Diyarbakırlılar temkinli: Kürtleri yine aldatacaklar!
AMİDA HABER- 1 Ekim 2024 tarihinde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) DEM Partisi milletvekillerine uzattığı el ile başlayan süreç, Türkiye siyasetinde yeni bir dönemin kapısını araladı. 28 Aralık 2024 tarihinde DEM Parti Milletvekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder, İmralı Cezaevi’nde Abdullah Öcalan ile bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmenin ardından oluşturulan bir heyet, siyasi parti liderleriyle temaslar gerçekleştirdi. Bu gelişmeler, Türkiye genelinde olduğu gibi Diyarbakır’da da büyük bir ilgiyle takip ediliyor.
Amida Haber olarak Diyarbakır sokaklarında mikrofon uzattığımız kent sakinleri, süreci ve Bahçeli’nin inisiyatifi üzerinden ilerleyen gelişmeleri değerlendirdi. Kent sakinlerinin büyük bir kısmı, süreci olumlu bir adım olarak gördüklerini ifade etse de umutsuzluklarını da ifade etmekten geri durmadı.
‘Süreçten çok umudum yok’
Cumhuriyetin kuruluşundan bu yanan Kürt sorunu denen bir sorunun olduğunu söyleyen bir kent sakini, sürecin Bahçeli üzerinde ilerlemesini şöyle değerlendirdi: “Sonuçta Bahçeli ittifakın bir ortağı. Yasal olarak herhangi bir sorumluluk ve yetkisi yok. Ama maalesef ülkemizde sorumluluk ve yetki olması önemli değil. Önemli olan sözün geçip, geçmemesidir. Süreçten çok umudum yok. Çözüleceğini dair bir umudum yok. Bir oyalama olduğunu düşünüyorum.” Süreçte samimiyetin çok önemli olduğunu ifade eden bir kent sakini, bu sürecin de Selahattin Demirtaş’ın tahliyesi ile kendini göstereceğini aktardı.
‘Statüye karşıdır, bu mesele dandiktir’
Böyle bir sürecin Kürtlere statü kazandırmakla ancak sonuç alabileceğini belirten, diğer bir kent sakini, “Bana 1920’yi hatırlatıyor. Yani yine Kürtleri aldatacaklar. Hiçbir şey yok. İkinci bir Lozan’dır, bunu iyi bilin başka hiçbir şey yok. Bir şey yapıyorlar ama Kürtlere bir statü vermiyorlar. Statüye karşıdırlar, bu mesele dandiktir” diyerek sürece dair güveninin olmadığını ifade etti.
‘Savaş ve çatışmalarla devam edecek’
Gerçekleştirilen sürecin adının bile koyulmadığını ifade eden kent sakini, bu sürecinde daha önce gerçekleştirilen süreç gibi hüsranla sonuçlanacağını vurguladı ve şöyle dedi: “Nasıl bir süreç, rengi nasıl bu zaten gözükmüyor. Karanlık, aydınlık bir tarafı yok. Hiçbir umudum yok. Benim inancıma göre önümüzdeki süreçte yine savaş ve çatışmalarla devam edecek. Çok samimi görmüyorum. Çünkü siyah beyaz gibi birbirlerine tersler. Bu barış süreci nasıl olacak. Gerçekten çok zor ve zahmetli, Allah hepimize yardımcı olsun.”
‘Tüm Türkiye’nin sorunu’
Yaşanan süreci olumlu karşılayan ve sonuna kadar destekleyen kent sakini, “Biz bu kanın durmasını istiyoruz. Ölmeyi istemiyoruz” dedi ve bir diğeri ise “İnşallah herkes dediklerinin arkasında durabilse. Mesele orada zaten. Bu sadece Güneydoğu’nun sorun değil tüm Türkiye’nin sorunu. Bu sorun çözülürse ülke de huzura kavuşur” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.