SEN MUTSUZSAN
SEN MUTSUZSAN
Sen mutsuzsan, gün doğmuş gün batmış ne fark eder
Sevdalı gönlüne doluyorsa, ha bire sıkıntı ile keder.
Yad ellerde olursun çar naçar bir muhacir,
Böyle biri için çok zor olur, sevdaya giden yollarda, olmak lider.
Sen mutsuzsan, zenginliğin de fakirliğinde hiç önemi yok.
Yüzde dost kalpte düşman olanların derdini çekersin pek çok.
Neyin var neyin yok bırakacaksın hepsini bu fani dünyada,
Azaplardan azad olursun helal lokmalarla karnını edersen tok.
Sen mutsuzsan, sevilsen ne olur sevilmez sen ne olur.
Sevdalanmış san, aşkın testisine Muhammedi güller konulur.
Seni hor ve hakir görenleri, şanı yüce Yaradan’a havale edersen,
En kısa zamanda Kahhar esması hürmetine Allah’ından bulur.
Sen mutsuzsan, ne yaparsan yap, sevdalı gönlün gülemez içten.
En şatafatlı saraylarda ikamet etsen de, kurtulamazsın dertten.
Gam ve sıkıntılar, kaplamışsa kemlik bilmeyen gönlünü,
İstesen de istemesen de, mahrum kalırsın fani dünya nimetlerinden.
Sen mutsuzsan, en aydınlık yolların olur en zifiri karanlık.
Sevilenin bir anlık visali, seveni eder cennetlik.
İnsanı Rahmana ulaştıran yollarda şevkli bir yolcu olursan,
Sevdalı gönlünde kalmaz asla ve asla zerre-i miskalce kemlik.
Sen mutsuzsan, berrak suların olur her daim boz bulanık.
Sen yaşadıkça, sevmeyi şiar edenler, sevdalı bağrına olur tanık.
Suyu buz misali pınarların başında olsan bile,
İşin kolayına kaçmadan seven gönlün, olur her daim yanık.
Sen mutsuzsan, yakınların uzak, uzakların ise olur yakın.
Sevdalanmış san birine, şahitlik eder, simsiyah saç ve sakalındaki akların.
Sevilenin gönül pınarları gönül tarlana boz bulanık akıyorsa,
Kaç kaçabildiğin kadar ondan, sakına bildiğin kadar sakın.
05-08/Ekim/2018
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.