Egzozu Diyarbakır’a vergisi Batı’ya

AMİDA HABER - Türkiye’de plaka tahsisinde ikametgâh adresinin esas alınmasına yönelik düzenleme 1 Mayıs 2010’da yürürlüğe girdi. Bu düzenlemeyle birlikte araç sahiplerinin, plakasını resmî ikamet ettiği ilin kodundan alması zorunlu hale geldi. Ancak ikinci el araç satışlarında plakanın değiştirilmesi zorunlu olmadığı için, araçlar eski sahibinin plaka koduyla kullanılmaya devam edilebiliyor.

‘Azaldı, ancak sürüyor’

2010 öncesinde vatandaşlar, istedikleri şehirden istedikleri plaka kodunu alabilirken, özellikle Diyarbakır ve bölge illerinde yaşayanlar, batıda yaşadıkları güvenlik kaynaklı sorunlar nedeniyle batı illerinin plakalarını tercih ediyordu. Bu durum, motorlu taşıt vergilerinin önemli bir kısmının Diyarbakır yerine batı illerine aktarılmasına yol açıyor. Çatışmalı sürecin etkisinin azalmasıyla bu eğilim kısmen azalsa da halen dikkate değer bir oranda devam ediyor.

‘Bu uygulamaların revize edildiğini söyleyebiliriz’

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Mehmet Kaya, plaka tercihi nedeniyle vergilerin başka illere aktarılmasının kent ekonomisini doğrudan etkilediğini söyledi. Kaya, ulusal şirketlerin filo araçlarını çoğunlukla Ankara ve İstanbul merkezli aldıkları için plakalarını da bu illerde çıkardığını belirterek şunları ifade etti: “Ulusal şirketlerin filo uygulamaları zaten ciddi bir oran oluşturuyor. Buna ek olarak geçmişte özellikle 21 plaka gibi plakalara yönelik batıda gerek emniyetin trafikte gerekse de bazı uygulamalarda sıkıntıyla karşılaşan vatandaşlar oluyordu. Kendileri de bunu iletiyorlardı. Son dönemlerde bu uygulamaların revize edildiğini söyleyebiliriz.”

‘Bütçeye önemli katkıları var’

Yerel plakaların kullanılmasının önemine vurgu yapan Kaya: “Her anlamda kendi plakasını kullanmak, yerelden alışveriş yapmak önemli. Çünkü orada bir yaratılan bir vergi var. O verginin yerel yönetimlere, kente harcanan bütçeye, yerel yönetimlere gönderilen merkezi bütçeye önemli katkıları var. Bunun bu şekilde değerlendirilmesi lazım” dedi.

Avrupa Birliği delegasyonu Diyarbakır’da

‘Herkesin bu konuda duyarlı olması gerekiyor’

Kaya, herkesin sorumluluk alması gerektiğine dikkat çekerek şu açıklamada bulundu: “Burada hem kurumlar hem kentteki sivil toplum kuruluşların dönem dönem hem kendi arazilerinde ve hem de üyeleriyle ilgili bu tür kampanyaların ve bilgilendirmelerin faydası olacağına inanıyoruz. Herkesin bu konuda duyarlı olması gerekiyor.”

‘Plakaların yüzde 50’si yabancı’

Diyarbakır’da 15 yıldır oto galericilik yapan Mehmetşah Akpiliç ise şehirde yabancı plaka oranının hâlâ yüksek olduğunu söyledi. Akpiliç, batı illerine seyahat eden sürücülerin daha sıkı denetimlerle karşılaştığını düşündükleri için batı plakalarını tercih ettiğini belirterek şunları aktardı: “Yabancı plaka sayısı yüzde 50 civarında. Diyarbakır’dan batıya giden sürücüler trafikte çok daha katı denetimlerle karşı karşıya kalıyordu. Bu yüzden batıdan plaka alan sayıları çok yüksek. Ayrıca batıdan araç alanlarda plaka değişikliğine gitmiyor aynı plaka ile devam etmeyi tercih ediyor. Yeni düzenlemeye rağmen vatandaşlar, batıda yaşayan eş ve dostlarının adreslerini kullanarak plaka çıkarıyor. İnsanlarda hâlâ bir korku ve tereddüt hakim. Bizim temennimiz Diyarbakır’da yaşayan vatandaşlarımızın 21 plakayı tercih etmesidir. Çünkü vergimizin bu şehre fayda sağlamasını istiyoruz.”

Elazığ-Diyarbakır yolunda kilometrelerce araç kuyruğu oluştu

‘Önümüzdeki süreçlerde etkisini dokunacağını düşünüyoruz’

Akpiliç, geçmişe kıyasla yabancı plaka tercihinin azaldığını ancak tamamen ortadan kalkmadığını belirterek, “Şu an oluşturulan olumlu süreç sayesinde insanlar daha rahat. İnsanlar daha az yabancı plakalara talepte bulunuyor. Ama bu tam anlamıyla bitmiş değil. Halen farklı plakalara talep var. Bunu vatandaşlarımızdan dileğimiz, isteğimiz bunu kendi şehrinde kendi plakalarını kullanmalarıdır. Şu an çok güzel bir çözüm süreci oluşturuldu. Bu çözüm sürecinde bütün vatandaşlarımız olumlu bakıyor. Önümüzdeki süreçlerde etkisini dokunacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.