Grip vakkalarında ciddi artış!
Bu hastalıklarda ciddi artış! Kış mevsiminin kendini iyice hissettirmesinin ardından grip başta olmak üzere üst solunum yolu hastalıklarında ciddi artış var.
Soğuk kış aylarında insanların en büyük sorunlarının başında gelen grip, solunum ve dolaşım sistemini etkilemesinin yanı sıra tüm organlarda zarara da neden olabiliyor. Özellikle ileri yaşlarda, yeni doğanlarda, bağışıklık sisteminin zayıfladığı kronik hastalıklarda, dolaşım ve solunum sistemi hastalıklarında son derece ağır sonuçlar ortaya çıkarabiliyor.
Soğuk algınlığı ve grip
2023 yılı ile kıyaslandığında İnfluenza tanısı konulan hasta sayısının 622 vaka olduğunu dile getiren Halk Sağlığı Uzmanı Reyhan Şahin, ama bu sayının çok çok üstünde soğuk algınlığı semptomlarıyla başvuran hastaların varlığına dikkat çekti.
Halkın soğuk algınlığı ile grip hastalığını birbirine karıştırdığını ifade eden Şahin, "Gribin süresi 2-3 haftayı bulan bir süredir, belirtiler başlar, bu belirtilerin olduğu dönemlerde bir bulaştırıcılık süresi söz konusudur.
Öksürük, burun akıntısı semptomları iyileşse bile iyileşme olduktan sonra yorgunluk halsizlik, kas ağrılarının, vücut kırgınlığının 2-3 hafta sonra da devem ettiğini söyleyebiliriz.
Eğer kişi etkili bir tedavi almıyorsa, sağlık kurumuna başvurmuyorsa ve risk gurubu olmasına rağmen aşı yapmadıysa bu hastalığın ağır ve uzun bir şekilde seyredebileceğini söyleyebiliriz." ifadelerini kullandı.
Özellikle risk gurubunda bulunan hastalar dikkat!
İnfluenza virüsünün her sene şekil değiştirdiğine dikkat çeken Halk Sağlığı Uzmanı Şahin, "Grip aşılarının içeriği değişiyor. Dünya Sağlık Örgütü virüs alt tiplerini saptayarak bir sonraki sezonda aşı içeriğini belirliyor.
Grip aşıları bu aşamada hastalıktan korunmak için çok önemli bir faktördür, özellikle risk grubunda bulunan hastalar için. Kimler bu risk gurubunda bulunan hastalar? Gebeler, 65 yaş üstü vatandaşlar, kronik hastalığı olanlar, bakım ve huzurevi gibi yerlerde yaşayanlar. Bunlar çok dikkatli olmalı." dedi.
Üst solunum yolu enfeksiyonları ve viral enfeksiyonlardan korunmanın en önemli yolunun el yıkama, hijyen olduğuna dikkat çeken Şahin, "Tek kullanımlık mendiller ya da hapşırırken kolun iç yüzüne hapşırarak etrafa yayılmasını engelleyerek enfeksiyon zincirinin kırılması dediğimiz noktada alınacak önlemlerden en önemlisi budur.
Kalabalık ortamda yaşayan insanların sık sık ortam havalandırması yapması gerekiyor, bu bir virüs hastalığı olduğu için antibiyotiklerin işe yaramayacağını öncelikle vurgulamak gerekiyor. Risk grubundakiler hastalığı ağır geçirdikleri için hekim kontrolünde anti viral tedavilerin başlaması gerekiyor. Bu tedavinin de yarıda bırakılmaması çok önemli." uyarısında bulundu.
"Hastalık hafif seyrediyorsa evde atlatıp kalabalık hastane ortamına karışmaya gerek yok"
Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde mevsim meyvelerinin önemine dikkat çeken Şahin, "Bağışıklık sistemini güçlendirmek için belki takviyeler almaları ve en önemlisi de bol sıvı tüketmek gerekiyor. Hastalık hafif seyrediyorsa evde atlatıp çok da kalabalık ortamlara, hastane ortamına karışmalarına gerek yok.
Evde semptomatik tedavi dediğimiz bol sıvı alma, beslenmeye, kişisel hijyene dikkat etme şeklinde belki bir hafta içerisinde evde bu hastalığın üstesinden gelebilirler. Ancak risk grubunda ise ve hastalık ağır seyrediyorsa, bebek, çocuk gibi sıvı kaybı, kusma ön plana çıktıysa hiç beklemeden gerekli önlemleri alarak sağlık kuruluşuna başvurması faydalı olacaktır." tavsiyesinde bulundu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.