Diyarbakır’da toplu taşımaya 4 ayda 3 kez zam yapıldı; Ulaşım esnafı da halk da memnun değil!
Hamza Özçelik/Berivan Kılıç
Diyarbakır’da Haziran ayında 6,5 lira olan şehir içi ulaşım, 29 Eylül itibariyle 14 lira oldu. Temmuz ayında yapılan yüzde 50 zam sonrası eylül ayında tekrar zam geldi. Gelen son zamlar sonrası son 4 ayda yüzde 155 zam gelmiş oldu. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi UKOME kararı ile toplu ulaşıma yüzde 35 oranında zam yapıldı. Zamlı tarife ile dolmuşlarda öğrenci 6 liradan 8 liraya, tam 10 liradan 14 liraya yükseltildi. Büyükşehir Belediyesi’ne ait otobüs ve özel halk otobüslerinde ise öğrenci 4,5 liradan 6 liraya, tam bilet ise 7,5 liradan 10 liraya yükseltildi. Bir zam da taksiye geldi. Yeni tarife ile kısa mesafe 60 lira, taksimetre açılış ücreti 15 lira, kilometre başı ücreti ile 13 lira oldu. Bizde Özgür Haber Gazetesi olarak Diyarbakır‘da akaryakıt zamlarından en çok etkilenen hem ulaşım (taksici, minibüsçüler, özel halk otobüsü) esnalarına hem de vatandaşlara gelen son zamlardan sonra düşüncelerini sorduk.
“Halkımız adına üzgünüm, Allah yardımcımız olsun”
Yapılan zamlardan dolayı üzgün olduğunu söyleyen Minibüs esnafı Yıldırım Tok,” Yapılan zamlardan bizde memnun değiliz, artan maliyetlerden dolayı yapacak hiçbir şey yok. Geçinemediğimiz için mecburiyetten böyle bir karar almak zorunda kaldık. Halkımız adına üzgünüm, Allah yardımcımız olsun” diye konuştu.
“Mazot fiyatını indirmedikten sonra bir faydası yok”
Rayişe yapılan zamdan çok mazotun düşmesi gerektiğini vurgulayan taksi esnafı Hasan Yolcu ise “Millet perişan oluyor, üç defa değil on defa da zam yapılsa mazot fiyatını indirmedikten sonra bir faydası yok. Mazot insin bizimde eski sistemimiz yine devam etsin. Bir yerde dur demek lazım. Vatandaş Ceylan AVM’ de 60 liraya çalışıyordu 25 liraya onu evine kadar bırakabiliyorduk, şuanda aracın çalışmaya başlaması 60 liradan başlıyor, vatandaş bunu veremez. Taksi kültürü Diyarbakır’da başladığı için bu zam taksicileri en fazla bir ay etkiler. Mazot fiyatı yükselmez de zam bu şekilde kalırsa hem bize hem vatandaşa iyidir. Serbest piyasada denetim yok, bir fırında ekmek 15 lira iken diğer fırında 16 lira bunların gramı bir fiyatı neden farklı? Ben taksimetreyi 60 liradan değil de 70 liradan başlatsam trafik hemen ceza kesiyor. Bu denetimin her yerde aynı olması gerekiyor. Bunların hepsine dur demek lazım ”diye belirti.
‘Bu şekilde yürümez, buna bir çözüm bulunması lazım’
Toplu taşımaya yapılan zamdan çok akaryakıta dikkat çeken Hüseyin Kaymak, “Her zam yapıldıktan bir hafta on gün sonra mazota zam geliyor. Bugün rayiş 14 liradan açıklandı, ama değişen bir şey olmayacak çünkü bunun devamında dediğim gibi mazota da zam gelecek, olan yine millete olacak. Bu şekilde yürümez, buna bir çözüm bulunması lazım. Öğrenciler var, maddi durumu olmayanlar var, bunu da biraz göz önünde bulundurmak lazım. Vatandaşa kulak misafiri olduk onlardan duyduğumuz şey zam yolda oldu. Bugün yeni ücretle devam edeceğiz bakalım vatandaş buna ne diyecek ona da kulak misafiri olacağız. Ben şuan aracımı bekliyorum, Allah’ın izniyle birazdan yeni rayişle başlayacağım bende” İfadelerini kullandı.
“İki tarafı da memnun etmek kolay değil ama bunun yolları var”
Halk olarak iki tarafın menün edilmesi için bir yol bulması gerektiğini söyleyen Mehmet Aslan, “Her çözüm beraberinde yeni sorunlar getirir, bu her zaman böyledir. Bir şeye çözüm üretildiği zaman diğer tarafta mağdur olacaktır. Bu bir kaidedir. Ulaşıma gelen zamlar araç sahiplerini veya şoförleri memnun edebilir, öte taraftan da halk mağdur oluyor. Bunun başka bir çözümü elbette vardır. Gelişmiş ülkelerde çiftçiye mazot ayrı fiyata veriliyor, özel araç kullanana ayrı bir fiyatla mazot ve akaryakıt veriyor. Bu ülkede de pekâlâ yapılabilir bu. Tabi ki yeni problemler doğacaktır, halk şikâyet edecektir. Şehir içi ulaşım yetişkinler için 14 liraya çıktı, öğrenciler için 8 liraya çıktı. Ay olarak hesaplandığında gidiş geliş yaklaşık 900 liraya tekabül ediyor. Elbetteki tepkiler doğacaktır, iki tarafı da memnun etmek kolay değil ama bunun yolları vardır elbette” dedi.
‘Yeter artık canımızdan bezdik’
Yapılan zamlardan dert yakınan Fatma Çalışkan şunları kaydetti; “Yeter artık canımızdan bezdik dursun artık bu zamlar. Geçinemiyoruz. Sürekli minibüs ve otobüs kullanıyoruz. İki tane öğrencim var ama ayda sadece 10 bin lira gelirimiz var. O parayla geçinmekte çok zorlanıyoruz. Çocukların yol parası, bizim gidiş gelişlerimiz... Çok para gidiyor. Kira, mutfak, çocukların okul masrafı derken yetmiyor. Düşünün bir çarşıya git gel günde 30 TL gidiyor. Nasıl ödeyeceğimizi ve ne yapacağımızı bilmiyoruz artık. Gün geçtikçe hayat pahalılığı artıyor. Artık hiçbir şey alamıyoruz”
Öğrenciler: Geçinemiyoruz
Üniversite öğrencisi Ender Ekşi, "Günde 5-6 defa minibüse binmek zorunda kalıyoruz. Zaten geçinemiyoruz, yol ücretlerine zam gelse hiç geçinemeyeceğiz. Öğrencilere bir ayrıcalığın yapılması gerekiyor. Aylık bize bin 200 TL veriliyor. 450 TL’sini yurt ücretine veriyoruz. Bu krizde hiç kimse bin 200 TL ile geçinemez. Hem okula gitmek hem çalışmak çok zor oluyor” ifadelerini kullandı.
‘Halk olarak mağduruz. Hükümetin buna bir çare bulması lazım’
Vatandaşlar olarak ulaşım esnalarına da hak verdiğini belirten Ümit Yaman, “Rayiş için minibüsçülere, taksicilere ve halk otobüsçülerine kızamayız. Onlara kendilerince haklı ama olan bize vatandaşa oluyor. Biz halk olarak mağduruz. Hükümetin buna bir çare bulması lazım hem bizim hem de ulaşım sahiplerinin mağdur olmayacağı bir düzenleme gerekiyor” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.