Diyarbakır'da karpuz yetiştiriciliği çalıştayı yapıldı
Diyarbakır'da karpuz yetiştiriciliği çalıştayı yapıldı
Dicle Üniversitesi, Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Diyarbakır Kayapınar Belediyesi arasında "Diyarbakır Karpuz Yetiştiriciliği Çalıştayı"nın düzenlenmesi konusunda iş birliği protokolü imzalanmıştı.
Çalıştaya Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakoç, Kayapınar Belediye Başkan Vekili Arif Karaman, birçok öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Dicle Üniversitesi 15 Temmuz Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen çalıştay, çalıştayın düzenleme kurulu başkanı Doç. Dr. Vedat Pirinç'in açılış konuşmasıyla başladı.
Diyarbakır karpuz yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılmasında çiftçilere ve yeni öğreticilere eğitim programlarının belirlenerek hedef kitleye ulaşmada etkin yöntemler önerileceklerini altını çizen Pirinç, "Karpuz Mısır orijinli bir sebze olarak bilinmekte ancak Diyarbakır da çok daha anlam ve önem kazandığı da bir gerçektir. 26 yıl boyunca karpuz dilimi Filistin bayrağını temsil etmiştir. Umarım tez zamanda soykırım biter, Filistin'de özgürlüğüne kavuşmasını diliyorum. Karpuzun bilimsel olarak meyvesi yenilen bir sebze olduğunu da belirtmek isterim. Diyarbakır karpuzu; tad, lezzet, büyüklüğü ve kendine has kuyu karpuzu yetiştiriciliği ile bir kültür konumundadır. Şehirde festivallerin ilk 1966 tarihinde yapılmış olsa da yüzyıllardır yetiştirildiğini ve halk nezdinde ekonomik ve sosyal bir değer olduğunu, Diyarbakır tarihinin anlatıldığı salhanemeler de öğrenmiş bulunmaktayız. Beyaz Kış, Ferik Paşa, Kara Kış, Pembe ve Sürme olarak bilinen Diyarbakır karpuz tiplerinden bugün sadece Sürme tipinin kaldığı gerçeği de bizleri üzmektedir." şeklinde konuştu.4
"ÇALIŞTAYDA DİYARBAKIR KARPUZ TİPLERİNİ TEMEL ÖZELLİKLERİ İLE TANITMAK VE TEKRAR YETİŞTİRİCİLİĞİNİN YAPILMASINA DİKKAT ÇEKİLECEKTİR"
Pirinç, "Günümüzde büyük coşku ve heyecanla yapılan Diyarbakır karpuz festivallerinin çok önemli olduğunu bilmekteyiz. Ancak tarımsal bir ürünün sadece kültürel etkinliklerle sürekliliğinin sağlanamayacağının da bilincinde olmamız gerekir. Çalıştayda, Diyarbakır karpuz tiplerini temel özellikleri ile tanıtmak ve kaybolmaya yüz tutmuş bu tiplerin tekrar yetiştiriciliğinin yapılmasına dikkat çekilecektir. Böylece Diyarbakır karpuzuna ait yetiştirme yöntemi olan "Kuyu Karpuzu Yetiştiriciliğini" tekrar gündeme taşımak ve uygulanmasına yardımcı olacağı düşünülmektedir. Çalıştayda konu uzmanları tarafından; Diyarbakır karpuzu yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılması, ekonomik öneminin ortaya konulması ve bölgede Diyarbakır karpuzu yetiştiriciliğinde görülen hastalık, zararlılar ve bunlara yönelik mücadele yöntemleri belirlenecektir. Ayrıca Diyarbakır karpuz yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılmasında çiftçilere ve yeni öğreticilere eğitim programlarının belirlenerek hedef kitleye ulaşmada etkin yöntemler önerilecektir. Bu çalıştayın Diyarbakır karpuzu yetiştiriciliğinin geliştirilmesine yönelik bilimsel stratejilerin ve önlemlerin alınmasına büyük bir katkı sunacağı düşünülmektedir. Kaybolan ve yetiştiriciliği yapılamayan Beyaz Kış, Kara Kış ve Pembe Diyarbakır karpuz tiplerinin orijinal tohumlarının elimizde mevcut olduğu bilgisini de sizlerle paylaşmanın bilimsel bir sorumluluk olduğunu bildirmek isterim." ifadelerini kullandı.
Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muzaffer Denli, "Son yüzyılda tarımsal üretim birim alan veya birim hayvandan ekonomik şekilde daha fazla ürün elde etmeyi hedeflemiş ve bu yönde çalışmalar sürdürülmüştür. Bu kapsamda çeşitli ıslah ve biyoteknolojik yöntemlerle başta hibrit tohum ve hibrid damızlık hayvanlar elde edilmiştir. Tarımsal üretimi artırmaya yönelik diğer konu ise geliştirilen tohum ve hayvanların yetiştirme ve besleme koşullarının iyileştirilmesi olmuştur. Bu kapsamda ise gübre, tarımsal ilaçlar ve kimyasal maddelerin kullanımı söz konusu olmuştur. Son çeyrek yüzyıla baktığımızda tarımsal üretimde gıda kalitesi ve gıda güvenirliği ön plana çıkmıştır. Geçen yıllarda yaşadığımız pandemi ise bize gıda kalitesi ve güvenirliğinin önemini bir kez daha göstermiştir. Tarımsal üretimde ülkelerin bazı stratejik ürünleri vardır. Ülkemizin stratejik ürünlerin başında hububatlar gelmektedir. İlimizde ise bu kapsamda değerlendireceğimiz ürünler: Diyarbakır karpuzu, Karacadağ pirinci, Lice domatesi, mercimek en fazla akla gelen ürünlerdir." diye belirtti.
"SON ÇEYREK YÜZYILA BAKTIĞIMIZDA TARIMSAL ÜRETİMDE GIDA KALİTESİ VE GIDA GÜVENİRLİĞİ ÖN PLANA ÇIKMIŞTIR"
Diyarbakır'ın sembolü haline gelen karpuz yetiştiriciliği her yıl giderek azalmakta olduğunu hatırlatan Denli, "Diyarbakırlı olan veya Diyarbakır'da doğan her bireyin karpuz ile bir bebeklik vardır diyebiliriz. Diyarbakır'ın sembolü haline gelen bu ürünün yetiştiriciliği her yıl giderek azalmaktadır. Burada ürünün sonbahara doğru üretilmesi, ağırlığının yüksek olması ve yetiştirme koşulları gibi birçok faktör etkilidir. Günümüzde maalesef Adana ve İran karpuzu olarak ifade edilen karpuz ile rekabet edemeyecek durumdadır. Bilim yuvaları olarak bizim de burada üstümüze almamız gereken sorumluluklar olduğunu düşünüyorum. İlimizin sembolü olan bu ürünün sürdürülebilir bir tarımsal ürün olarak üretilmesi için biraz önce sıraladığımız geç hasat, büyüklük ve pazar koşulları gibi sorunları çözmemiz gerekiyor." dedi.
Diyarbakır karpuzu gibi yerel ürünlerin sürdürülebilirliğini sağlamak hem ekonomik hem de kültürel açıdan önemli olduğunu, bazı stratejileri ve çözüm önerilerini sunan Denli, şu şekilde sıraladı:
"Geç Hasat ve Yetiştirme Koşulları İyileştirmesi.
Modern sulama yöntemlerini teşvik etmek ve su yönetimini artırmak.
Yerel çiftçilere daha dayanıklı ve verimli tohum çeşitleri konusunda destek sağlamak.
Ürün Kalitesi ve Rekabet Gücü Artırma:
Tarım uzmanları ve çiftçiler arasında iş birliği ve bilgi paylaşımını teşvik etmek.
Pazarlama ve markalaşma stratejileri geliştirmek."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.