Diyarbakır’daki uzmandan uyarı: Yoksulluk şiddeti artırır

Diyarbakır’daki uzmandan uyarı: Yoksulluk şiddeti artırır
 Muhabir
TORSAD Başkanı Doç. Dr. Özgür Altındağ, ekonomik sıkıntılar nedeniyle kültürel ve sosyal etkinliklere katılamayan gençlerde depresyon, anksiyete ve stresin arttığını açıkladı.

AMİDA HABER - TÜİK’in verilerine göre Diyarbakır’ın 2024 yılı nüfusu 1 milyon 833 bin 684 olarak açıklanırken, bunun yüzde 17,4’ünü yani 319 bin 769’unu gençler oluşturuyor. Ancak işsizliğin ve ekonomik bunalımın giderek arttığı kentte, gençler hem psikolojik hem de sosyolojik olarak ağır bir yük altında.

Tiyatro, sinema, spor ve müzik gibi etkinlikler, bireyler için en önemli rahatlama yollarından biri olarak görülse de ekonomik engeller gençlerin bu alanlara erişimini kısıtlıyor.

Uzmanlar, özellikle ekonomik zorluklar nedeniyle kültürel ve sosyal etkinliklere katılamayan gençlerin izolasyon yaşadığını, bunun da anksiyete, depresyon ve agresif davranış riskini artırdığını vurguluyor.

ozgur-altindag.jpeg

‘Depresyon, anksiyete ve stres seviyelerini artırabilir’

Diyarbakır Toplum ve Ruh Sağlığı Derneği (TORSAD) Başkanı Doç. Dr. Özgür Altındağ, sosyal etkinliklere erişim yoksunluğunun gençler üzerindeki psikolojik etkilerine dikkat çekerek şunları söyledi: “Boş zamanlarını anlamlı etkinliklerle dolduramayan bireyler, genellikle daha yüksek stres seviyeleri, düşük öznel iyi oluş hali ve mutluluk eksikliği yaşayabilir. Boş zamanın üretken olmayan şekilde geçirilmesi depresyon, anksiyete ve stres seviyelerini artırabilir. Örneğin, keyif alınacak sosyal aktivitelerin eksikliği, bireylerin stresli dönemlerde daha fazla sıkıntı çekmesine yol açabilir çünkü bu tür aktiviteler ruh halini iyileştirerek; anksiyete ve depresyon belirtilerini azaltır.”

siddet-yoksulluk-manset.png

Günlük yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilir’

Altındağ’a göre sosyal dışlanma yaşayan gençlerde “görülmüyorum, değerli değilim” algısı güçleniyor. Bu durum ise yalnızlık, motivasyon kaybı ve şiddet eğiliminde artışa yol açabiliyor. Altındağ, ekonomik zorluklar nedeniyle sosyal aktivitelere katılamayan bireylerde, “Stres ve kaygı düzeyinde artış, depresif duygudurum, yalnızlık ve izolasyon hissi, öfke ve tahammülsüzlükte yükselme, benlik saygısında azalma gibi psikolojik sorunlar gelişebilir. Uzun vadede, bu durum sosyal izolasyon ve motivasyon kaybı gibi sorunlara evrilebilir, bireylerin günlük yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilir. İnsanlar, sosyal etkinliklere katılamadıklarında kendilerini topluma ait hissetmezler ve bu da ruhsal sağlığı olumsuz yönde etkileyerek bireylerde huzursuzluk, yorgunluk ve tükenmişlik hissini artırır” diye konuştu.

siddet-yoksullukeaa.png

Sosyal izolasyon şiddeti körüklüyor

Diyarbakır’da son dönemde artan şiddet vakalarının temelinde ekonomik sıkıntılar, toplumsal stres ve psikolojik travmaların yer aldığını belirten Altındağ, sosyal izolasyonun şiddet eğiliminde en güçlü tetikleyicilerden biri olduğunu söyledi ve şunları aktardı: “Diyarbakır'da son dönemde şiddet vakalarının arttığını medyaya yansıyan haberlerin sıklığından anlamak mümkün aslında. Bu artışın altında ekonomik zorluklar, iletişim eksikliği ve psikolojik travmalar olabilir. Şiddetin artışı, bireysel faktörlerin yanı sıra toplumsal stres, ekonomik baskılar ve kültürel etkenlerle de ilişkilidir. Sosyal izolasyonun şiddete maruz kalma ile birleştiği durumlarda kontrolsüz bir şiddetin oluşma riskini artabilmektedir. Aslında bu derin sosyal yalnızlığın agresif tepkileri körüklediğini ifade edebiliriz. Şiddet eğiliminin nedenleri çok boyutludur, ancak sosyal izolasyon bu faktörler arasında önemli bir yer tutar. Sosyal ortamlardan ve etkinliklerden uzak kalan bireyler, duygularını sağlıklı yollarla ifade edemez. Bu durum, öfke birikimine ve çatışmacı davranışların artmasına yol açabilir. Tiyatro, sinema, spor ve müzik gibi etkinlikler bireylerde duygusal boşalım sağlar ve öfke kontrolünü kolaylaştırır. Bu fırsatlardan mahrum kalan bireyler, stres ve hayal kırıklıklarını daha çok aile içi ya da kamusal alanlardaki şiddet davranışlarıyla dışa vurabilirler.”

2024/05/29/kadin-siddet.jpg

Çözüm için öneriler

TORSAD Başkanı Altındağ, gençlerde izolasyon ve şiddet eğilimini önlemek için uygulanabilecek mekanizmaları şöyle sıraladı:

• Ücretsiz veya düşük maliyetli sosyal etkinlikler: Belediyeler ve üniversiteler tiyatro, sinema, konser ve spor aktiviteleri düzenlemeli.

• Toplum merkezleri: Kapatılan toplum merkezleri yeniden açılarak mahallelerde gençlere güvenli alanlar sunulmalı.

• Psikolojik destek: Danışmanlık merkezleri yaygınlaştırılmalı, ücretsiz hale getirilmeli ve uzman personel istihdam edilmeli.

• Eğitimde önleyici çalışmalar: Okullarda öfke kontrolü, iletişim becerileri ve psikolojik danışma hizmetleri güçlendirilmeli.

• Gençlere yönelik projeler: Psikoeğitim, gönüllülük ve kültürel projeler teşvik edilmeli.

• Medya kampanyaları: Şiddetin zararlarını anlatan kamu spotlarında gençlerin rol model aldığı sanatçı ve sporcular kullanılmalı.

Altındağ, bu önlemlerin sadece şiddeti azaltmayacağını, aynı zamanda toplumsal dayanışma ve aidiyet duygusunu da güçlendireceğini vurguladı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.