MHP’li başkan: Diyarbakır’a korucu heykeli dikilsin!

AMİDA HABER - Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde dünyaya gelen Miktat Arslan, uzun yıllar koruculuk yaptı. Arslan, emekli olduktan sonra MHP Ergani İlçe Başkanı olarak görev yaptı, ardından Diyarbakır İl Başkanı oldu. Devlet Bahçeli’nin başlattığı sürecin ardından, basından uzak durmayı tercih eden Arslan, sessizliğini Amida Haber için bozdu.
Genel başkanınız Devlet Bahçeli, Ekim ayında beklenmedik bir çıkış yaptı, “Öcalan Meclis’e gelsin, konuşsun” dedi. Yeni bir süreç başladı. Nasıl gidiyor, size nasıl yansıyor?
22 Ekim 2024 tarihinde Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, Meclis’te bir açıklama yaptı. “Terörsüz Türkiye” sürecini başlattı.
Haberdar mıydınız bu süreçten?
Hayır, Türkiye'de ben zannetmiyorum hiç kimse haberdardır. Sayın Genel Başkanım, Ortadoğu'daki süreci görünce… Bizim belki bir hafta, bir ay, belki 6 ay öngörümüz olabilir. Ama bilge liderimin 5 yıl, 10 yıl, 20 yıl öngörüsü var. Bölgedeki durumu görünce bir süreç başlattı. Bu süreçte de Rabbim inşallah başarıya ulaştırır.
Siz nasıl değerlendiriyorsunuz, destekliyor musunuz?
Tabii ki liderimin söylediklerinin hepsinin arkasındayız teşkilat olarak. Biz de, liderimizin söylediğini vatandaşımıza aktarıyoruz. Vatandaşlarımız çok olumlu bakıyor. Yani bu sürecin başarıya gidebilmesi için canı gönülden de liderime dualar ediyor.
Var mı Diyarbakır’da denk geldiğiniz ilginç bir örnek, desteklendiğinizi nasıl anlıyorsunuz?
Sayın Devlet Bahçeli'ye Yasin Şerifler okunuyor. Hastalığı döneminde iyileşsin diye dualar ediliyordu. O dönemde vatandaş yoğunlukla bize diyordu ki “Rabbim başımızdan eksik etmesin. Bu süreci başarıya götürsün.” Diyarbakır’da sosyal medyada, vatandaştan duyuyoruz, görüyoruz. “Ben oyumu Devlet Bahçeli'ye veriyorum bu süreci başlattığı için” diyenler var. Ben şimdi size önemli bir şey de söyleyeyim. DEM'lilerin de bulunduğu bir ortamda, iki tane üst düzey yetkili demiş ki ben “vallahi billahi tillahi yemindir oyumu Devlet Bahçeli'ye veririm” Bu bize geldi. Şimdi biz bunları önemsiyoruz. Huzurun devamı için, bizim canı gönülden çalışmamız lazım. Her kesime işler düşüyor. Her şeyin bilincinde olmamız lazım. Tabii ki bazı mihraklar vardır, karıştıracaklar. Bunlara fırsat vermememiz lazım. Bu süreci iyi değerlendirmemiz lazım.
Siz, MHP Diyarbakır İl Başkanı olarak kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz? Kürt müsünüz?
MHP Kürt düşmanı değildir. Benim ana dilim Kırmançca ama ben Türkiye Cumhuriyeti'nin bir vatandaşıyım. Kendimi Türk olarak hissediyorum. Bu ülke bizimdir. Bizim gidecek bir yerimiz yok. Rahmetli Başbuğ Alparslan Türkeş, "Kürt ne kadar Kürt ise ben o kadar Kürt'üm. Türk ne kadar Türk'se Kürt de o kadar Türk'tür” derdi. Şimdi Sayın Bilge liderim, genel başkanım, “önce ülkem ve milletim” diyor. “Sonra partim ve ben” diyor. Biz böyle liderlere sahibiz. “Önce ülkem, sonra milletim, sonra partim, sonra ben” diyoruz. Yani bunlar önemli kavramlardır.
Kürtçe biliyor musunuz, günlük hayatta konuşuyor musunuz?
Biliyorum ama Türkçe konuşmayı tercih ediyorum. İnanın ben Kürtçeyi bilmiyorum. Nasıl bilmiyorum? Yani eğer onların konuştuğu Kürtçe ise ben o Kürtçeyi bilmiyorum. Öyle bir kelimeler, cümleler kullanıyor ki ben hiç anlamıyorum.
Kürtçe ile mi büyüdünüz, Türkçeyi ne zaman öğrendiniz?
Kürtçe ile büyüdüm. 7-8 yaşındaydım.
Diyarbakır’da kaç üyeniz var?
Benim Diyarbakır'da bin 500 üyem var. 14 Mayıs seçimlerinde 13 bin 9 oy aldık.
Süreçle beraber oy artışı bekliyor musunuz?
Biz çalışıyoruz. Diyarbakır'da bir milletvekili çıkarırsak bölgenin kaderini değiştireceğiz.
Çıkar mı?
Milletimiz aklıselim bir millettir. İnşallah çıkar. Temennimiz odur, çalışmamız o yöndedir. Rabbim inşallah Milliyetçi Hareket Partisi'ne bir vekil nasip eder. O bir vekil, belki 11 vekilin yapamadığını yapacak.
Devlet Bahçeli’nin Diyarbakır ziyareti gündeme geldi, bazı gazeteciler yazdı, ama yarım kaldı. Gelecek mi Diyarbakır’a?
Diyarbakır İl Başkanı olarak gittiğimde ben, “Sayın Genel Başkanım Diyarbakır halkı sizi bekliyor, hepsi üstün bir teveccüh gösterecek” dedim. Ancak, sağlık sorunlarından ötürü ileri bir tarihte olabilir.
İnfaz Paketi beklenen etkiyi yaratmadı, tartışmalar başladı. Bundan sonra ne olur, süreç ilerler mi?
Sayın Genel Başkanım, divan kurulu üyelerimiz genel başkan yardımcıları çalışmalarını yapıyor. Hükümetle beraber bir çalışma içerisindeler. Güzel şeyler olacak. Bu saatten sonra kimse kimsenin açığını kollamasın. Yani bu saatten sonra eğer birlik ve beraberlik içerisinde Türkiye Cumhuriyeti'ne bağlı bir birey olarak mücadele edeceksek, dünyaya karşı da bir duruş sergileyeceksek artık o şeylere fazla hiç kimse girmez.
DEM Parti ile MHP genel merkez düzeyinde tokalaştı. Diyarbakır’da var mı böyle bir program?
Biz lidere bağlıyız. Ben şu anda teşkilatımı takip ediyorum. Benim teşkilat başkanım öyle bir şey yayınladığı zaman olur. Şu anda üst düzey görüşmeler var, daha alt kademelere bir şey yok. Biz kendi normal siyasi faaliyetlerimizi yürütüyoruz.
Süreç sona erdiğinde korucuların ne yapacağı epeyce tartışıldı. Koruculuk yaptığı dönem suça buluşanlar da var. Siz de emekli bir korucusunuz, sizin öneriniz ne olur?
Ben bir korucu olarak, çocuklarımı koruculuk aylığından geçindirdim, okuttum. Korucular tabii ki devletin yanında yer almıştır. Tabii ki mücadele etmiştir. Korucu camiasının içinde çok iyi niyetli insanlar yoğunluktadır. Her meslekte olduğu gibi her yerde çürük elma vardır. Önemli olan bunların ayırt edilmesidir. Bana sorarsanız koruculuk müessesesi çok güzel bir müessesedir. Mesela Tuncer Bakırhan’ın yapmış olduğu açıklama talihsiz bir açıklamadır. Ona karşılık Korucu Federasyon Başkanı’nın yapmış olduğu açıklama da talihsiz bir açıklama. Bu süreçte bunların yapılmaması lazım. Zaten biz bir mücadele verdik. Biz süper güç olmaya adaysak, ilerliyorsak, hedefimiz büyükse bunları konuşmanın anlamı yok. Kimin bu ülke için, kimin insanlarımız için olumlu bir projesi, fikri varsa ortaya koysun. Ama ortamı gerdirecek bir şey söyleyecekse kusura bakmasın.
Öneriniz nedir korucularla ilgili?
Bence bir heykeli dikilsin. Yani Diyarbakır meydanında bir heykel dikilsin. Korucular böyle bir büyük mücadeleden gelmiş diye. Biz korucularımızın yanındayız.
Emeklilik mantıklı bir seçenek olabilir mi?
Hayır, diğer kurumlarda değerlendirilsinler. Mesela köylerde köy bekçiliği olarak, ormanlarımız var. Ormanlarımıza tahsis edilsinler. Daha güzel sosyal şeyleri konuşulsun. Daha güzel yerlere gelsinler. Ama devletimiz korucumuzun yanında, inşallah güzel yerlere gelir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.