Diyarbakır 5 No’ludan ‘yüzleşme’ istediler
AMİDA HABER – Diyarbakır’da Amed Kent Koruma ve Dayanışma Platformu üyeleri, 12 Eylül Askeri Darbesi sürecinde insanlık dışı işkencelerin uygulandığı Diyarbakır Cezaevi önünde açıklama yaptı.
‘İnsan Hakları Müzesi olsun’
Çok sayıda darbe ve işkence mağdurunun yanı sıra sivil toplum örgütü temsilcisinin katıldığı açıklamada, talepler Kürtçe ve Türkçe dile getirildi. Açıklamada, “5 Nolu Askeri Cezaevi İnsan Hakları Müzesi olsun”, “12 Eylül Askeri Darbesi ile yüzleşme talep ediyoruz. Bütün darbeleri kınıyoruz” pankartları açıldı.
44 yıl geçti ancak unutulmadı
Ortak açıklamada, “Bundan tam 44 yıl önce gerçekleşen 12 Eylül askeri darbesi, sadece o dönemin siyasi düzenini değil, toplumun bütün katmanlarını derinden etkileyen, demokrasi ve insan haklarını tamamen ortadan kaldıran bir süreç meydana getirmiştir. Darbenin ilanı ile birlikte yaşanan hukuksuz yargılamalar, idamlar, işkence uygulamaları, sürgün edilmeler ve siyasi parti ile sendika kapatmaları gibi antidemokratik uygulamalar; toplum üzerinde onarılması güç derin yaralar açmıştır” denildi.
‘Darbe anayasası halen yürürlükte’
1980 darbesi döneminde hazırlanan Anayasanın halen yürürlükte olması eleştirilen açıklamada, “Türkiye 44 yıldır darbe Anayasası ve o dönemde yapılan kanun ve yönetmeliklerle yönetilmektedir. Yine darbe ürünü olarak Kürtlerin sivil siyasete girmelerini engellemeyi amaçlayan seçim barajı uygulaması işlevsiz kalınca Kürt Siyasi Partilerine dönük kapatma davaları ile politikacılarına yönelik siyaset yasakları birer tehdit unsuru olarak gündemde tutulmaktadır” ifadeleri kullanıldı.
‘Dönemin tanıkları müze çalışmalarına katılsın’
12 Eylül Askeri Darbesi ile yüzleşmenin Kürt Meselesinin demokratik yollarla çözümüne ve toplumsal barışa katkı sunacağına inandıklarını belirten platform üyeleri açıklamada şunları söyledi: “Yüzleşmenin ilk adımı olarak şu an önünde bulunduğumuz ve darbe döneminin en önemli sembol mekanlarından olan Diyarbakır 5 Nolu Askeri Cezaevi ile ilgili başlatılan müze çalışmalarına dönemin tanıkları ve sivil toplum örgütlerinin aktif katılımı sağlanması istiyoruz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.