler var. Birkaç hususa değinerek konuşmamı bitirmek istiyorum. Siz de takip ettiniz yerellerde çok geniş toplantılar yaptık. Bir önceki dönemin eksik ve yetersizliğini ortaya çıkararak onun üzerinden kendimize bir yol ve hat belirledik. Bu yapmış olduğumuz binlerce toplantıda halkımız yerel yönetimler seçimleri için de çok önemli değerlendirmeler ve öneriler sundular. Orada ortaya çıkacak sonuçlar önümüzdeki dönem yol haritamızı da netleştireceğiz dedik. Yerelde sürekli bizler kaybettiren konumda olmamalıyız. Bu kadar ödenen bedel ve çaba sonrasında bizler bulunduğumuz her yerde irademizin yönetimlere yansımasını istiyoruz. Bizler dolaylı olarak herhangi bir ittifak tarafı olmak zorunda değiliz dediler. Bizler eğer bir ittifak yapılacaksa bu ittifakın açık ve şeffaf bir şekilde kamuoyunun gözü önünde yapılmasını istiyoruz.
Kazanan pozisyonda olmak istiyoruz
Bizler bölgede kazanan, batıda kaybettiren pozisyon yerine, bölgede de batıda da kazanan bir pozisyonda olmamız gerektiğini söylediler. Biz de aynı şeyi tekrar ediyoruz. Önümüzdeki dönem en başta kayyım atanan belediyeleri özgürleştireceğiz. Yine AKP’nin kötü yönetiminden kaynaklı, yönetmiş olduğu belediyeleri alacağız. Birinci ve ikinci geldiğimiz bütün kentlerde kendi adaylarımızı en geniş konsensüsle, en kapsayıcı belediye eş başkan adayları, belediye ve il genel meclisi adaylarıyla birlikte çıkartacağız. Batıda ise huzurlarınızda kamuoyuyla paylaşmak istiyorum: İttifaklara açık olduğumuzu burada belirtmek istiyorum. İttifak yapacağımız güçlerle yapmış olduğumuz hiçbir konuşma, çalışma, aldığımız bir karar kesinlikle sizden habersiz olmayacaktır, sizinle paylaşacağız. Önümüzdeki dönem hem Kurdistan’da hem batı da halklarımızın yoğun olarak bulunduğu kentlerde halklarımızın iradesinin yönetimlere yansıması için ittifaklara hazır olduğumuzu belirtmek istiyorum.
‘Seçeneksiz değiliz’
Bu herhangi bir ittifakta kesin olarak yer alacağımız anlamına gelmemeli. Halkımızın işine gelmeyen, halklarımızın, emekçilerimizin işine gelmeyen ittifaklar bize dayatılırsa seçeneksiz değiliz. En iyi ve güçlü adaylarımızla 3. Yol siyasetimizi yerel seçimlerde hayata geçirebilecek hazırlıklarımızı tamamlamış bulunmaktayız. Defalarca söyledik, yeni dönemde seçilecek yerel yönetim adaylarımızı halkımızın onayından geçireceğiz. Sandık kurulu olur, belirlenen delegelerin oy kullanmasıyla olur. Yani bir biçimiyle halkın önerdiği, istediği adaylarla önümüzdeki dönem seçimlere gireceğimizi bir kez daha buradan belirtelim.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.