Diyarbakır’da sevindiren karar: Mahkeme ‘dur’ dedi

AMİDA HABER – Diyarbakır’ın Çınar ilçesine bağlı Görece köyünde 2009 yılında özel bir şirket tarafından başlatılan pomza çıkarma faaliyetleri, bir süre durdurulduktan sonra 8 yıl önce yeniden başlamıştı.
Diyarbakır’da maden şirketi mezarları tahrip etti: Dava açılacak!
Daha önce Amida Haber’e konuşan köylüler, madencilik faaliyetlerinin tarım, hayvancılık ve sağlık açısından ciddi zararlar verdiğini belirterek tepki göstermişti.
Köylüler, 7 köye ait çocuk mezarlarının da bulunduğu üç mezarlığın kazı çalışmaları sırasında tahrip edildiğini iddia etmiş ve Avukat Şükran Akın aracılığıyla “ÇED Gerekli Değildir” kararına karşı Diyarbakır 4’üncü İdare Mahkemesi’ne başvurmuştu.
Mahkeme, bilirkişi raporundaki tespitler doğrultusunda yürütmenin durdurulması kararı verdi.
Yürütme durduruldu
Avukat Şükran Akın, sürecin başından bu yana çevresel etkilerin, sosyal yaşam üzerindeki zararların ve bilimsel eksikliklerin altını çizdiklerini belirterek şunları söyledi: “Jeoteknik, hidrojeolojik ve çevresel risk analizlerini içermediğini, köy yerleşimi, mezarlıklar ve tarım alanlarına çok yakın olduğunu, tarım, hayvancılık ve insan sağlığı üzerindeki etkilerin değerlendirilmediğini, ‘kapasite artışı’ adı altında parçalı bir ÇED süreci yürütülerek çevresel etkilerin bütüncül incelenmediğini, tespit etmiştir. Bu tespitler, Danıştay’ın yerleşik içtihatlarıyla da uyumlu olup; çevre ve insan sağlığı üzerindeki olası etkilerin bilimsel temelde araştırılmadan verilen ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararlarının hukuka aykırı olduğunu ortaya koymaktadır.”
Önemli bir örnek teşkil etmektedir’
Akın, kararın yalnızca Görece köyü için değil, Diyarbakır’ın tüm kırsal bölgelerinde çevre hakkı ve yaşam hakkı mücadelesi açısından da önemli olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Görece Köyü halkı, yıllardır süregelen bu madencilik faaliyetlerinin su kaynaklarını kuruttuğunu, meraları ve tarım alanlarını tahrip ettiğini, solunum yolu hastalıklarını artırdığını ifade etmektedir. Bu karar, yalnızca Görece Köyü için değil, Diyarbakır’ın tüm kırsal bölgelerinde yaşam hakkı, çevre hakkı ve adalet mücadelesi için önemli bir örnek teşkil etmektedir.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.