Ulucamii, Kurşunlu, Behrampaşa gibi hayırlı mekanlarımız işgal altında...
Uyarsan ya kavga çıkar ya da kötü biriyse iftira ve hakarete başvurur. Bazı kadınlardan bahsediyorum, milletin inancına, dinine saygı duymayanlardan...
Zaten sokaklarda dolaşıp o günahı işliyorsun sana yetmiyor mu? Sendeki gafil cürreti Hristiyan ve Yahudi bile etmeye korkar!
Allah'a ibadet edilen yerlerden ne istiyorsun! Müminler abdest alıp namaz kılıp duaya duruyor. Şeytan özellikle bu bazı kadınlara fısıldıyor olmalı... Özellikle Camii avlularına geliyorlar şortla, çıplak bir halde...
Bilinçli ya da bilinçsiz keyif alıyor şeytana uymaktan nicesi, çünkü sokaklarda zaten iş bitirildi, özellikle buralarda iffetli ve izzetli adamlara zorluk yaşatmak istiyor şeytan ve avaneleri...
Rabbimizden ve insanlıktan hiç utanmaz mısınız? İslam inancında çıplak kıza bakınca abdest gider ya da en azından şüpheye düşer. İbadet edenleri ibadethanesinin avlusunda rahat bırakın bari!
Onları zor durumlara düşürmeye ne hakkınız var! Ulu Camii içine namazgah bölümüne 1 saatte tam 3 kadın saçı başı açık girdi. Namaz kılanlar içinde gezdi de gezdi! Bir şal bile takmadan! Şimdi bu isyan değil de nedir!
Ey yetkililer siz ne işe yararsınız? Müze kısmında bir sürü güvenlik görevlisi var! Bu işgal altında olan Camii namazgahlarına da güvenlik görevlisi istiyoruz! Kimsenin dini inancımıza saygsızılığını kabul edemeyiz!
Bizim inancımızda onları öyle görünce uyarmamız dahi gerekiyor, yoksa vebale giriyoruz biz de susarak!
Özetle, Allah'ın evlerine ziyaretlerin, İslam kanunlarına göre olması gerekiyor! Köşeye başörtüleri kurmakla iş bitmiyor! Denetleyin! Görevliler dini kurallara uymayanları özellikle namaz kılınan yerlere almasın!
Başımıza gelen büyük belaların en önemli nedenlerinden biri bu hadsiz küçük zannedilen suçlardır! Oysa Beytullah'a zalimane girmek, İslam'a savaş açmaktır! Bu büyük cürümlere susma ey millet! Mesul olma...
Zaten sokaklardasınız! Sizin yüzünüzden iffetli müminler yürürken bakmamak için nereye bakacağını şaşırıyor zaten eziyet ediyor, kul haklarına girdikçe giriyorsunuz!
Bari biz müminleri ibadetgahımızda rahat bırakın! Dini inancımıza bile saygı duymayıp işgale kalkıyorsunuz! Sonra da toplumdan utanmadan sıkılmadan saygı bekliyorsunuz!
Yazıklar olsun böylelerine... Birilerinin çıkıp çekinmeden bu konuları yazması gerekiyordu! Böyle çok önemli suçlara susarsak daha çok büyük bela görürüz!
2 - Geçen gün bir video gördüm. Metropol semtinde ağır hasarlı binalar yıkıldı. Zarar görmeyi sadece başa taş düşmek sanıyorlar. Çevredeki insanlar hep duman altında kaldı.
O dumanda kimyasal zehirler var! Yıkım esnasında civarda dolaşmayın! Hatta o bölgede olanlar 1 hafta evde dursun, penceresini pek az açsın. Yakın yerlerde asbest havaya karışabiliyor!
Ciğerlere yerleşen asbest lifleri ciğerleri 5-10 yıl içinde çürüterek iflas ettirebiliyor! Yıkım olan yerlerde çocuklarınız en azından 1 ay maskeyle çıksın tavsiyem...
O bölgeleri belediye her gün sulamalı! Çıkan toza kadar herşey temizlenmeli iyice her gün özel ekiplerle! Dikkatsizliğin, bilgisizliğin meyvesini önümüzdeki yıllarda görecek Türkiye!
3-Dün Otogara yakın olan sokaklarda geziyordum. Yeraltına elektrik hatları döşeniyor ama akşam sahipsiz... Hiç nöbetçi göremedim. Varsa da 1-2 nöbetçi yetmez.
Onlar hazine malıdır. Kamunun malı hakkıyla korunmalı. Çocuklar da o hatlardan korunmalı. İyi bir korunma olmayınca, yağmur da yağıyor bu aralar, elektrik çarpılmaları olabilir.
Belediyeler işçilerini ikiye bölse, 1 ekip gündüz 1 ekip gece vardiyasında çalışsa hem sahipsiz kalmaz, hem daha kısa günde bitebilirdi bu hayati çalışmalar...
4-Kayapınar Halk Kütüphanesi yeni açılmış, ziyarete gittim. Henüz kitaplar gelmemiş. 50 dakikada 1 içeriye girebilme gibi garip bir uygulama var.
Kent meydanı kitap kafede de bu vardı. Olmamalı. Böyle şeyler yüzünden öğrenci olmayan vatandaşlar yararlanamıyor pek... Oysa halkın yerleri oralar!
Ayrıca 75. yoldaki büyük halk kütüphanesine çok yakın... Yakın yerlerde en büyük kütüphaneler! Ve zengin semtlerde! Metropol, Araştırma, Gaziler, Toki gibi orta halli bölgeler üvey evlat mı? Suriçi ya? Kütüphaneler bile adil dağılmıyor topluma... Zengin semt çocuklarının yanıbaşında olan yerlere gariban olan gençler otobüsle filan gitmek zorunda.
5- Allah iki cihanda yanına bırakmasın tüm mesul siyasilerin, mağduriyet saymakla bitmiyor.