Diyarbakır’da patlama: İstanbul’daki yaralıların durumu ciddi
Kaynak:İhlas Haber Ajansı
AMİDA HABER- Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Yanık Tedavi Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Mustafa Turan, Diyarbakır-Batman kara yolundaki 25 Temmuz günü petrol sondaj kuyusunda meydana gelen patlamada yaralanan ve İstanbul’a nakledilen 4 hastanın son durumu hakkında bilgi verdi.
Turan, "Hastalarımızı yaklaşık 10 civarında bölüm takip ediyor. Bir arkadaşımızın yüzde 90’a yakın yanığı söz konusu, birinin yüzde 85, onunki daha derin. Şu an yoğun bakımda olan 3 hastamızın 2 tanesinin durumu ciddiyetini koruyor, 1 hastamızı yakında servis tarafına almayı planlıyoruz, bir hastamız taburcu. Tüm bölümler seferberlik içerisinde tıbbın en son imkanları kullanılarak tedavilerini sürdürüyoruz" dedi.
Bir kişi taburcu, 3’ü yoğun bakımda
Hastaların son durumunu açıklayan Prof. Dr. Mustafa Turan, "Diyarbakır bölgesinde bir patlama söz konusu oluyor sonra yaralı olan 4 arkadaşımız buraya nakledildiler. Şu anda tedavileri devam ediyor. Devletimiz uçak ambulansla hastaları buraya aldı, geldiklerinde 4’ünün de durumu ciddiydi, 3’ünün yoğun bakımda tedavileri devam ediyor. Yaklaşık 10 civarı bölüm aktif takip ediyor. Bunların içinde enfeksiyon hastalıkları, ortopedi, plastik cerrahisi, kardiyoloji, göğüs hastalıkları, anestezi, yoğun bakım ve diğer beslenme bölümleri kombine, tüm bölümler seferberlik içerisinde bu hastalarımızın bakım ve tedavilerini yoğun bir şekilde devam ettiriyoruz. Bir arkadaşımızın yüzde 90’a yakın bir yanık alanı söz konusu. Bir hastamız yüzde 85 ama onun derinlikleri çok fazla, Diyarbakır’da da ilk acil ameliyatları yapılmış sonra biz de diğer süreçleri devam ettirdik. Yoğun bakımda olan servis tarafına alacağımız bir hastamız var, her 2 kollarındaki ve başındaki yara alanları iyileşme zemininde" dedi.
‘Süreçleri çok iyi yönetmemiz gerekiyor’
"Tedavi süreçlerinde şu an ölü, yanmış dokuları yavaş yavaş almaya başlıyoruz" diyerek sözlerini sürdüren Prof. Dr. Turan, " Bıraktığınız zaman bakteriler için zemin hazırlıyor, hastayı zehirliyor ancak temizlerken de bir yandan vücudunun koruma bariyerini almış oluyoruz. Zaten yanık hastalarının en büyük kayıp nedenleri de o bakterilerin kana geçtikten sonra yol açtığı sepsis dediğimiz bir süreç oluyor. O yüzden bu bakımları, işlemleri çok dikkatli yapmamız lazım ki bu hastalar kötü bakterilere teslim olmasın. Ağır bir sepsise girip de hastaları kaybetmemek için o süreçleri çok iyi yönetmemiz gerekiyor. Özellikle ilk 2,5-3 hafta çok kritik oluyor. 3’üncü haftadan sonra istediğimiz genelde vücudunun yeni bir cilt süreci tamamlanmış oluyor. O ilk 3 haftayı atlattıktan sonra zaten biraz daha kozmetik, daha rahat çalışan sürecimiz başlıyor ve kurtarma ümidimiz daha fazlalaşıyor. Tüm hastalarımızı kurtaracağımızı düşünüyoruz, burada bizi tek zorlayacak, problem olabilecek süreç; dirençli bakteriler veya elimizdeki antibiyotiklere dirençli suşların devreye girip baskın bir duruma geçerek hasta için kötü bir senaryo üretmesi olabiliyor. O duruma gitmemeleri açısından sürekli, her gün yaralarını kontrol ediyoruz, yapabileceğimiz maksimum ne varsa yoğun bir şekilde yapıyoruz. Şu an yoğun bakımda olan 3 hastamızın 2 tanesinin durumu ciddiyetini koruyor, 1 hastamız da orta onu yakında servis tarafına almayı planlıyoruz. Bir hastamız baya toparladı, taburcu" diye konuştu.
‘2 kişinin durumu ciddiyetini koruyor’
Hastaların multidisipliner bir yaklaşımla, çok titiz bir şekilde takip edildiğini aktaran ve vatandaşlara uyarılarda bulunan Prof. Dr. Turan, sözlerine şöyle devam etti: "O sıcak havayı soludukları için akciğer hasarlarıyla da geliyorlar, kardiyak sorunlar olabiliyor, o yönden kardiyoloji bölümü destek sağlıyor. Hastanemizin ilgili bütün bölümlerine özellikle teşekkür ediyoruz. Herhangi bir eksiğimiz olmadan, tıbbın en son imkanları kullanılarak tedavileri sürdürüyoruz. Burası alt yapı olarak en büyük merkez, malzeme kullanımı olarak da en iyi merkezlerden bir tanesi olarak kabul edebiliriz. Çoğu yerde bu malzemelere ulaşılamıyor. Yaz dönemi maalesef yangın dönemi her an kazalar olabiliyor özellikle lavabo açıcılar bu ara çok gelmeye başladı. Çocukların çok fazla sıcak çayın yanında bulunmaması lazım, 4 aylık çocuk kenarda duruyor, çay devriliyor. Yüzde 60-70 yanık, mangala jel atılıyor, bomba gibi patlıyor, çok dikkatli olmak lazım"
Yanıkta ilk müdahale nasıl olmalı?
İlk yardım süreçlerine yönelik konuşan Prof. Dr. Turan, "İlk anda mutlaka hava almayan bir örtüyle yanan bölgenin kapatılması gerekiyor çünkü özellikle petrol türevleri cilde yapışıyor. Onları söndürmek çok zor oluyor, suyla da sönmeyebiliyor. Solunum yolu da burada çok önemli, eğer hastanın solunum yolu etkilenmişse fazla gecikmeden erken dönemde entübasyon dediğimiz işlem ağır yanıklar için söz konusu, gerekebiliyor. Yanan bir şey olduğu zaman mutlaka hava ile bağlantısını kesmek lazım. Elektrik yanıklarında sulu ortamdan çıkarmak, şarteli mümkünse indirebilmek gerekli" ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.